Bana dokunmayan rotasyon bin yaşasın!

Okul yöneticilerine, il eğitim denetmenlerine rotasyon uygulaması yapılırken, şube müdürlerine rotasyon uygulaması yapılmaması adaletsizlik olur.

Bana dokunmayan rotasyon bin yaşasın!
Bu köşeden dilimiz döndüğünce adaletsiz uygulamaları eleştirirken,  şahsımız etkilenecek diye şube müdürlerinin zorunlu yer değiştirmesini istememek, karşı çıkmak kendi kendimiz ile çelişmektir.”Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır” düsturunu benimseyip,  hem de işimize gelmediği zaman süt dökmüş kedi gibi davranmak bize yakışmaz.

Yönetmelik taslağı ile ilgili görüşlerimi bu köşeden yazıyorum. Taslağa destek verdiğim için bazı arkadaşlarım tarafından eleştirildiğimi biliyorum. Oysa rotasyon uygulamasından önce neler yapılması gerektiğini de defalarca yazdım. Ama ısrar ile bir kısım arkadaşlar, kendi durumları ile yazdıklarımı özdeşleştiriyorlar. Timur’un fil hikâyesinde olduğu gibi… Sadece “yönetmeliğe tam destek” cümlesine takılıyorlar. Şube müdürlerinin zorunlu yer değiştirmesinden önce,  ek ödeme gösterge rakamının %175 ten aşağı olmaması ve ek göstergenin 3600 olması gerektiğini de yazdım. Mali haklar ile ilgili iyileştirme yapılmadan,  rotasyon uygulaması gerçekleştirilmemelidir. Ama şube müdürlerinin yer değiştirme mantığını da sonuna kadar destekliyorum.

Okul yöneticileri, il eğitim denetmenleri yer değiştirirken daha üst kadroların rotasyona tabi tutulmaması büyük haksızlık olur. İğneyi bile kendimize batırmayıp,  çuvaldızı başkasına batırmayalım. Kendimiz için istemediğimiz uygulamaları başkaları içinde isteyemeyiz. Çevremizde ki olaylara kayıtsız kalıp bize dokunmayan rotasyon bin yaşasın demek de doğru bir davranış değildir.

Derneğimizin vizyonu,  bu kadrolara “kurumsal kimlik” kazandırmaktır. Bunun mücadelesini veriyoruz. Kurumsal kimlik kazandırmanın yolu da mali ve özlük haklarının iyileştirilmesinden geçiyor. Mali haklarımız artsın ama zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulmayalım demenin mantıklı bir izahı yoktur.  Sonra statünün yükseltilmesi yalnızca mali haklarda iyileştirme ile olmaz.

Savcılar, kaymakamlar, askerler gibi yer değiştirebilmeliyiz. Bu yer değiştirme bize daha rahat hareket etme imkânı sağlayacaktır. Kimseye eyvallahımız olmayacaktır. Çoğumuz,  76. Madde uygulamasından muzdarip değil miyiz? Bunun çözümü adaletli bir yer değiştirme yönetmeliğinden geçmektedir.  Ardından ilk atama ve görevler arası geçiş ile ilgili düzenleme için sesimizi yükseltmeliyiz.

İl eğitim denetmenlerin de olduğu gibi ilk uygulama zor olacaktır Çünkü görevdeki şube müdürleri atanırken yer değiştireceklerini bilmiyorlardı. Gelecek ile ilgili planlarını buna göre yaptılar. Sıkıntı buradan kaynaklanmaktadır. Başlangıçlar zor ama cesaret ister.  Bakanlığımız ilk defa büyük bir cesaretle milat olacak bir uygulamaya başlamak için düğmeye bastı. Bunu tüm kadrolu şube müdürlerinin desteklemesi lazımdır diye düşünüyorum. Şube müdürü kadrolarına nasıl atama yapıldığını, yer değiştirmenin kriterinin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Kimin nerede kaç yıl çalışacağı belirsiz. Şube müdürü normları delik deşik edildi. Üç kişinin görev yapacağı yerlerde beş kişi çalışıyor. Geçici görevlendirmelerde işin cabası! Şimdi ki durumun savunulacak bir yanı yoktur. Bu neden ile örgütlü olma yolunu seçtik! Ülkemizde yine ilk defa 700’ün üzerinde şube müdürü UEYDER şemsiyesi adı altında birleşti. Bu örgütlenmeyi fırsata çevirip şube müdürlerinin yetki ve sorumluluklarına paralel haklar elde etmenin yollarını armalıyız. Bunu yaparken de önce söylemlerimizde adaleti sağlamalıyız.  İşimize geldiği gibi tavır alırsak inandırıcılığımızı yitiririz.  


Davut ÇALIŞKAN


Güncelleme Tarihi: 05 Ekim 2011, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER