Eğitimciler Gelir Dağılımında Adalet İstiyor

Eğitimciler Gelir Dağılımında Adalet İstiyor

Eğitimciler Gelir Dağılımında Adalet İstiyor
Eğitim Bir Sen Genel Basın Yayın Sekreteri Ali Yalçın, Tokat Şubesinin düzenlediği Geleneksel 8. Mehmet Akif İnan Koşusu’nun ödül töreni ile Merkez, Niksar, Erbaa, Zile, Turhal genişletilmiş işyeri temsilcileri ve yöneticiler toplantıları ve Amasya Şubemizin merkez işyeri temsilcileri toplantısına katılarak, eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
 
Kurucu Genel Başkan Mehmet Akif İnan’ı rahmet ve özlemle andıklarını ifade ederek sözlerine başlayan Yalçın, gelir dağılımındaki adaletsizlikten yakındı. Yalçın, “Öğretmen ve öğretim elemanlarının aldığı ücretten memnun değiliz. Bin 577 TL maaş alan öğretmenden daha düşük ücret alan neredeyse kalmadı. Adında ‘adalet’ ve ‘kalkınma’ olan hükümetten gelir dağılımında adaleti sağlamasını istiyoruz” dedi. 
 
 
“Eşit işe eşit ücret” sloganı ile kamuda farklı kurumlarda aynı unvanlarda çalışanların maaşlarının eşitlenmesinden memnuniyet duyduklarını ancak, öğretmen ve öğretim elemanlarının diğer kurumlarda muadili yok denilerek kapsam dışında bırakılmasının bu memnuniyeti gölgelediğini kaydeden Yalçın, şunları söyledi: “Ortada bir mağduriyet var ve bunun giderilme adresi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın da ifade ettiği gibi, toplu sözleşme masasıdır. Öyleyse masanın önümüze gelmesi için yasanın bir an evvel çıkması gerekir. Bakanlar Kurulu’nun yasayı aylardır bekletmesi ve Meclis’e sevk etmemesi sabrımızı zorladı. Nihayet yasa Bakanlar Kurulu’ndan çıktı ve Meclis’e gönderildi. Bakanlar Kurulu’nun duyarsızlığını Meclis’te sürdürmeye kalkmasınlar ve tahammül sınırlarımızı daha fazla zorlamasınlar. Meclis’ten ‘şike yasası’na, ‘vekillere ballı emekli maaşı önerisine’ gösterilen duyarlılığı bekliyoruz. Bizi oyalamamalarını ve bir an önce toplu sözleşme masasını önümüze koymalarını bekliyoruz.” 
 
 
“Eğitimciler olarak, sadece ek ödemede kapsam dışında tutulmuş olmaktan dolayı tepki gösterdiğimiz sanılmasın” diyen Ali Yalçın, “Öğretmen ve okul yöneticilerinin kalbi henüz doğrulmamıştır. Bazı siyasilerin söylemleri ve Milli Eğitim Bakanı’nın okulların açıldığı ilk iki ay içerisindeki birtakım uygulamalarının ve basına yansıyan demeçlerinin oluşturduğu huzursuzluk henüz telafi edilmemiştir. Sorumluluk makamında bulunanlar, öğretmenlik mesleğinin itibarını gölgeleyen yaklaşımlardan uzak durmalıdır” şeklinde konuştu. 
 
 
Eğitimcilerin bağış soruşturmalarıyla canının yandığını dile getiren Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yönetici arkadaşlarımız, üzerine vazife değilken yüksünmeden genel kalkınmaya omuz vermek adına okulda tahsildarlık yapıp, okulda eğitimin kalitesinin artırılması adına personel istihdamı yaparken, Milli Eğitim Bakanı’nın bakanlığının ilk günlerinde eline tutuşturulan bir iki şikâyet mektubundan hareketle bütün eğitimcileri üzen genelgesi yanlıştı. Çünkü eğitimciler bu noktada tahkir değil, taltif bekliyordu” ifadelerini kullandı. 
 
Güncelleme Tarihi: 11 Ocak 2012, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER