Vize sorunu nereye kadar sürecek? İşte Schengen krizinin tüm yönleri

Avrupa Birliği ülkelerine Türk vatandaşlarının girişi için gerekli olan Schengen vizesi ile ilgili şikayetler sona ermiyor. Pandemide hızlı bir şekilde düşen başvuru sayıları kısıtlamaların bitmesinin ardından eskisinden de hızlı bir şekilde arttı. Sorun ise pandemiden önce başladı seçimlerden sonra hızla artış kaydetti. İşte vize krizinin nedenleri...

Vize sorunu nereye kadar sürecek? İşte Schengen krizinin tüm yönleri

Türk vatandaşları son aylarda gittikçe büyüyen vize kriziyle boğuşuyor. Aylarca verilmeyen randevular, vize retlerinde artış, itiraz sürecinin askıya alınması... AB ülkelerine gitmenin çile haline dönüştüğü sürecin başlama tarihi ise yeni değil.

DW Türkçe'nin haberine göre, Schengen vizesi, İrlanda, Bulgaristan, Romanya ve Kıbrıs Cumhuriyeti dışındaki AB üyesi ülkeler ile AB'ye üye olmayan İsviçre, Norveç, İzlanda ve Lihtenştayn'ı kapsıyor. Türkiye'den farklı nedenlerle yurtdışına çıkmak isteyenler, Schengen vizesinin yanı sıra İngiltere gibi bazı ülkelerden de vize almakta artık daha büyük zorluk yaşıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı'na yeniden seçilmesinin ardından Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada vize sorununa değinerek "Son dönemde siyasi şantaj olarak kullanılan vize sorununu en kısa sürede hal yoluna koyacağız" demişti.

VİZEDEKİ SIKINTILAR

AB son olarak Schengen vize başvuru sürecinin dijital ortama taşınması konusunda siyasi mutabakat sağladı. Resmi onay süreci tamamlandıktan sonra yürürlüğe girecek bu yeni sistemle vize başvuruları konsolosluklarda ya da vize bürolarında yapılmayacak. Bunun yerine başvurular dijital ortamda "AB online vize başvuru platformu" üzerinden yapılacak.

Bu yeni sistem Türkiye'den yapılan başvuruları da kapsayacak ancak son dönemde yaşanan sıkıntıların hafifletilmesi yönünde pek iyimserlik bulunmuyor.

DW Türkçe'nin Türk ve Avrupalı diplomatik çevrelerden edindiği bilgiye göre, pandemide hızlı bir şekilde düşen başvuru sayıları kısıtlamaların bitmesinin ardından eskisinden de hızlı bir şekilde arttı. Buna karşılık ise pandemi döneminde vize bölümlerinde azaltılan çalışan sayısının aynı hızla artmaması sorunların nedenlerinden biri.

Diğer yandan Türkiye'den vize alarak yurtdışına çıkan kişilerin iltica sayılarında artış yaşanması ve bu kişiler arasında Erasmus öğrencileri, polisler veya akademisyenlerin de bulunması beyaz yakalıların başvurularının daha titizlikle incelenmesine yol açmış durumda.

Almanya vize başvurularındaki gecikme süresini azaltmak, bekleme süresini kısaltmak için pilot bir uygulama başlattığını duyurdu. Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından 7 Haziran'da yapılan açıklamaya göre, Türkiye, Çin ve Fas'ta vize başvurusu reddedilenlerin itiraz süresi 6 aylığına askıya alındı.

VİZE SORUNU PANDEMİDEN ÖNCE BAŞLADI

Ancak her ne kadar AB yetkilileri son dönemdeki vize sorunlarında pandemi yıllarında bekletilen başvuruların getirdiği yoğunluğu gerekçelerden birisi olarak gösterse de zorlukların pandemiden önceki yıllarda başladığı dikkat çekiyor.

2019 yılında yeşil pasaportlu Türk vatandaşları için Almanya'ya sınır girişlerinde uygulanan kontroller sıkılaştırılırken, Schengen vize başvurusu reddedilenlerin oranı ise iki kat artmıştı. Türkiye'de son yıllarda yeşil ve diplomatik pasaport hakkı tanınan kişilerin kapsamının çok genişletilmiş olmasının Alman makamlarda soru işaretlerine yol açtığı belirtilmişti.

AB yetkilileri ve Schengen'e dahil olan ülkeler çeşitli açıklamalarında Türkiye'ye yönelik siyasi bir tutum izlenmediğini belirtse de son seçim sonrasında yurtdışına gitmek istediğini ifade edenlerin sayısının artması, vatandaşlık verilen sığınmacılar, mülk edinerek vatandaşlık edinmenin daha kolay olması gibi farklı nedenlerle vize vermede daha titiz olunduğu biliniyor.

Son olarak ünlü sanatçılar Volkan Konak, Onur Akın gibi isimlere yurtdışındaki konserleri için vize verilmemesi, bazı akademisyenlere ya da öğrenim için ve davetli olarak gitmek isteyenlere çeşitli ülkelerden vize verilmemesi tepkilere neden olmuştu.

İSTATİSTİKLERLE SCHENGEN KRİZİNİN GELİŞİMİ

İstatistiklere göre Türkiye'den yapılan başvurulara gelen ret oranı 2022'de geçmiş yıllara göre yükselmiş durumda.

www.schengenvisainfo.com sitesinde yer alan bilgilere göre Türkiye'den 2022 yılında yapılan toplam 778 bin 409 başvurudan 120 bin 876'sı reddedilmiş. Yani ret oranı yüzde 15,7.

Ukrayna'yı işgali nedeniyle yaptırımlar altındaki Rusya'dan 2022'de yapılan başvurulara bakıldığında ise 687 bin 239 başvurudan 68 bin 753'ü reddedilmiş. Yani ret oranı yüzde 10,2.

Sitede 2023'e ilişkin istatistikler bulunmazken, tahminler ret oranının 2022'deki yüzde 15'in çok üstüne çıktığı yönünde.

Brüksel, Türkiye'nin ret oranının genel ortalamaya kıyasla daha düşük olduğunu ve dünya ret ortalamasının yüzde 18 civarında olduğunu belirtiyor.

Pandemi sırasında başvurular yüksek oranda azaldığı için 2019 yılına bakıldığında ise Türkiye'den yapılan başvuruların yüzde 9,7'sine ret geldiği görülüyor.

Schengen'e dahil olan ülkeler içinde Türkiye vize başvurularına oransal olarak en çok olumsuz yanıt veren ülkeler Estonya, Finlandiya ve Belçika. Bunu Yunanistan'a Ankara'dan yapılan başvurular, Letonya, Norveç takip ediyor.

2019 öncesine bakıldığında ise 2018 yılında vize başvurularının uzun yılların ardından ilk kez düştüğü görülüyor. Ancak 2014 ile 2018 arasında vize reddi oranının yüzde 4,4'ten yüzde 8,5'e çıktığı da görülüyor.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER