Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu kapsamında oğlu tutuklanan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan istifa etti.
Çağlayan'ın istifasının ardından İçişleri Bakanı Muammer Güler de istifa etti.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın da istifa edeceği söyleniyor.Bakan Çağlayan, çirkin oyunu bozmak ve gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlamak için görevi bıraktığını kaydetti. Bakan Çağlayan, dün akşam Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte Pakistan'dan dönmüştü. Başbakan Erdoğan'ın gece saatlerinde de Ankara Keçiören'deki evinde bazı bakanlarla görüştüğü belirtilmişti. Çağlayan ise toplantıya katılmamıştı.
Bu sabah flaş bir açıklama geldi. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan istifa ettiğini duyurdu. Zafer Çağlayan'ın açıklaması şöyle:
"17 Aralık tarihi itibariyle gerçekleştirilen operasyonun, hükümetimize, partimize ve ülkemize karşı kirli bir tezgah olduğu çok açık bir şekilde ortadadır. Yakın çalışma arkadaşlarımın ve evladımın da dahil edildiği bu çirkin oyunu bozmak ve gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlamak için Ekonomi Bakanlığı görevimden ayrılmış bulunmaktayım."
BAKAN GÜLER DE İSTİFA ETTİ: YAZILI OLARAK SUNDUM
Çağlayan'ın ardından 2. istifa haberi geldi. Bu kez İçişleri Bakanı Muammer Güler istifa etti. Güler'in oğlu Barış Güler de yolsuzluk operasyonunda tutuklanmıştı. Güler ise yaptığı açıklamada, 17 Aralık'ta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'a görevden affını istediğini söyleyerek, "Bugün de yazılı olarak Sayın Başbakanımıza görevden affımı sundum" diye konuştu.
BAKAN GÜLER NELER SÖYLEMİŞTİ?
Candaş Tolga Işık, İçişleri Bakanı Muammer Güler ile görüşmesini dün köşesine taşımıştı. Muammer Güler, operasyonla ilgili şunları söylemişti.
İstifanızı verdiğinizi söylediniz. Başbakan Erdoğan ne dedi?) sorusu üzerine
17 Aralık sabahı görevden affım, görevden azlim ve istifam dahil her şeye hazır olduğumu söyledim. Başbakan da ‘Gereğini kendim yapacağım' dedi.
-Telefon konuşmasında Reza Zarrab'a bir polis müdürünü görevden alacağınızı söylediğiniz iddia ediliyor.
Olay şudur: Bir ilçe emniyet müdür yardımcısı, Reza Zarrab'ı 1 milyon dolar vermediği taktirde organizeden operasyon yaptırmakla tehdit etmiş. Bana iletti. Biz de soruşturma açtık. Sonra fark ettik ki bu soruşturma bir şekilde tıkanmış! Reza Zarrab'ın İstanbul Emniyeti'ne
bizzat başvurusu da var, bu polis müdürü tarafından tehdit edildiğini açıkça söylüyor.
-Operasyonun kilit adamı olarak görülen Reza Zarrab'ı nasıl tanıdınız?
Oğlumun 2004-2008 arasında iş yaptığı bir akrabamız var. Bu şahıs oğluma bir borç taktı! Battıklarını söyleyip senetler düzenlediler. O senetleri de ödemediler. Sonra bu çocuk Reza Zarrab'ın Çin'deki operasyonlarının başına geçmiş.
Oğlum da “Madem bunun yanında duruyor, para kazanıyor, alacağımızı tahsil edebilir miyiz?” diye düşünerek
Reza Zarrab'la tanışıyor. Budur tanışıklığımız.
EVDEKİ PARA İÇİN NELER SÖYLEDİ?
Bakan Güler, oğlunun evinde bulunan para için şunları söyledi: O paralar oğlumun Bahçeşehir'deki villasının satışından elde edilen paradır. Bütün belgeleri mahkemede ibraz edilmiştir. Satış sırasında bir ipotek sorunu doğmuş. Dolayısıyla paranın bankaya konulması halinde kaynağının gösterilmesi mümkün değil. O nedenle 1 milyon 200 bin dolarlık ipoteğin bozulmasını beklemişler.
GÖRÜŞMEDEN ÖNCE EMNİYETTEN BİLGİ İSTEDİM
Güler, 'Rıza Zarrab'la konuştunuz mu sorusuna ise şu yanıtı verdi: Görüştüm. Bana ziyaretime geldi. Hatta görüşeceğim zaman Emniyet teşkilatından bu adamla ilgili bilgi istedim. Bana yanlış bilgi verildi. "Yürüyen bir tahkikat var. Görüşmeyin" denebilirdi. Bu ağır bir
