AİLE HEKİMLERİ UZAKTAN EĞİTİME KARŞI ÇIKIYOR

Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Okay Başak, Türkiye'de 1985 yılında başlayan, günümüzde 60 üniversite anabilim dalında ve 20 eğitim araştırma hastanesi kliniğinde, 2013 yılı itibariyle 2 bin 500 aile hekimliği uzmanı yetiştirildiğini açıkladı.

AİLE HEKİMLERİ UZAKTAN EĞİTİME KARŞI ÇIKIYOR
Aile Hekimleri Bu Uygulamaya Karşı Çıkıyor
 
  
Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Okay Başak, Türkiye'de 1985 yılında başlayan, günümüzde 60 üniversite anabilim dalında ve 20 eğitim araştırma hastanesi kliniğinde, 2013 yılı itibariyle 2 bin 500 aile hekimliği uzmanı yetiştirildiğini açıkladı.

Bine yakın uzmanlık öğrencisinin de eğitim almaya devam ettiğini belirten Başak, “Bakanın açıklamalarıyla gündeme gelen uzaktan eğitim ve mecburi hizmetten muafiyet hakkının aile hekimliği uzmanları ve uzmanlık öğrencileri açısından ciddi haksızlığa, adaletsizliğe ve eşitsizliğe yol açacak. Aile hekimliği eğitimini uluslararası değerlerin dışına çıkaracak niteliksiz eğitimlere karşıyız.” dedi.

 
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun sözleşmeli olarak çalışan aile hekimlerine uzaktan eğitimle uzmanlık eğitimi imkanı ve mecburi hizmetten de muafiyet hakkı verileceğini açıklaması üzerine Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği(TAHUD) harekete geçti.Aile Hekimleri Uzmanları, konu ile ilgili Sağlık Bakanlığı'nın Sıhhiye'deki bakanlık binası önünde basın açıklaması yapıp Sağlık Bakanlığı'na toplu dilekçe verdi.
 
Ülkemizde 1985 yılında başlayan aile hekimliği uzmanlık eğitimi, günümüzde 80 üniversite anabilim dalı ve eğitim araştırma hastanesi kliniğinde, 200'ü aşkın öğretim üyesi/eğitim sorumlusu ile sürdürüldüğünü belirten . Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Okay Başak,“2013 yılı itibari ile yaklaşık 2 bin 500 aile hekimliği uzmanı vardır ve bine yakın uzmanlık öğrencisi eğitimine devam etmekte. Uzmanlık eğitimine giriş, eğitimin süresi, bitirme aşaması, sonrasındaki zorunluluklar gibi konularda diğer tıp uzmanlık alanlarının eğitimleri ile aynı özelliklere sahip olan Aile Hekimliği tıp disiplini, tıp öğrencileri ve tüm hekimler arasında saygın bir yer edinmiş. Ülkemizde gelişmekte olan aile hekimliği disiplini uluslararası platformlarda da oldukça etkindir.” diye konuştu.


“AİLE HEKİMLERİNİN İSTEDİĞİ ALTERNATİF DEĞİL”
 
Uygulanmak istenen yarı zamanlı uzaktan uzmanlık yolunun, aile hekimliği yapmayı sürdürme güvencesini hisseden aile hekimlerinin istediği bir alternatif olmadığını belirten Başak, “Birinci basamak sağlık sisteminde aile hekimliği uygulamasının ihtiyaç duyduğu yeni aile hekimliği uzmanlarını yetiştirmek için böylesi bir yola gerek yoktur.

Derneğimiz (TAHUD), var olan olanaklarla ve mevcut uzmanlık eğitim programı ve koşulları çerçevesinde her yıl ihtiyaç duyulan sayıda yeni aile hekimliği uzmanı yetiştirilmesi ile ilgili bir proje hazırlamış ve bunu Sağlık Bakanlığı'na birkaç kez sunmuştur.

Ancak bugüne kadar olumlu ya da olumsuz bir yanıt alınamamıştır. 2 Ekim 2013 tarihinde, Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, aile hekimlerine uzaktan eğitimle uzmanlık eğitimi imkanı ve mecburi hizmetten de muafiyet hakkı verileceğini ilan etmiştir. Müjde olarak verilen bu haberde, Sayın Bakan açıklamasına, uzaktan eğitim ve sözleşmeli ali ehekimlerinin buna çekingen olmamaları için mecburi hizmetten muaf olmak kolaylığının sağlanacağını eklemiştir.” şeklinde konuştu.

 
“HAKSIZLIK, EŞİTSİZLİK, AYRIMCILIK HİSSİ OLUŞTURACAK”
 
Uzaktan eğitimle uzmanlık uygulamasının tüm hekimler arasında haksızlık, eşitsizlik ve ayrımcılığa uğrama hissi oluşturacağını belirten Başak şunları söyledi: “Aynı ortamda çalışan hekimler arasında huzursuzluklara yol açacaktır.

Aile hekimlerinin çekinceleri mecburi hizmet değil, iş güvenceleridir. Aile hekimliğini layıkıyla yapabilmelerinin önündeki aile hekimliği ile ilgisi olmayan iş yükü engelleridir. Uzmanlık eğitimine giriş, eğitimin içeriği ve koşulları bir ülkede standardize ve ilgili disiplinin akademisyenlerinin fikir birliği ile olmak durumundadır. Aile Hekimliği Akademisyenleri olarak bizlerin bu konuda sağlık yöneticileriyle bir fikir birliği ve işbirliğimiz bulunmamaktadır.

Ülkemizin ve halkımızın gereksinimleri hükümetler kadar biz akademisyenlerin de sorunudur. Akılcı, hakkaniyetli ve standartlara uygun çözüm önerilerimiz Sağlık Bakanlığı tarafından dikkate alınmamaktadır. Anayasa ve yasalar karşısında tüm yurttaşların eşitlik hakkı vardır. Yapılmak istenen, sorunların çözümü yerine sorunlara yenilerinin eklenmesidir.

Mevcut uluslararası uygunluğu kabul edilen bir uzmanlık eğitimi yerine “aile hekimlerine uzaktan eğitimle uzmanlık eğitimi imkanı ve mecburi hizmetten de muafiyet hakkı verildiği” takdirde aynı uzmanlık alanı için iki farklı yasal statü ortaya çıkacaktır. Bu durum hekimler arasında bir haksızlık, eşitsizlik ve ayrımcılığa uğrama hissi oluşturacak. Aile hekimliği eğitimini uluslararası değerlerin dışına çıkaracak niteliksiz eğitimlere karşıyız! Birinci basamaktaki sorunların çözümü gerçek aile hekimliği uygulamasının önünü açmaktan geçmektedir. Aile hekimliğini geliştirmenin yolu, tüm diğer tıp uzmanlık alanlarıyla aynı statüde gerçekleştirilmekte olan mevcut uzmanlık eğitimimizden geçmektedir.”
Güncelleme Tarihi: 10 Ekim 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER