PAKETTEN BÖLÜNME VE GERİCİLİK ÇIKTI

Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı demokratikleşme paketinden özgürlükleri yok etmeye yönelik bir operasyon olduğunu öne sürdü

PAKETTEN BÖLÜNME VE GERİCİLİK ÇIKTI
PAKETTEN BÖLÜNME VE GERİCİLİK ÇIKTI

Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı demokratikleşme paketinden özgürlükleri yok etmeye yönelik bir operasyon olduğunu öne sürdü
 
 
“Paketten bölünme ve gericilik çıktı”
 
 “Sevr’i yeniden canlandırma girişimi”
 
 “Özgürlükleri yok etmeye yönelik bir operasyon”
 
 ADANA- Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın pazartesi günü açıkladığı demokratikleşme paketini eleştirerek, “AKP’nin paketinden bölünme ve gericilik çıktı. Başbakan’ın açıkladığı paket demokratikleşme paketinden ziyade, ülkenin gericileştirilerek ileri faşizmin adım adım örülmesini amaçlayan bir pakettir. Yurtseverlerin, demokratların, aydınların kısacası bağımsızlıktan ve özgürlükten yana olan tüm toplum kesimlerinin görevi, Gezi Parkı direnişinde ortaya konulan talepler çerçevesindeki demokratik talepleri yaşama geçirmektir” dedi.
 
 “HALKIN DİRENME HAKKINI ORTADAN KALDIRMAYI HEDEFLİYOR”
 
Yaptığı yazılı açıklamada demokratikleşme paketinin laik, demokratik cumhuriyetin yapısını değiştirmeye yönelik bölücü, gerici ve ırkçı ittifakın yeni bir ürünü olduğunu ve bizzat Başbakan tarafından açıklandığını belirten Kayadan, “AKP bu sözde demokratikleşme paketiyle, ülke kaynaklarını emperyalizme peşkeş çekerek halkı yoksullaştırmasına, iktidar olmanın diyetini ödemek için bölgede kan ve gözyaşının taşeronluğunu üstlenmesine karşı halkın demokratik direnme hakkını ortadan kaldırmayı hedeflemektedir. Bu paketten emperyalizm ile içerdeki etnik ve dinsel temelli taşeronlarının ittifakı çıkmıştır” diye konuştu.
 
 
 
“EMPERYALİZME DİKENSİZ GÜL BAHÇESİ BIRAKMA PAKETİ”
 
Türkiye’nin demokratikleşmesinin önünde, örgütlenme özgürlüğünden düşünce özgürlüğüne, özel yaşamın gizliliğinden işçi haklarına kadar birçok sorunun var olduğunu belirten Kayadan, bu koşullarda ülkenin adeta açık bir cezaevine çevrildiğini vurguladı. Kolluk kuvvetlerinin demokratik ve meşru protesto haklarını kullanan insanlara yönelik sert müdahalelerinde insanların yaralanıp öldüğünü anımsatan Kayadan, “Bu pakete demokratikleşme paketi demek ya safdilliğin ya da işbirlikçiliğin göstergesidir. Bu paket ulus ve sınıf kimliğini ortadan kaldırıp ülkeyi ve toplumu küresel politikalar doğrultusunda etnik-dinsel temelde parçalayıp emperyalizme dikensiz gül bahçesi bırakma paketidir” şeklinde konuştu.
 
 “ÖĞRENCİ ANDININ IRKÇILIK OLARAK TANIMLANMASI GERÇEKLİKTEN YOKSUNDUR”
 
İlkokullarda okutulan Andımız’ın kaldırılmasına de değinen İsa Kayadan, Andımız’ın ümmet toplumundan ulus toplumuna geçişin sembolü olduğunu kaydetti. Kayadan, “Andımız’a karşı özellikle son yıllarda gerici ve bölücü yapıların eş zamanlı kampanya başlatmalarına AKP bu paket ile karşılık vermiştir. Japonya’dan ABD’ye kadar birçok ülkede ulus bilincini güçlendirmek amacıyla kullanılan öğrenci andının ülkemizde ırkçılık olarak tanımlanması gerçeklikten yoksundur. Nitekim Danıştay 8. Dairesi de K:2011/982 sayılı kararında, Andımızda yer alan Türk kelimesinin bir ırkı değil, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan tüm vatandaşların ortak adı olduğunu vurgulamış ve Andımızın kaldırılmasına yönelik açılan davayı reddetmiştir” dedi.
 
 “ÖZGÜRLÜKLERİ YOK ETMEYE YÖNELİK BİR OPERASYON”
 
Türbanın kamuda “kıyafet özgürlüğü” adı altında serbest bırakılmasının da toplumun diğer kesimlerini baskılandırmaya, ötekileştirmeye ve özgürlükleri yok etmeye yönelik bir operasyon olduğunu savunan Kayadan, “Dinin, hayatın her alanında kullanılmasından sabıkalı iktidar partisinin yerel seçimler öncesi bu rüzgârdan yararlanmak amacıyla, konuyu yeniden tartışmaya açması; aslında ülke insanının gözünden kaçırılmak istenen ekonomik ve sosyal sorunların, yolsuzlukların, gerici kadrolaşmanın, kamu kurumlarına ve kuruluşlarına sızmaya çalışan şer odaklarının faaliyetlerinin, bölücü terörün kıydığı canların gizlenmesi operasyonudur” diye konuştu.
 
 “SEVR’İ YENİDEN CANLANDIRMA GİRİŞİMİ”
 
Anayasa’nın Eğitim Öğretim hakkını düzenleyen 42. maddesine göre Türkçeden başka dil ve lehçelerde eğitime izin verilmesinin Anayasa’yı ihlal suçunu oluşturduğunu ifade eden Kayadan, “Bu uygulama Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlık tapusu olan Lozan’ı delme ve 93 yıl öncesi emperyalistlerin hayallerini kurduğu Sevr’i yeniden canlandırma girişimidir.
 
Başbakan’ın açıkladığı bu paket demokratikleşme paketinden ziyade, ülkenin gericileştirilerek ileri faşizmin adım adım örülmesini amaçlayan bir pakettir. Yurtseverlerin, demokratların, aydınların kısacası bağımsızlıktan ve özgürlükten yana olan tüm toplum kesimlerinin görevi, Gezi Parkı direnişinde ortaya konulan talepler çerçevesindeki demokratik talepleri yaşama geçirmektir” şeklinde konuştu.
Güncelleme Tarihi: 02 Ekim 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER