VİZE MUAFİYETİ RİSKE Mİ GİRİYOR

AB ile Türkiye arasında, terörizmin tanımıyla ilgili kriter konusunda ciddi bir kriz yaşanıyor. AB, vize serbestisi için Türkiye’den, yasalarındaki ‘terör’ tanımını değiştirmesini istiyor. AB’nin vurgu yaptığı kritik nokta, temel özgürlükler. Türkiye ise AB’yi halden anlamamakla eleştiriyor. Teröre karşı yoğun bir mücadele verilirken terörle ilgili tanım değişikliğine sıcak bakmıyor.

VİZE MUAFİYETİ RİSKE Mİ GİRİYOR
TERÖR TANIMINI DEĞİŞTİRİN
AB’nin geçen hafta açıkladığı raporunda, Türkiye’nin, terörizmle ilgili mevzuat ve uygulamalarını AB standartlarıyla uyumlulaştırması, yasalarındaki “terör” tanımını 13 Haziran 2002 tarihli ve 2002/475/JHA numaralı ‘Çerçeve Kararı’yla uyumlu hale getirmesi istendi. Aynı raporda, “terörle mücadele edilirken ifade ve basın özgürlüğünün kısıtlanamayacağını” öngören 2008 tarihli ‘Çerçeve Kararı’na uyum gösterilmesi de talep edildi.

‘OBJEKTİF VE SUBJEKTİF UNSURLAR’ VURGUSU
Türkiye ile AB arasında anlaşmazlık yaşanan 2008/919/ JHA numaralı ‘Çerçeve Kararı’nın 2. maddesinde insan haklarına vurgu yapılıyor, terörle mücadele edilirken ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü gibi temel özgürlük alanlarıyla çelişen önlemler alınamayacağı belirtiliyor.

‘Terör suçu ve ilgili cezalar konusunda AB kuralları’ başlıklı 2002 tarihli ‘Çerçeve Kararı’nda terör şöyle tanımlanıyor:

Terör suçu kavramı objektif unsurlar içerir: Bunlar cinayet, yaralama, rehin alma, saldırı veya bunlardan herhangi birini gerçekleştirme tehdididir.

Terör suçu kavramı subjektif unsurlar içerir: Bunlar bir halkı tehdit; bir ülkeyi, uluslararası örgütü ya da bir hükümeti yapacaklarından alıkoyacak istikrarsızlık ya da yok etme eylemiyle yapılan saldırıları içerir.

ANKARA’NIN ENDİŞELERİ
Türkiye, dört bir yandan IŞİD, PKK, DHKP-C gibi terör örgütlerinin saldırısı altındayken, AB’nin Terörle Mücadele Kanunu’nda değişiklik istemesine karşı çıkıyor. Ankara’nın, terörizm tanımının değiştirilmesine yönelik endişeleri ise şöyle:

AB, Türkiye’deki terör tanımı nedeniyle, vize muafiyeti devreye girdiğinde Türkiye’den siyasi iltica talebinin artacağını iddia ediyor. Türkiye ise terörün tanımı nedeniyle iltica talebinde bulunan Türk vatandaşı olmadığına dikkat çekiyor.

AB, Türkiye’nin terörist olarak tanıdığı örgütlere iltimaslı davranıyor. PKK’nın Avrupa Parlamentosu’nun yanında çadır kurmasına ve radyo-televizyon yayını yapmasına izin verilmesi örnek gösteriliyor.

Türkiye, teröre karşı bu kadar yoğun bir mücadele verirken, terörle ilgili tanım değişikliğine gitmenin kesinlikle doğru olmadığını düşünüyor. Terör ve terörist tanımının AB kararlarında daha sınırlı olması, Türkiye’yi rahatsız ediyor.

AB ile Türkiye’nin, terör örgütleri listesi konusunda tam bir uzlaşısı yok.

ERDOĞAN SERT TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AB ‘Vize için Terörle Mücadele Yasası’nı değiştireceksiniz’ diyor. Kusura bakma, hadi bakalım biz yolumuza gidiyoruz, sen de yoluna git” diyerek AB’ye tepki göstermişti. AB Bakanı Volkan Bozkır da “Terör tanımını değiştirmeyiz. Konuşa konuşa ikna edeceğiz” demişti.

AB: MÜCADELEDE UYUM OLMALI
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Haber, “Türkiye ile terörle mücadelede işbirliği yapıyoruz. PKK’yı terör örgütü olarak tanıyoruz. Vize serbestisi süreci, 2013’ten bu yana devam ediyor. Bu kriter hep vardı ve içeriği çok açık. Türkiye’nin terörle mücadele hakkını asla göz ardı etmiyoruz. Ama terörle mücadele edeceksek, yasal düzenlemelerimiz arasında bir uyum olmalı. Yapmamız gereken oturup konuşmak. Diplomasi bunu gerektirir” dedi.

Bahar Bakır - Habertürk
Güncelleme Tarihi: 09 Mayıs 2016, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER