MEB'DE ROTASYON SANCISI

 Zaten UEYDER yönetiminde olduğumu bilen tüm dostlarım gördüğü her yerde rotasyon meselesini gündeme getiriyorlar. İstanbul’da görev yapan ilçe milli eğitim müdürleri, şube müdürlerinin hiç biri rotasyon istemiyor. UEYDER in WEB sayfasında olsun, yada internet sitelerinde olsun yayınlanan rotasyon haberlerinin hepsinin müsebbibi olarak UEYDER’i sorumlu tutuyorlar. Rotasyon çıkarsa tek sorumlusu UEYDER olacak adeta. Bazı dostlar UEYDER’in başka işi yok mu? Diye soruyor. Bende başka işlerini tek tek hatırlatıyorum. Mesela neler mi? 

UEYDER Kurulurken MEB şube müdürlerinin, İl MEM müdür yardımcılarının, İlçe Milli Eğitim Müdürlerinin ortak sesi olsun istemiştik. Üye sayımızla bunu kısmen başardığımızı düşünüyorum. Eğer kamuoyunda şube müdürleri ile ilgili 10 haber çıkmışsa rahatlıkla 7-8 i UEYDER kaynaklıdır. Bu sayede gündeme geliyoruz.

 

İlçe milli Eğitim Müdürü, şube müdürü, müdür yardımcısı atamaları için birilerinin gözünün içine bakmayalım, Onun bunun kapısında nöbet tutmayalım, sadece ALLAH’a kul olalım dedik. Yazdığımız her yazıda objektif kriterler olsun istedik.Bunu ilke olarak savunduk, savunmaya da devam edeceğiz.Ne zaman ki adil bir atama ve yer değiştirme yönetmeliği çıkar, bu taleplerimizden vazgeçeriz.Adalet istemek, şeref ve haysiyet peşinde koşmak, herkes için aynı şartları istemek bazı arkadaşlarımızın hoşuna gitmiyor diye vaz mı geçelim?

 

“ kendi nefsiniz için istediğinizi bir başkası içinde isteyiniz. Kendi nefsiniz için istemediğinizi ise bir başkası için de istemeyiniz” hadisi şerifini Yahudi dükkanındaki aksesuar gibi duvarlarımıza asalım ama kalben ret mi edelim?

 

UEYDER kurulurken İlçe Milli Eğitim Müdürleri, şube müdürlerinin eline geçen ücret toplamı bir okul müdüründen 300-400 tl daha düşüktü.( 2011 öncesi rakamlar ile) Bu durumu Türkiye’de duyurmadığımız bir kimse bırakmadık. Ek ders uygulaması kalktı, ek ödeme ile durum lehimize düzeltildi. Bunun için sayın bakanlarımızı, müsteşarlarımızı, vekillerimizi, Sendika başkanlarımızı defalarca ziyaret ettik, usulu dairesinde dertlerimizi muhataplarımıza ilettik. Sayın Bakanımız Ömer DİNÇER zamanında da taleplerimizi elde ettik. Sayın bakanımıza bu hususta sonsuz teşekkürlerimi arzederim.

 

Olmayan kadrolara görevlendirmeler yapılıyordu. 2 kadrosu olan bir yere 4-5 şube müdürü görevlendiriliyordu. Görevlendirmelerde hiçbir kural kaide yoktu, şube müdürlüğüne görevlendirilen arkadaşlarımızın yerine ücretli öğretmen görevlendirmeleri yapılıyor, eğitimde hem tecrübesiz kişilere öğrenciler teslim ediliyor, hem de devlet gereksiz ödemeler yapıyordu. Hazreti Ömer adaleti kavramını dilimizden düşürmezken yapılan bu vahim haksızlığın karşısında olmak bazı arkadaşlarımızın nefsine ağır gelecek diye 3 günlük dünya da inancımızın gereğini yapmasak mıydı? Rabbimizin “Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutun; kendinizin, ana babanızın ve yakınlarınızın zararına bile olsa… Allah rızası için şahitlik yapanlar olun. Şahitlik yaptığınız kimseler, zengin de olsa, fakir de olsa adaletten ayrılmayın. Allah'ın hakkı, onların her birinin hakkının önüne geçer. Hislerinize uyup, adaletten şaşmayın. Şahitliği eğer, büker veya şahitlikten kaçınırsanız biliniz ki, Allah tüm yapmakta olduklarınızdan haberi olandır” mesajını görmezlikten gelip dostlarımızın hatırını Rabbimizin emrinden üstün mü tutsaydık?

 

İlçe milli Eğitim müdürü, şube müdürü arkadaşlarımız yer değiştirme talebinde bulunduklarında referansı iyi olanınki hemen yapılıyor, olmayanınki ise yıllarca yapılmıyor.Bu durumla ilgili sürekli yazılar yazarak gücümüz nispetinde haksızlığı haykırmaya çalışıyoruz.Yönetici, lider olmalı,yönettiği kesimin izzet ve şerefini korumalıdır.Kendi hakkını alamayan yönetici neyin lideri olacak, hangi çalışanının hakkını koruyacaktır? Tilki misali kendi işini el altından halledenlere bakıpta, bir ilçeden başka bir ilçeye veya ile yerini bile değiştiremeyen arkadaşlarımızın sesini kamuoyunda duyurmak bizim için çok önemliydi bunu yapıyoruz.İstiyoruz ki kula kulluk olmasın, hak eden hakkını alsın.

 

Bir ilçede İlçe müftüsünün tayini çıkınca imamlar müftü olmak için kulis yaparak müftü olmuyor da, Mal müdürü, nüfus müdürü, tapu müdürü olmuyor da neden İlçe milli Eğitim müdürü gidince mevki dilencileri sabahlara kadar başkasının elini, eteğini öpüyorlar? Neden bizde de açık, net kaideler yok? Bunu UEYDER sürekli dile getiriyor, çünkü bizim üyelerimiz ilçe müdürleri ve şube müdürleri. Bizim derdimize biz derman aramazsak kim arayacak?

 

Bir ilçe Milli Eğitim Müdürü başka bir ile görevlendirme gidiyor, onun boşalttığı yere makamca en yakın kişilerin vekalet etmesi devlet adabındandır. Mesela, bir okulda okul müdürü yoksa yerine müdür yardımcısı vekalet eder, kaymakam yoksa komşu ilçenin kaymakamı vekalet eder.Ama İlçe milli Eğitim müdürü geçici görevle başka ile gidiyor, yerine başka bir ilden, ilçeden bir okul müdürü vekaleten görevlendiriliyor.Yani o kurumdaki şube müdürleri yok sayılıyor, değer verilmiyor, sonrada kurum kültürü, hiyerarşi, liyakat, ehliyet deniyor.Böyle bir insan onurunu ayaklar altına alan duruşa karşı koymak için meseleyi gündeme taşımak UEYDER’e kalmıştır, bununlada şeref duyuyoruz.

 

İl eğitim denetmenlerine 3600 ek gösterge verildi.Ek göstergenin 3000 olması ile 3600 olması arasında emeklilikte 400 tl civarında fark var.İl ve ilçenin tüm yükünü taşıyan ilçe müdürlerine, şube müdürlerine 3600 ek gösterge için sürekli mücadele veriyoruz.Biz istemekle mükellefiz, verecek olan büyüklerimizdir.Ama usulü dairesinde büyüklerimize iletiyoruz, iletmeyede devam edeceğiz.

 

Milli Eğitim Mevzuatı çok çeşitli ve sık sık değişiyor. Mevzuatı fiilen uygulayan kadrolar olarak mevzuatla ilgili görüş, düşünce ve önerilerimizi resmi yollardan bakanlığımıza iletiyoruz.Derneğimizin web sayfasından paylaşıyoruz.Bununla ilgili onlarca örnek web sayfamızda mevcuttur.Örneğin, 1 eylül 2011 günü yayınladığımız bir yazımızda şube müdürü normları yeniden belirlenmelidir diye bir yazı yayınlamışız, 2012 yılında şube müdürü normları yenilendi ve artırıldı.  

 

Rotasyon meselesi.

 

Şimdi zaman zaman memur haber sitelerinde şube müdürlerine, ilçe milli eğitim müdürlerine rotasyon olacağına dair haberler çıkıyor. Bizim üyelerimizi ilgilendiren bu tür haberleri alıntılayarak web sayfamızda yayınlıyoruz.Üyelerimizin bir kısmı rotasyon olsun istiyor, bir kısmı olmasın istiyor.Her iki düşüncede değerlidir, çünkü isteyeninde istemeyeninde haklı gerekçeleri vardır.Rotasyon isteyenler, genellikle Anadolu’nun küçük ilçelerinde çalışanlar, isteyerek yerini değiştiremeyenlerdir.Yani referansı yeterli olmayanlardır.Birçok arkadaşım boş bir kadroya yer değişikliği istiyor ama bir türlü olmuyor.Onlarında derdi var,” çocuklarımızı daha iyi şartlarda okutalım, yıllarca aynı kişilerle muhatap oluyoruz, yüzümüz eskidi, küçük bir rahatsızlığımızda hastane bulamıyoruz.Çocuklarımız yanımızda okuyamıyorlar.” Diyorlar.Aynı sendikanın üyeleri, aynı siyasi düşüncenin taraftarı oldukları halde bazı arkadaşlarımız istediği yere atama yaptırırken bazıları yaptıramıyor.Bunların örnekleri sizin yanı başınızda, hergün birlikte olduğunuz insanlar.Rotasyona ümit bağlamışlar, olursa bende daha iyi bir yere atanırım düşüncesindeler.Buna karşı çıkmak, rotasyon istiyor diye hain gözüyle bakmanın insani bir tarafı var mı?

 

Rotasyon olmasın diyen arkadaşlarımızda yerden göğe kadar haklılar.Herkesin yerleşmiş bir düzeni var, kimi ev almış borcunu ödüyor, kiminin çocuğu okulda eğitimine devam ediyor.Rotasyon olması demek aile düzeninin tarumar olması demek olacak.

 

Duruma uygun güzel bir fıkra var.Köylünün mahsülü kurumak üzereymiş.Herkes yağmur dualarına çıkıyormuş, Allah’a yalvarıyormuş.Ya rabbi bizim mahsülümüze bir yağmur ver diye.Yağmur yağmaya başlamış, adam kapıya çıkmış Yalvarıyormuş bizim tarlaya, bizim tarlaya yağ diye.Sonra yağmurun yağması uzayınca başlamış yalvarmaya komşunun tarlasına komşunun tarlasına.Çünkü fazla yağmurun mahsüle zarar vereceğini düşünmüş.Yeteri kadar bizim tarlaya, zarara dönüşecekse komşunun tarlasına.

 

Bence zararsa da karsa da yağmur herkesin tarlasına eşit yağmalı.

 

Selam ve muhabbetlerimle.

 

Rafet FENER

 

Ueyder Başkan Yardımcısı