TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRETMENLERİNİN KADRO İSYANI

Türk dili ve edebiyatı öğretmenleri en az 3000 kadro istiyor.

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ÖĞRETMENLERİNİN KADRO İSYANI
Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’nın Dikkatine:
 
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği gerek Türk üniversitelerinde gerek yurtdışında uzun yıllardan beri eğitimi verilen önemli bir öğretmenlik dalıdır. Türkiye tarihten gelen kültür birikimi ile sanata ve edebiyata önem vermiş çok büyük edebiyat ve sanat adamları da yetiştirmiştir. Bu sanat adamlarının birçoğu Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü okumuş yaptıkları çalışmalarla ülkemizin dünyaya tanıtılmasında büyük etkiye sahip olmuşlardır. 
Cumhuriyet tarihimizin kuruluşundan bugüne dil ve edebiyat her zaman korunmaya çalışılmış bu konuda çalışmalar yapanlar ise daima desteklenmiştir. Gazi Mustafa Kemal’in emri ile 1 Kasım 1932 tarihinde Türk Dil Kurumu kurulmuş ve bu kurum halen günümüzde aktifliğini sürdürmektedir. Yine Türkiye’de ilk kurulan fakültelerden biri Dil -Tarih-Coğrafya Fakültesi olmuş cumhuriyet neslinin dil konusuna ne kadar önem verdiği tekrar gösterilmek istenmiştir. Geçen yıllar içinde dil konusunda yapılan araştırma ve araştırmacı sayısı artmış ve devletimiz birçok araştırmacıyı ve fakülte mezununu devlet personeli olarak görevlendirmiştir. Ülke nüfusunun hızla artması, ülkenin eğitim politikaları sonucu okuyan insan sayımızın artması ile Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü okuyan kişi sayısı da doğal olarak artmış ancak okuyan kişi sayısı devletimizin ihtiyaç duyduğu personel sayısının çok üzerine çıkmıştır. Bugün güncel rakamlara göre Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirip Kamu Personeli Seçme Sınavına başvuran kişi sayısı ÖSYM’nin verilerine göre 18.488 olarak açıklanmıştır. Bu sayı Kamu Personeli Seçme Sınavına başvuran branşlar içinde başvuru sayısı en yüksek ikinci branştır. 
 
Bilindiği üzere bu yıl ÖSYM ve MEB öğretmen adaylarına Genel Kültür-Genel Yetenek, Eğitim Bilimleri sınavlarının yanında Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi adı altında yeni bir sınavı uygulama sokmuştur. Bu sınav uygulamaya girmeden önceki yıl yani 2012 yılında KPSS’ye Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden giren kişi sayısı yine MEB verilerine göre aşağıdaki tabloda verilmiştir:
 
20.719 rakamı geçen yıl eylül atamasından sonra branşımızda kalan mezun sayısı göstermektedir. Bu sayıya 2013 yılında Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği branşından mezun olan ve Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirip formasyon alan arkadaşlarımız da eklendiğinde 23.000 kişi gibi dev bir rakam ortaya çıkmaktadır. Biz Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenleri olarak böylesine yüksek bir rakamın istihdam edilemeyeceğinin farkındayız. Bakanlığımız yüzün üstünde branşta öğretmen ataması yapmakta ve bu branşlar arasında elbette dengeyi tutturmak zorundadır. Peki, 23.000 kişinin mezun olduğu 18.488 kişinin öğretmen olmak için başvurusu yapılan Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliğinin MEB verilerine göre ne kadar Edebiyat Öğretmenine ihtiyacı bulunmaktadır. 
 
30.05.2013 tarihinde bakanlığımızın yaptığı resmi açıklamaya göre halen MEB kadrosunda 31.434 Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni çalışırken açık sayımız 6.624 olarak gösterilmiştir. Bu sayıların açıklandığı tarihten yaklaşık üç ay geçmiştir. Açığımızın 7000 rakamına çok yakın olması da kuvvetle muhtemeldir. İhtimalleri bir kenara bırakıp resmi rakamlarla konuşmaya devam edersek eski bakanımız Ömer Dinçer’in Osmaniye Milletvekili Hasan Türkoğlu’nun 7/8154 sayısı soru önergesine verdiği cevaba göre 2012 yılında 53.453 ücretli öğretmen çalıştırılmış bu dağılımın içinde ise 2614 Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni ücretli öğretmen olarak görevlendirilmiştir. Geriye kalan kısım ise ek ders olarak diğer branşlara dağıtılmıştır. Günümüz ihtiyacının tablosu budur. 2614 ücretli öğretmeni edebiyat branşına istihdam edebilen Milli Eğitim Bakanlığının bu yıl 3000 edebiyat öğretmeni atamaması için tek bir neden yoktur. Bu verilerin yanında incelemek istediğimiz diğer bir hususta Milli Eğitim Bakanlığının ciddi ve titiz bir araştırma yaparak önümüzdeki on yılın öğretmen ihtiyacını hesaplatarak kamuoyuna bildirdiği duyurudur. Bu duyuruya göre önümüzdeki on yıl boyunca on bin ve üzeri istihdam artışı beklenen branşlar içerisinde Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği en ön sıralarda yer almaktadır. Eski bakanımız Ömer Dinçer zamanında yaptırılan bir çalışmaya göre de Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü MEB’in en çok ihtiyaç duyduğu alanlar sıralamasında 9. Olarak gösterilmiştir. 
Bilindiği üzere bakanlığın aldığı karar doğrultunda düz liselerin dönüşümleri tamamlanmış ve tüm düz liseler Anadolu liselerine çevrilmiştir. Anadolu liselerine ilk atamanın olmayışı yıllardan beri lise branşlarına verilen kadro sayısını düşürmüştür bu yıl bu sorunun ortadan kalkması ile de artık Anadolu liseleri öğretmen adaylarının tercihleri arasına girebilecektir. Liselerde lokomotif branş olan Türk Dili ve Edebiyatı bölümünün açığı ise son yapılan değişikliklerle daha da artmıştır. 4+4+4 eğitim sistemine geçilmesi eğitim camiasında büyük değişikliklere yol açmış ve öğretmen açığı tahmin edilenden daha fazla artmıştır Bu açığın en önemli kısmı ise sistemin ilk iki dördünde oluşmuştur. Sistemde öngörülemeyen bir yanılgı ile otuz binden fazla sınıf öğretmeni norm fazlası durumuna düşmüş ve bu fazlalık sınıf öğretmenlerinin diğer branşlara geçirilerek eritilmeye çalışılmıştır. Sınıf öğretmenliğinden ilköğretim branşlarına geçen öğretmen sayısı resmi rakamlara göre 29.434 olarak verilmiştir. Bunun yanında geçen yıl 40.000 öğretmen alımında Rehberlik, İngilizce Müzik ve Din Kültürü gibi ilköğretime ve liselere ataması yapılabilen branşların dışarıda tutulduğunda ilk ve orta derecedeki okullara verilen kadro sayısı 19.157 olmuştur. Her iki rakam toplandığı takdirde 48.591 sayısına ulaşılmaktadır. Bu demek oluyor ki bir yıl içinde bakanlığımız ilk ve orta derecedeki okullarımıza elli binden fazla atama yapmıştır. 4+4+4 sisteminin ilk iki dördünün yıl içinde yapılan atamalarla büyük oranda açığının kapandığı görülmekte ancak lise branşlarının açıklarında ciddi bir azalma görülmemektedir. Alan değişikliği yapan sınıf öğretmenlerinin liselere geçen öğretmen bazında rakamlar dikkate alındığında ilk ve orta derecedeki sayıların yanına bile yaklaşamamaktadır. Geçen yıl liselerin temel branşlarına verilen toplam kadro sayısı 3940’dır. Bu sayı tek başına Türkçe Öğretmenliğine verilen kadro sayısından bile daha azdır. Türkçe Öğretmenliğe verilen kadro sayısı geçen yıl toplamda 4420 olmuştur.
Sayın bakanımız Anadolu Üniversitesinde İletişim Bilimleri dalında doktora çalışması yapmıştır. Kendisi de çok iyi bilmektedir ki dil,  kültürün taşınması işlevinin yükünü tek başına taşımaktadır. Dil olmadığı takdirde iletişim olmadığı takdirde kültür ve medeniyet yolunda hiçbir ülkenin ileriye gitmesi beklenemez. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenlerinin başlıca misyonu öğrencilerine geçmişten bugüne gelen dil unsurlarını anlamlandırması, dilin etkin kullanımı öğreterek iletişim de sağlamlık kazandırılması, doğru kanallardan doğru iletileri karşı tarafa aktarmayı öğreterek insanlar arasında güçlü bağlar oluşmasını sağlamaktır. 
Türk Dilinin önemi ilkokullarda ve liselerde Türkçe ve Edebiyat derslerine verilen ders saatlerinden de anlaşılmaktadır. Bugün güncel bilgilere göre liselerde en çok ders saatine sahip olan branş Türk Dili ve Edebiyatıdır. Peki, branşımıza gösterilen bu önemin YGS ve LYS’de başarı grafiği ne orandadır.
 
 Bu grafiklerin yorumu şudur. Türkçe dersinin başarısı 40 soru üzerinden 20 bile değildir. Yani Türkçe testine muhatap tutulan öğrenciler 40 sorunun ancak 16.8’ni yapabilmektedir. Sözel bir branş olan Türkçe için bu oranlar içler acısı değil midir? Grafikte 20 ve altı ne yapan öğrenci sayısı yaklaşık 900.000 civarıdır. Ana dili ile ilgili soruları yanıtlayan öğrenciler için bu tablo da bir tuhaflık yok mudur?  Sayılar göstermektedir ki Türk Dili ve Edebiyatı dersi ücretli öğretmenlerin ellerine bırakılarak ek ders ile bu branşın hocası olmadığı halde bu derslere sokulan öğretmenlere teslim edilmeyecek kadar önemli bir derstir.  Bir Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Milli Eğitim Bakanlığının kendi sitesinde yaptığı açıklamaya göre on üç ayrı derse girmektedir. Bu dersler şu şekildedir:
 
1-)Türk Edebiyatı
2-)Dil ve Anlatım
3-) Türkçe
4-)Drama
5-)Çocuk Edebiyatı
6-)Halk Bilim
7-)Diksiyon
8-)Sanat Etkinlikleri
9-)Halk Kültürü 
10-)Diksiyon ve Hitabet 
11-)Osmanlı Türkçesi
12-)Etkili Konuşma 
 
On iki ayrı derse girebilen branşımızın önemini MEB verileri açıkça doğrulamaktadır. Ancak ne yazık ki branşımıza yıllardan beri gereken önem verilmemekte branşımız istihdam oranında birçok branşın gerisinde kalmaktadır. 2011 Şubat atamasında norm açığı hemen hemen aynı olan sınıf öğretmenliğine 5000 kadro verilmişken bizim branşımıza 500 kadro dahi verilmemiştir. Bu ayrımın nedenini anlamak güçtür. Açık Öğretim Fakültelerinin önümüzdeki yıl Türk Dili ve Edebiyatı mezunlarının da KPSS’ye gireceği göz önüne alındığında branşımızdan yaklaşık 30.000 kişi memur olma hayalleri kuracak ama ne yazık ki bu yığılmanın içinde üniversitelerine çok yüksek puanlar alarak yerleşip mezun olan arkadaşlarımız bile Öğretmen olma hayallerine kavuşamayacaktır. Branşımızın yıllardan beri görmezden gelinmesinin LYS başarısı üzerindeki etkisini de aşağıdaki grafik üzerinden anlatmaya çalışalım:

 
 
 
Bu tabloya göre Türk Dili ve Edebiyatı teste giren adayların başarı oranı yine ortalamanın sağında kalmaktadır. Yani öğrencilerin yarısından fazlası kendilerine yöneltilen sorulara cevap vermekte zorlanmış öğrenciler başarısız olmuştur. Bu başarısızlıkta 2614 ücretli öğretmenin KPSS’ye hazırlanmak için dönem sonunda dönem ortasında işi bırakmasının da elbette payı vardır. Uzmanlık alanı edebiyat olmadığı halde edebiyat derslerine sokulan öğretmenlerin de bu başarısızlıkta payı vardır. Talebimiz 2013-2014 Eğitim-Öğretim yılında ilk defa atanacak öğretmen kadrosunda en az 3000 Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeninin atanmasıdır. Yaptığımız onca yorum onca sayısal analize dayanarak söylüyoruz ki norm ihtiyacımız bu atamanın yapılmasına fazlası ile müsaittir. 7000’e yakın açığı olan bir branş için 3000 rakamı asla hayal değildir. 
Devlet Personel Başkanı Mehmet Kumbuzoğlu TRT haber programında yaptığı 42.000 öğretmen alınacak açıklamasında Türk Dili ve Edebiyatı branşını en çok ataması yapılacak branşlar arasında saymış, Sayın Bakanımız Türk Dili ve Edebiyatı branşının şu an en çok ihtiyaç duyulan branşların başında saymış, eski bakanımız Ömer Dinçer liselere yapılan atama kadroların artacağını işaret etmiştir. Tüm bu açıklamalardan umutlanarak ve resmi rakamlarımızla diyoruz ki bu yıl 23.000 mezunu olan Türk Dili ve Edebiyatı Bölümüne en az 3000 kadro verilmeli yıl içinde yapılacak diğer atamalarla bu sayı daha da artmalıdır. Meb-İkop projesine göre önümüzdeki on yılda 27.000 açığı oluşacak branşımızın açığının kapatılması için her yıl en az 2700 atama yapılmalıdır. Bu sayıda göstermektedir ki bu yıl en az 3000 edebiyat öğretmeni almamak için hiçbir neden yoktur. 
2023 Türkiye Vizyonu çalışmaları çerçevesinde yetiştireceğimiz neslin, Necip Fazıl Kısakürek’i, Sezai Karakoç’u, Nuri Pakdil’i, Rasim Özdenören’i bilmeden bu isimleri okumadan yetişmesi bizler için acı bir kayıp olacaktır. Maziyi atiye taşıyacak olan Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenlerinin istihdamı ile bu isimler daha iyi anlaşılacak yetişmekte olan nesillere kültür, sanat ve dilimiz daha iyi aktarılacaktır. Talebimizi tekrarlıyor ve bu atamada en az 3000 Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeninin atamasını ve yıl içinde yapılabilecek diğer atamalar ile bu sayının çok daha yukarılara çıkarılmasını istiyoruz. Sözlerimizi ise Sezai Karakoç’un şu dizeleri ile bitirmek istiyoruz:
 
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da öte bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Senden umut kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır
 
 
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenleri Olarak kaderin üstündeki kadere inanıyor ve bu yıl hak ettiğimiz kadro sayısı olan en az 3000 rakamının branşımıza ayrılmasını istiyoruz. 
Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2013, 00:00
YORUM EKLE
YORUMLAR
Emre Kınay
Emre Kınay - 11 yıl Önce

Sayfadali grafikler de çıkaymış daha iyi olurmuş :)

blue
blue - 11 yıl Önce

5000 istiyoruz anca bu zamana kadar bizlere yapılan adaletsizlik bir nebzede olsa telafi edilebilir....

SIRADAKİ HABER