Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği Hakkında Hürriyetçi Eğitim Sendikası’nın Görüşleri

Hürriyetçi Eğitimciler Sendikası bir açıklama yaparak Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği hakkındaki görüşlerini paylaştı.

Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği Hakkında Hürriyetçi Eğitim Sendikası’nın Görüşleri

Hürriyetçi Eğitimciler Sendikası bir açıklama yaparak Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği Hakkındaki görüşlerini kamuoyu ile paylaştı. Sendikadan yapılan açıklamanın tam metni şu şekilde:

MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI EĞİTİM MÜFETTİŞLERİ YÖNETMELİĞİ HAKKINDA HÜRRİYETÇİ EĞİTİM SENDİKASI’NIN GÖRÜŞLERİ

Yarışma sınavı

MADDE 7- (1) Yarışma sınavı yazılı ve sözlü veya KPSS sonucuna göre ataması yapılacak adaylar için sadece sözlü sınavdan oluşur.

Sözlü sınav

MADDE 12- (1) Yazılı sınav sonucunda sözlü sınava girmeye hak kazanan adaylar sözlü sınava çağrılır. Sözlü sınav, Sınav Kurulunca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde oluşturulan sözlü sınav komisyonlarınca yapılır.

Eğitim Müfettişleri Yönetmeliği 7. Maddesinde Eğitim Müfettişliği yarışma sınavının “yazılı ve sözlü veya KPSS sonucuna göre ataması yapılacak adaylar için sadece sözlü sınavdan” oluşacağı ifade edilmiştir. Hal böyle iken 2016 yılında 652 sayılı yasa da değişikliğe gidilmiş, bu değişiklikle Bakanlık merkez teşkilatında yeniden denetim örgütü kurulmuş ve vilayetlerde bulunan maarif müfettişleri arasından yalnızca mülakat yöntemiyle merkez teşkilatı bünyesinde oluşturulan teftiş kuruluna yaklaşık 450 müfettiş alınmıştı, İlerleyen süreçte 2016 yılında yapılan ve yalnızca mülakat sistemi ile müfettiş seçerek Bakanlık bünyesinde yeniden teftiş kurulu oluşturma sürecini düzenleyen idari uygulamalar, eğitim sendikaları tarafından yargıya taşınmış, bireysel davalar idare mahkemelerinde bakanlığımız aleyhine sonuçlanmakla kalmayıp Danıştay İdari Davalar Kurulu tarafından yürütmenin durdurulmasına ve ilerleyen süreçte ise yapılan tüm iş ve işlemlerin iptaline hükmedilmişti. Dava kararları ortada iken, mülakat ile müfettiş almak hangi amaca hizmet etmektedir? Mülakat yani sözlü sınav emek hırsızlığı, kayırma (iltimas, torpil), rüşvet, yolsuzluk gibi olumsuzlukları, soysuzlukları da beraberinde getirir. Liyakat yani işe lâyık olma, işin hakkını verme ise bilgi, birikim ve deneyim, bir başka deyişle uzman olmayı gerektirir. Her türlü toplumsal gelişme ve ilerlemenin dolayısı ile uygarlığın “olmazsa olmaz”ı uzmanlıktır.

Yazılı sınava katılacaklarda aranacak şartlar

MADDE 8- (1) Yazılı sınava katılacaklarda, 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinde sayılan genel şartlara ek olarak;

a) Adaylık ve sözleşmeli öğretmenlik süresi dâhil olmak üzere sınav başvurusunun son günü itibarıyla öğretmenlikte sekiz yıl ve daha fazla hizmeti bulunmak koşulu ile hâlen Bakanlık öğretmen kadrolarında görev yapıyor olmak veya en az dört yıllık lisans eğitimi veren hukuk, siyasal bilgiler, iktisadi ve idari bilimler, iktisat ve işletme fakülteleri veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurt içi ve yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarından mezun olmak,

b) Yarışma sınavının yapıldığı yılın ocak ayının birinci günü itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak,

Yönetmelikte müfettiş yardımcılığına başvuru için tüm itirazlara rağmen 35 yaş şartı konulmuştur. Bu durum mağduriyetlere sebebiyet vermektedir. Şöyle ki: MEB taşra teşkilatına en son 2009 yılında müfettiş yardımcılığı alımı yapmıştı. O zaman 8 yılını doldurmayan öğretmenler başvuru yapamamıştı. O yıldan sonra bakanlık alım yapmadı. Şimdi de başvuru yaşını 35 olarak belirleyerek 2009'dan sonra şartları tutan öğretmenlerin bu sınava girmesi engellemiştir. Böylelikle, bu durumda olan öğretmenlerin anayasal hakları olan görevde yükselme hakları ellerinden alınmış olmaktadır. Öğretmenlere MEB şöyle demektedir; “Müfettişlik için yapılan son sınava girmek için fazla gençtiniz, bu saatten sonra yapılacak sınava girmek içinse fazla yaşlısınız.” Önerimiz, müfettiş yardımcılığı sınav başvuru yaşının öğretmenler ile ilgili olarak, yönetmelikte 35 yerine 42'ye yükseltilmesinin sağlanmasıdır.

Grup başkanının görevlendirilmesi

MADDE 46- (1) Rehberlik ve denetim grubu üyelerinden biri, öğretim yılı başında eğitim müfettişleri başkanı tarafından bir yıllığına grup başkanı olarak görevlendirilir.

Yönetmelikte grup başkanlarının Eğitim Müfettişleri Başkanı tarafından görevlendirileceği belirtilmektedir. 1999 İlköğretim Müfettişleri Yönetmeliğinde bile grup başkanlarının grup üyeleri tarafından seçildiği düşünüldüğünde, bu uygulama 23 sene öncesi uygulamalardan bile daha antidemokratik bir uygulama olarak göze çarpmaktadır. Grup başkanlarının grup üyelerinin katılımı ile seçimle gelmesinin daha uygun olacağı değerlendirilmektedir.

TEFTİŞ VE DENETİM SİSTEMİ İLE İLGİLİ TALEPLERİMİZ

Teftiş sistemindeki yeni düzenleme ile ikili bir yapılanmaya son verilerek, denetim sisteminin tek çatı altında toplanması, etkin ve güçlü bir teftiş sistemi oluşturulması, ülke çapında denetim çalışmalarına işlerlik kazandırılması, tüm eğitim müfettişlerinin özlük haklarının aynileştirilmesi ve böylece çalışma barışı sağlanarak örgüt motivasyonlarının yükseltilmesi hususları talebimizin odak noktasını oluşturmaktadır. Bilindiği üzere Maarif Müfettişleri iki farklı ücret sistemine tabidirler. Şöyle ki, Eğitim Denetçisi iken Maarif Müfettişi olanlar mali tazminatlar bakımından yüksek ücret, Eğitim Denetmeni iken Maarif Müfettişi olanlar ise aynı unvan ile aynı statüde olup aynı yetki ve sorumlulukla aynı işi yapmalarına rağmen mali tazminatlar bakımında düşük ücret sistemine tabidirler. Bu kapsamda 06/07/2021 tarih ve 31533 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 78 nolu Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ne binaen yapılacak kanun ve diğer alt düzey mevzuat çalışmalarının illerde görevli mevcut eğitim müfettişlerinin talepleri de dikkate alınarak düzenlenmesi ve tüm denetim elemanlarının eğitim müfettişliği kapsamında hiçbir ayrım gözetilmeden birleştirilerek eşit işe eşit ücret ilkesinin hayata geçirilmesi önem arz etmektedir. Müfettişlik kurumunun bu denli yıpratılmasına ve tartışmalı hale getirilmesine neden olan Milli Eğitim Bakanlığı’nı, beklemeden bu hukuksuzluğu ortadan kaldırması hususunda tekraren uyarıyor, mağdur edilen müfettişlerimiz haklarına kavuşuncaya kadar, bu mücadeleyi sonuna dek sürdüreceğimizin de bilinmesini istiyoruz.

Güncelleme Tarihi: 03 Mart 2022, 21:06
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER