Gazete her ne kadar “Zafer” diye yazsa da bu bir zafer değil hakkın teslimidir…
1- Gezi’nin yıl dönümünde
2- Müdürlükte henüz 4 yılım dolmadan böyle bir karar çıkması,
3- Eski kurumuma henüz müdür atanmamışken,
manidardır…
“Züppe” hikayedir. O görevden almanın, ceza vermenin, Gezi ile ilgili açılan soruşturmaların intikamıdır.
ÇÜNKÜ:
Gezi ve duran adam soruşturmalarında müfettişler soruşturmaya gerek yoktur dediler.(Gerekçe: Sendika şube başkanıydım, o gün sendikadan dolayı izinliydim, o günlerde polis müdahalesi yoktu yani gezi parkı sadece Park idi… öğrenci yada öğretmen söz konusu değildi onlarla karşılaşmam söz konusu idi…)
Buna rağmen dosya müfettişlere iki kez iade edildi. İade gerekçeleri de ben neden o parkta oturmuşum, sendika olarak iş bırakma eylemi nedeniyle neden gezi parkını seçmişiz, öğrencileri görünce neden kovalamamışım…
Buradaki maksadı siz düşünün…
Tutmayınca züppe devreye girdi. Bunu söylüyorum çünkü: Züppe soruşturmasının verildiği dosyada bu müfettişlere kapanmış dosya olan “Gezi” yi de sorgulayın denildi. Müfettişlere “ben bu konuda soruşturma geçirdim orada ifadem var başka da söyleyecek bir şeyim yok deyince raporda şuna benzer bir ifade yazıldı:
“Dosya her ne kadar da kapatılmışsa da Maksut BALMUK’u emniyete bir soralım orada kaydı varsa yeniden açılmasına”
Gerisini siz düşünün.
Son olarak söyleyebilirim ki: Ülkemizde Cüzdanın ve yürütmenin dışına çıkabilen vicdanlı yargıçlar ve müfettişler vardır. Adalet er yada geç tecelli eder…
Bu süreçte her daim yanımda ve destekçim olan Eşim, ailem, dostlarım ve Sendikam ” EgitimveBilim İşgörenleri Sendikası” na teşekkür ederim…
Dostlar unutmayalım biz Atatürk devrimlerinin Öğretmenleriyiz, bizim için makam mevki hikayedir. Müdürlük hikayedir, aslolan sınıftır öğretmenliktir…
Saygılarımla…
