BU İŞİN SONU

Ülkemizde PDR'ci bir Milli Eğitim Bakanı ve PDR'ci bir Genel Müdür eliyle okullardaki Psikolojik Danışma ve Rehberlik Hizmetleri katlediliyor. Çocuklarımızın ruh sağlığı yok sayılıyor. Anneler, babalar, öğretmenler bu katliama sessiz kalmayın. Biz gelecek yüzyıllarımızı düşünerek iyi nesiller yetiştirme çabası içinde iken, elimizden en iyi bildiğimiz psikolojik danışma yardımı verme yetkisi alınarak, mesleğimiz ve geleceğimiz köreltilmek isteniyor. Okul fobisi, özgüven düşüklüğü, sınav kaygısı, ilişki ve iletişim problemi, genel kararsızlık, meslek seçiminde kaygı ve kararsızlık, depresyon, anksiyete, akran çatışması, akran zorbalığı, ayrımcılık, şiddete maruz kalma, ihmal, istismar, madde bağımlılığı, teknoloji ve internet bağımlılığı, intihar eğilimi vb. problemler yaşayan çocuğunuza artık Okul Rehberlik Servisi'nde psikolojik danışma hizmeti verilemeyecektir. Sizler bu hizmetleri dışarıda seansı 200₺'ye satın alacaksınız. Evet ayda dört kez giderek 800₺ harcayacaksınız. Oysa bizler üniversitelerde çocuklara ve yetişkinlere bireysel ve grupla psikolojik danışma hizmeti vermeyi, alanıda yetkin öğretim üyelerinden süpervizyon eşliğinde öğreniyor ve öğretiyoruz. Okullarımızda psikolojik danışma hizmetini bedava ve gönüllü vermek için bekleyen Okul Psikolojik Danışmanı (MEB yönetmeliklerinde hakaret eder gibi Rehberlik olarak ifade edilir) varken sizler kapı kapı dolaşıp çocuklarınızın sorunları için çare arayacaksınız. Bu değişikliği bir meslek grubuna karşı bir tavır olarak algılamanın ötesinde ülkemiz çocuklarının ve gençlerinin geleceğine yönelik bir saldırı olarak algılamak gerekir. Öyle ki, Harari 21. Yüzyılda 21 Ders adlı kitabında "siz çocuklarınıza birşey öğretmeye çalışmayın, artık bilgiye ulaşmak ve bilgiyi öğrenmek teknoloji sayesinde çok kolay olacak, sizler bu yüzyılda çocuklarınıza akıl ve ruh sağlığını korumayı öğretin" diyor. 21. yy becerileri arasında iletişim, adaptasyon ve inovasyon başta olmak üzere, liderlik, sorumluluk, girişimcilik, esneklik ve uyum becerileri yer almaktadır. Bu ve bunun gibi birçok, bilişsel ve bilişsel olmayan becerileri kazanma konusunda zorluk yaşayan öğrencilerin, duygusal ihtiyaçlarını karşılamak için okullardaki psikolojik danışma hizmetleri vazgeçilmez derecede öneme sahiptir. Ülke genelindeki okullarda bireyle ve grupla psikolojik danışma hizmetinin verilemeyecek olması ülke genelinde gençler için büyük gelişimsel sorunların ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Milli Eğitim Bakanlığı, ilgili genel müdürlükleri ile derhal bu yanlıştan dönmelidir. Okullardaki Psikolojik Danışma ve Rehberlik Hizmetlerini çağdaş bilimsel gelişmeleri, teorileri ve uygulamaları dikkate alarak, ülkemizin ihtiyaçlarını giderebilecek düzeyde bir kaliteye taşımalıdır. Bunun için ilk olarak yönetmelik gibi mevzuat sorunlarını çözerek işe başlamalıdır. İkinci aşamada uygulayıcı yeterliliklerini geliştirmeye özen göstermelidir. Üçüncü olarak ülke genelindeki okullarda verilen psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerini izleme ve değerlendirme sistemi kurulmalıdır. Bilimsel kriterler ve kanıtlar ışığında revizyon ve güncelleme çalışmaları yapılmasına yönelik bir alt yapı kurulmalıdır. 
Aksi halde bu kararları alanların mezuniyeti ve makamı ne olursa olsun tarihimiz ve sorumlu vatandaşlarımızın vicdanları asla affetmeyecektir. Bu konuda ciddi bir kampanya başlatan ve alan savunuculuğu yapan meslektaşlarımıza, Okul Psikolojik Danışmanlarına çok teşekkür ederim. Bu tepkimizi gerekirse demokratik düzeyde imza kampanyalarıyla, sendikal eylem faaliyetleriyle, TBMM'deki milletvekilleri ve devlet yöneticilerine ulaşarak derdimizi bizzat iletmek kaydı ile göstermeye devam etmeliyiz. Sessiz kalırsak BU İŞİN SONUNDA sadece biz psikolojik danışmanlar değil Türkiyemiz ve gelecek nesillerimiz kaybedecektir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur. 
Psikolojik Danışman Dr. HASAN EŞİCİ

YORUM EKLE