Bu bir GEDİKBULAK haberidir

Bir tek o okul çöktü. Adı Gedikbulak İlköğretim Okulu... Hurriyet.com.tr olarak, "Orda bir köy var uzakta" okulunu araştırmaya başlayınca karşımıza inanılmaz umut hikayeleri çıktı...

Bu bir GEDİKBULAK haberidir

Ajanslardan gelen deprem fotoğraflarını incelerken yıkılan bir okulun fotoğrafına bakakaldık. “Gedikbulak İlköğretim Okulu”nun fotoğrafıydı dakikalarca bakıp incelediğimiz. ‘Burada öğrenciler olsaydı ne olurdu?’ Yani Pazar günü olan deprem eğer hafta içi olsaydı yüzlerce öğrenci enkaz altında olacaktı…  ‘Lojmanlarında kalan öğretmen var mıydı acaba” sorularını sorduk kendi kendimize... Hemen telefonlara sarıldık… ‘Acaba yıkılan bu okulun öğrencileri bundan sonra ne yapacak? Peki ya yeni atanan öğretmenler?’ diye sıraladık sonra da… Cevabını bulduğumuzdaysa yıkılanın sadece bir okul olmadığını, yüzlerce hatta binlerce kişinin ortak hayali olduğunu gördük…

TAMAMEN YIKILAN TEK OKUL

Van’da 234 okul ağır ve orta hasar görse de  tamamen yıkılan ‘tek’ okuldu merkeze 50 kilometre uzaklıktaki Gedikbulak İlköğretim Okulu. İlk önce bunu öğrendik. Bir yandan ajanslara diğer yandan internette araştırmaya başladık Gedikbulak İlköğretim Okulu’nun öyküsünü…

1952 yılında eğitim hayatına başlayan okula, depremde yıkılan ek bina 1988 yılında yapılmış. 11 dersliği bulunan okula, 14 köyden taşıma ile öğrenci getirilirken okul mevcudu son olarak 785’e ulaşmış…
 


Gedikbulak İlköğretim Okulu’nda öğretmenlik yapan ve daha sonra Kastamonu’ya tayini çıkan öğretmen Şerafettin Özaydın teşekkür mesajında çok gururlu: “Hiç bir şey imkansız değildir’anlayışıyla çıktığımız yolda çok mesafe kaydettik. Kız çocuklarımızın sayısını 1 yılda 120 den 335’ler seviyesine ulaştırdık.” diyordu.

İnternet üzerinden araştırdıkça, telefonlarla bağlantı kurduğumuz kişilerle konuştukça Gedikbulak İlköğretim Okulu’nun hikayesi  sıradan bir haber olmanın dışına çıkıyor, adeta film oluyordu. Nasıl olmasın ki? İşte yerle bir olan bu okul öğretmenlerinin ceplerinden ödeyerek aldıkları malzemelerle sadece 1 ay önce pırıl pırıl olmuştu, okul olmuştu, yüzlerce çocuk için gelecek umudu olmuştu…

HAYALLERİ YIKILDI

“İşçi gibi çalışmışlar, öğretmenler işçi gibi çalışmış’ diyordu 16 Eylül’de geçen Anadolu Ajansı haberi… Yani bir ay önce öğretmenler, öğrencilerinin daha iyi eğitim alabilmeleri için canla başla çalışmışlardı.

Ataması yapılan yeni öğretmenler, okul müdürü ve yardımcıları yeni öğretim yılında öğrencilere sürpriz yapmak istemişti. Yapmıştı da…


Boya-badana, tadilat ve onarım çalışmalarının tüm masraflarını kendi ceplerinden karşıladılar. İki hafta boyunca bıkmadan usanmadan uğraştılar. Öğretmen Perihan Söngüt yaptıkları çalışmayı ''Boyadığımız ilk sınıfta pek başarılı olamadık. Ama sonra öğrendik. Zevkli ve yorucu bir çalışma oldu. Tamamladığımızda emeğimize değdiğini gördük'' sözleriyle anlatmıştı…

Boya-badana, tadilat ve onarım çalışmalarının tüm masraflarını kendi ceplerinden karşıladılar. İki hafta boyunca bıkmadan usanmadan uğraştılar. Öğretmen Perihan Söngüt yaptıkları çalışmayı ''Boyadığımız ilk sınıfta pek başarılı olamadık. Ama sonra öğrendik. Zevkli ve yorucu bir çalışma oldu. Tamamladığımızda emeğimize değdiğini gördük'' sözleriyle anlatmıştı…Boya-badana, tadilat ve onarım çalışmalarının tüm masraflarını kendi ceplerinden karşıladılar. İki hafta boyunca bıkmadan usanmadan uğraştılar. Öğretmen Perihan Söngüt yaptıkları çalışmayı ''Boyadığımız ilk sınıfta pek başarılı olamadık. Ama sonra öğrendik. Zevkli ve yorucu bir çalışma oldu. Tamamladığımızda emeğimize değdiğini gördük'' sözleriyle anlatmıştıBoya-badana, tadilat ve onarım çalışmalarının tüm masraflarını kendi ceplerinden karşıladılar. İki hafta boyunca bıkmadan usanmadan uğraştılar. Öğretmen Perihan Söngüt yaptıkları çalışmayı ''Boyadığımız ilk sınıfta pek başarılı olamadık. Ama sonra öğrendik. Zevkli ve yorucu bir çalışma oldu. Tamamladığımızda emeğimize değdiğini gördük'' sözleriyle anlatmıştı…

Boya-badana, tadilat ve onarım çalışmalarının tüm masraflarını kendi ceplerinden karşıladılar. İki hafta boyunca bıkmadan usanmadan uğraştılar. Öğretmen Perihan Söngüt yaptıkları çalışmayı ''Boyadığımız ilk sınıfta pek başarılı olamadık. Ama sonra öğrendik. Zevkli ve yorucu bir çalışma oldu. Tamamladığımızda emeğimize değdiğini gördük'' sözleriyle anlatmıştı…

Emeği geçenler objektiflere poz verirken yaptıkları her şeyin boşa gideceğini ve arkalarına aldıkları, adeta yeniden yarattıkları o eğitim yuvasının yıkılacağından habersizdi




Güncelleme Tarihi: 25 Ekim 2011, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER