İSTANBUL MEM'DE YAŞANAN MÜLAKAT REZALETİ VE PEŞKEŞ ÇEKİLEN OKUL ARAZİSİ

MÜLAKAT REZALETİ MECLİS GÜNDEMİNDE...

İSTANBUL MEM'DE YAŞANAN MÜLAKAT REZALETİ VE PEŞKEŞ ÇEKİLEN OKUL ARAZİSİ
MHP’li Günal: Şişli’deki Okulların Yeri Yandaşlara Peşkeş Çekilmesin!
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda 21.11.2015 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı, ÖSYM, YÖK veÜniversitelerin 2015 yılı bütçesi üzerindeki görüşmeler sırasında söz alan MHP Antalya Milletvekili Doç. Dr. Mehmet GÜNAL, Şişli Endüstri Meslek Lisesinin yerinin yandaş müteahhitlere peşkeş çekilmek istendiğini, hülleli bir şekilde Bulgar vakfına devredilen arazinin yandaş bir işadamına devrinden sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığının mevzuata da aykırı şekilde imar planı tadilatı yaptığını söyledi. Velilerin ve ilgili meslek kuruluşlarının dava açması sonucu yürürlüğün durdurulmasına rağmen Bakanlığın aceleyle yeniden hülleli bir plan daha hazırladığını belirten Günal, bu okulların arazisinin yanı sıra kampüste kurulan atölyelerin çok önemli olduğunu ve burasının okul olarak kalması gerektiğini belirtti. Milli Eğitim Bakanlığı’nın okul müdürlerinin atanmasına ilişkin yapılan sınavlarda yandaş sendikaların kayırıldığını belirten Günal, Bakanlığın mahkemelerin verdiği kararlara uyması gerektiğini ve atamaların liyakata göre yapılması gerektiğini söyledi.

Müdür Sınavlarında Yürütmeyi Durdurma Kararlarına uyulmuyor!
Bakanlığınıza sorduğum yazılı soru önergelerine baktım. İkisinin de altında arkadaşlar yazmış “Süresi içinde cevaplanmadığından gelen kâğıtlar listesinde yayınlandı.” Bu ne demek? Çıkmaz ayın on beşine kaldı. Efendim, bir gün gelecek de bakan onları bir araya toplayacak, bütün Millî Eğitim sorularına bir arada cevap verecek, lütfederse, bize de cevap verecek. Onun dışında yok.
Şimdi, bununla ilgili söylemişken hazır bu soru önergelerimden bir tanesi yapmış olduğunuz usulsüz atamalarla ilgiliydi. Ben bu kadar ısrarı açıkçası anlayamıyorum Sayın Bakanım. Sorumuza, tamam, cevap vermediniz ama burada yönetmeliklerle ilgili davalar var, onun yürütmesinin durdurulması var. Danıştayın 5.Dairesi, 2.Dairesi her iki yönetmeliğinde özellikle bu müdür atamaları için sözlü sınavla atama yapılamayacağını, objektif olanın yazılı sınav olduğunu, bunların dikkate alınması gerektiğini söylüyorum. Benim önemli bir konum daha var- ve burada bir hukuka uyarlılık olmadığını söylemiş. Onun üzerine atama işlemlerinde devam eden bir şey var. Enteresan, Sayın Müsteşar da demiş ki: “Bunların şube müdür atamalarını iptal etmedi, yürürlüğü durdurdu.” Aynı uygulamalar sizde var Sayın Bakan; 2008 yılında okul müdürlükleri atamasında yürütmeyi durdurmada, uzman öğretmenlik puanlarıyla ilgili yürütmeyi durdurmada, TEOG’la ilgili yürütmeyi durdurmada siz bunun gereğini o anda anında yaptınız sonra geldiniz ayrı bir kanun çıkardık. Yürütme durdurulduğu zaman gereğini hemen hem de anında yaptınız. Dolayısıyla, burada kanunları da, yargı kararlarını da hepimiz uygulamak durumundayız, içimize siner, sinmez, değiştirmek için teşebbüs edersiniz, değiştiremiyorsanız mevcuduna uyarsınız. Yeni kanun çıkarsa o zaman onun gereği yapılır diyorum.
 
Müdür Sınavlarında Yandaş Sendika Üyeleri Açıkça Kayırılıyor!
Ben size şimdi bu müdür sınavlarıyla ilgili 2-3 tane rakam söyleyeceğim ve bir soru soracağım. İstanbul’un toplam müdür atamalarının sayılarını göndermiş arkadaşlarımız, “70 üzeri puan alanlar: EĞİTİM-BİR-SEN üyesi 1.582, TÜRK EĞİTİM-SEN üyesi 98, EĞİTİM-SEN 15, EĞİTİM-İŞ 14, sendikasız 167, AKTİF-SEN 2.” diyor. Şimdi bir garip, 90 üzeri alanlara bakıyorum, yine EĞİTİM-BİR-SEN 519, TÜRK EĞİTİM-SEN 4, EĞİTİM-SEN 2, EĞİTİM-İŞ 1, sendikasız 18. Yani bu nasıl oldu diye merak ediyorum. Türkiye genelinde 10’dan fazla ilde derleme yapmışlar, yüzde 84’ü 70 puan üzeri alanların EĞİTİM-BİR-SEN üyesi, yüzde 11’i TÜRK EĞİTİM-SEN üyesi, yüzde 2-3 öyle gidiyor. Yani yüzde 84. O zaman burada bir sıkıntı var. Bunu nasıl açıklayacaksınız? Yani bu Eğitim Bir-Sen’li arkadaşlarımız çok zeki de, diğer sendikadan olan müdür adayları zeka yoksunu mu? Bir de şöyle ironik bir sonuç çıkıyor ortaya: Kaç senedir bunlar müdürdü. Yani o zaman niteliksiz kişileri mi müdür yaptınız, diye sormak lazım. Bir ipucu vereyim nasıl böyle bir sonuç çıktığına dair. İstanbul’da bu sınavı yapan komisyonun 45 üyesinin 44 tanesi EĞİTİM-BİR-SEN üyesi, 1’isi sendikasız. Şimdi mülakatı yapan komisyon böyle oluşursa sonucun böyle olası da normal değil mi? Eğitimi, yönetici atamalarını bir sendikanın tekeline bırakırsanız Milli Eğitim Bakanı olarak siz orda ne iş yaparsınız diye sormazlar mı?

AKP-HDP Ortaklığı Açığa Çıktı!
Sayın Başkan, öncelikle size bir çift sözüm var: Sayın Zozani’nin söyledikleriyle ilgili “ortadan söylediniz” diyorum, şimdi söyleyeceğimin bir kısmı da sizinle ilgili Burada, kimin ne yaptığına ayar vermek diğer arkadaşlarımızın işi değil, garibime giden “Sayın Zozani ilk defa böyle bir yorum yaptı.” Bütçe başından beri her gün burada tartışmalar yaşanıyor, başka şeyler de oluyor ama böyle “şov mov” tarzı yakışıksız konuşmalar hiç olmadı. Bunu Sayın Zozani Sayın Yeniçeri’nin düzenlemiş olduğu karne üzerine söyledi.
Hafta başında da Sayın Kaplan araya girmişti, ben ona bir şey söylememiştim. Burada Sayın Efkan Ala vardı, kendisine bir söze katılıp katılmadığını sordum. “Ben söyledim.” deyip, Hasip Kaplan araya girmişti. Oysa, o sözü onların kendi kurdukları “paralel devletin(!)” yetkililerinden biri söylemişti. Şimdi de garip bir şekilde araya girme var, yani eskiden bu ortaklığı böyle çok açık etmiyorlardı. Bu, müzakere sürecinin geldiği noktayla ilgili olsa gerek. Allah muhabbetinizi artırsın(!) Şimdi, bakanları kurtarmak için mi araya giriyorlar? Onu anlayamıyorum. Sayın Zozani arada bir şey söyledi, onun sözüne hemen cevap verdiniz. Ben size bir buçuk yıl önce yazılı soru önergeleriyle bu usulsüz, hukuksuz, Danıştaydan dönenen atamalarınızla ilgili sorular sormuşum süresi içinde cevap verememişsiniz. “Süresi içinde cevaplanmadığından gelen kâğıtlar listesinde yayınlandı.” diye cevabı geliyor.
 
Şişli Endüstri Meslek Lisenin Yeri Yandaşlara Peşkeş Çekilmesin!
Asıl şimdi benim size aktarmak istediğim önemli bir konu var. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bütçesinden, dün geceden kalan bir konumuz var: Sayın Çevre ve Şehircilik Bakanımızla geçen sene de tartışmıştık, size de taze bakanken iletmiştim. Şişli Endüstri Meslek Lisesiyle ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ekim ayında yeni bir imar planı askıya çıkarmış, köşesinde küçücük bir okul yeri bırakmış, ama orası yine ticaret alanı olarak sizlere tahsis edilmiş gibi görünüyor. “Sizlere” diyorum yani AKP, artık Bakanlık böyle her şeye karışıyor, imar tadilatı yapıyor, oradaki yandaş müteahhitlere de AVM ve ticaret alanı çıkarılıyor. Şimdi, bunu başka yerde yapabilirsiniz(!) Bakın “yapabilirsiniz” derken hepsine karşıyız da ya burada biraz insaf, vicdan Sayın Bakan! Ben size soruyorum, Sayın Müsteşara soruyorum veya burada varsa bu okullarla ilgili genel müdürünüze: Şişli Endüstri Meslek Lisesinin tarihçesine baktınız mı? Nereden geliyor? Yani orada kaç bin tane öğrenci var? Orada kaç tane atölye var? Gidip gezen oldu mu arkadaşlar bu vukuat çıktıktan sonra? Ben, kendim tek tek gezdim. Sayın Bakan, bu okulun kökü taa eski, Tophane Sanat Enstitüsüne gider. Aşağıda oradan çıkıyor yukarıya Şişli’ye, bir kısmı bölünüyor, tekrar geliyor, motor sanat enstitüsü, teknik eğitim merkezi, motor teknisyen okulu, hepsi motor meslek lisesi derken birleştirilerek Şişli Endüstri Meslek Lisesi oluyor, kocaman bir kampus var ve o atölyeleri bir daha o şirketlere kurduramazsınız. Sponsorlara, bin nazla oranın idarecileri aylarca gidip kurdurmuşlar. Neler var? Sizin Millî Eğitim Bakanlığına bağlı okulun web sitesinde bakın; 92-93’te Türk Alman Meslek Eğitim Merkezi açılmış motorla ilgili, arkasından TOFAŞ’ın, Toyota’nın, Mercedes’in, Volkswagen’in, Bosch’un hepsinin, büyük büyük firmaların orada çocuklar uygulamalı eleman yetişsin diye atölye kurmuşlar. Türkiye’nin şu anda sanayide en önemli sorunu ara elemandır, tekniker sorunudur. Siz burada tek ara eleman yetiştiren bu okulun tarumar edilmesine izin verirseniz, bu işin sonu nereye varacak. Meslek yüksekokullarını defalarca söyledim, YÖK Başkanımız burada, bir öğretim planlaması yapın, yeniden ihtiyaç alanlarını belirleyin,  “üniversite-sanayi iş birliği” diyorsunuz, her sene söylüyoruz, bir şey gelmiyor. Bunun temeli bu, gerçekten bu. Sadece çıraklık eğitim merkeziyle falan bunu çözemezsiniz, okuldan yetişen elemanlar asıl bize lazım.
 
Meslek Liseleri ve Yüksek Okulları Yeniden Yapılandırılsın
Şimdi, eğer o tarihte kurulan bir okulu ki 1958 yılında bu okula tahsis edilirken orası aynen şöyle diyor: “Yarın Bulgar Büyükelçiliği ve devleti burada hak iddia ederse, 1915’te olan bir Bulgar vatandaşına ait olduğundan -vakfa değil, vatandaşa- böyle bir şey çıkarsa devlet burayı kamulaştırsın burası okul alanı olarak kalsın.” Yazı burada. Bütün ayrıntısı var, böyle klasör. Dün Çevre ve Şehircilik Bakanımıza takdim ettim bilgileri. İsterseniz size de, bütün Osmanlıca dokümanlarında var. Nereden geldi, okulun tarihçesi, nasıl olmuş, o vakıfla ilgili mülkiyet nereden gelmiş? Hepsi var. Bir katakulliyle, bir anda bir iş adamı orayla anlaşma yapınca oluyor. “İmar tadilatı sizi ilgilendirmiyor.” dedim ama ilgilendiriyor, neden? İtiraz etmeniz gerekir, çünkü orada eğitim alanı olarak yapılmış bir yerin sınıf değişikliği yapılarak… Bakın bir daha söylüyorum: Tahsis edilmiş bir alanın kendi içindeki tadilatı başkadır, arkadaşlarımız yapı dairesinden size bilgi verebilirler ticari alan ve AVM olarak değiştirilmesi mümkün değildir. Eğitim alanı bir donatıdır. Zaten yoğunluk oralarda düşmüştür yani, çok katlı binalar sınırsız bina yapılsın diye bunlara bence izin vermemek lazım. Ağırlığı motor ve teknik, elektronik kısmı var. Bir taraftan Sayın Cumhurbaşkanı Başbakanken; “Bir baba yiğit arıyoruz yerli araba üretecek.” diyordu E şimdi siz bir taraftan motor tekniğiyle ilgili bütün ara elemanları yetiştiren okulu böyle dağıtırsak yarın oraya öğrenci de bulamayız, sonrasında o kampüsteki yerleri de maalesef yaptıramayız. Lütfen buraya bir el atın, yani yeni imar tadilatında köşede küçük bir okul yeri ayırmışlar Çocuklarımız okula gitsin, ara eleman yetişsin, oradan sanayimize katkıda bulunsun ki söylediğiniz 2023 hedeflerine ulaşabilelim. Sayın YÖK Başkanımız da bu söylediğimizi dikkate alırsa, o entegrasyonu sağlarsak çok iyi olacak. Çünkü mesleki, teknik eğitimle ilgili çalışma var ama hep kalıyor. Her seferinde söylüyorum, istihdamın sorunu da burada çözülür, ara eleman sorunu da burada çözülür, meslek yüksekokulları da ona göre ihtiyaca göre yeniden yapılandırılır ki çocukların evde kalmamak için gitmek zorunda kaldığı yüksek liseler olarak kalmasın. Yani sanayiye katkıda bulunsun, ekonomimize katkıda bulunsun ki biraz da o hedeflere hep birlikte daha sağlıklı bir şekilde yürüyelim diyorum.

MHP ANTALYA MİLLETVEKİLİ DOÇ. DR. MEHMET GÜNAL’IN
“24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ”
NEDENİYLE YAYINLADIKLARI MESAJ
 
Çocuklarımıza bir harf öğretebilmek için ülkemizin en ücra köşelerinde bile heyecanla görev yapmaya çalışan, milletimizin aydınlık geleceğine katkı yapmak için fedakârca hizmet veren bütün öğretmenlerimizin “Öğretmenler Günü’nü”  kutluyorum.
Bu mukaddes görevi gönül huzuru ile tamamlamış emekli öğretmenlerimizi minnetle, PKK terör örgütünün hunhar saldırılarında görevi başında şehadete ulaşmış kahraman öğretmenlerimizi rahmet ve şükranla anıyorum.
Bildiğiniz gibi, öğretmenlerimizin aylık ücretleri yetersizdir. Atama bekleyen öğretmenlerin sayısı yüzbinleri geçmiştir. Öğretmenlerimizin maaşları neredeyse kamuda en düşük memur maaşı haline gelmiştir. Her gün haber bültenlerine konu olan öğretmene şiddet vakalarına, öğretmenlerin yaşadığı mağduriyete ve onlarca sıkıntıya rağmen;
Siz Türk Öğretmenleri olarak;
Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün; “Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.” sözünün bilinciyle; yılmadan, bıkmadan ve yorulmadan; “Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller” yetiştirmeye devam edeceğinize olan inancım tamdır.
“Varlığım, TÜRK varlığına armağan olsun!” düsturu ile çalışan,
Bütün öğretmenlerimizin 24 Kasım öğretmenler gününü en içten duygularımla kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.
“Ne Mutlu TÜRKÜM Diyene!”
 
Doç .Dr. Mehmet GÜNAL
    Antalya Milletvekili
Güncelleme Tarihi: 24 Kasım 2014, 00:00
YORUM EKLE
YORUMLAR
kartan
kartan - 9 yıl Önce

ilginç olan ne biliyormusunuz.danıştay 2. dairesi sözlü sınav ile yapılan şube müdürü atamasının yürürlüğünü durdurdu, okul müdürleri için sözlü sınav atamasını durdurmadı.Gelde hukuka güven.a

yüksek demokrasi
yüksek demokrasi - 9 yıl Önce

yıl 2014, meb yönetici atama yönetmeliği, objektif görünüyorum ama i̇stediğimi görevlendiriyorum yönetmeliği. benden olmayan benim gibi düşünmeyen bana oy vermeyen benim kuyruk sendikama üye olmayan... müdür olamaz.

YUNUS EMRE
YUNUS EMRE - 9 yıl Önce

Allah Antalya milletvekilimizden razı olsun.Bütün hissettiklerimizi aynen bakanımızla paylaşmış.Ama görülüyor ki bakanımızda iş yok .Milletvekiline söyleyebilecek bir şeyi yok.Çünkü MEB tamamen hak yiyor ve adaletsiz davranıyor.İnsanları kutuplaştırıyor.Ben şahsen bu şekilde okula müdür atanan EBS li arkadaşlara ne saygı nede hürmet gösteririm.

SIRADAKİ HABER