ÇELİK: KIDEM TAZMİNATI AÇIKLAMASI

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından verilen yemeğe katıldı.

ÇELİK: KIDEM TAZMİNATI AÇIKLAMASI
 
ÇELİK: KIDEM TAZMİNATI AÇIKLAMASI
 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından verilen yemeğe katıldı. Burada konuşan Bakan Çelik, çalışma hayatında çözüme kavuşturulması gereken alt işveren ve onun yanında çalışan işçilerin sorunları ve kıdem tazminatı son derece tartışılan konular olduğunu kaydetti. 
 
Çalışmaların sürdüğünü dile getiren Bakan Çelik, "Ümit ediyoruz ki, bu seçim atmosferi iyiden iyiye girilmeden bu konuyu parlamentoya taşıyalım. Bu konudaki eksiklikleri ortadan kaldıracak düzenlemeler bir an önce yasalaşsın. Takdir edersiniz Çalışma Bakanlığı bir bakandan ibaret değil. Ortaklarımız var. İşçisi ve işvereni bizim ortağımız. Onlarla diyalog içinde bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Yüzde 100 işçi ve işverenin dediği olmayacak. Ama bu uzlaşmayı sağlayıp sürdürülebilir olmaktan çıkan kıdem tazminat meselesini ve taşeron uygulamasını mutlaka daha sağlıklı bir sisteme oturtmamız gerekiyor" dedi.
 
 
2036’DA BELKİ AK PARTİ DİYE BİR PARTİ OLMAYACAK
 
Kadın istihdamına yönelik çalışmalarının da sürdüğünü dile getiren Bakan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadın istihdamını engellemeye dönük bir düzenleme değil. Kadın istihdamındaki öne çıkan ana unsurlardan bir tanesi Türkiye’nin genç nüfus sorunun önümüzdeki 2036 yıllarında negatif durum seyretmeye başlamasından kaynaklanan, bilimsel verilerin neticesinde atmamız gereken adımlardır. 2036 yılında belki AK Parti diye bir parti olmayacak. Belki hayatta oluruz olmayız, o ayrı bir olay. 2036 yılında yüzde 7 olan 65 yaş nüfus, 2036 yılında yüzde 14’e çıkıyorsa, böyle kısa dönem içinde Avrupa’daki ülkeler 100 sene sonra bu orana ulaşırken, 25 yılda böyle bir yaşlılık payı ile karşı karşıya kalırsak, kadın istihdamı ve çocuk meselesini, kadına pozitif ayrımcılığı, çalışma hayatından koparmayacak bir şekilde çözüme kavuşturmamız gerekiyor. Bu veriler elinizdeyken bunlara çözüm bulamazsanız, benim kanaatime göre bu ülkenin geleceği açısından sağlıklı doğru bir adım atmıyorsunuz. Bu milletin sorumluluğunu yerine getirmiyorsunuz demektir. Buna hakkımız yok. Bunları açık açık konuşuyoruz."
 
KADIN İSTİHDAMI YÜKSELDİ
 
Belirli çevrelerin kadın istihdamını engellemeye çalışıyor diye eleştiride bulunduğunu dile getiren Bakan Çelik, "Böyle bir şey yok. Aksine kadın istihdamı yüzde 21’lerden yüzde 30’lara geldi. Eğitim düzeyinde kadının istihdama katılım yüzde 70’lerdedir. Bir taraftan da eğitim düzeyini yükseltiyoruz. ‘Haydi Kızlar Okula’ kampanyasının ve eğitime yapılan birçok yatırımın, üniversitelerin açılmasının, say sayabildiğin kadar o kadar çok şey yapıldı ki eğitim alanında. Amaç ne? Kızıyla, erkeğiyle, bütün çocuklarımızın eğitim açısından donanım açısından ne gerekiyorsa o imkanların çocuklarımıza sağlanması gerekiyor. Bilinçli ve nitelikli toplum sağlanması konusunda üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Aldığımız ve alacağımız karaları başbakanımız bunları açıklayacak. Kesinlikle kadın istihdamını engellemeye dönük olmadığı gibi mutlaka sağlam ve güçlü bir aile, sağlıklı nesiller ama aynı zamanda da istihdam alanında pozitif ayrımcılığı içeren düzenlemeleri götürme gayreti içindeyiz" dedi.
 
DİYALOG ORTAMINI SÜRDÜRECEĞİZ
 
Türkiye’de işçilerin yüzde 9-10 kadarının kıdem tazminatı almaya hak kazandığını dile getiren Bakan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: 
 
"Yüzde 90 işçinin tazminat alamadığı bir sistemde yaşıyoruz. Bir yıl çalışma zorunluluğu var. Peki 11 ay çalışırsa ne oluyor? Tazminat alamıyor. Neden bir ay çalışmayınca almasın. Alsın. Bunu işçiye söylüyorsunuz. Bunu fon sistemine getirelim, aylık maaş şeklinde kendi hesabına çekebildiği, ama vatandaşın hesabına 50 lira mı olacak, 100 lira mı olacak, kendi hesabına her ay yatsın. Böylece bu ihtilaf 10 yıl sonra 20 yıl sonra işçi ve işveren arasında sorun olmaktan çıksın.

İşveren arkadaşlarımız olarak 100 işçinin 15 yıl sonra tazminat hakkı var. Bunu alırken işveren ‘kilidi vurayım’ diyor. Bu işveren için sürdürülebilir değil. İşverenin de bir itirazı var. Ne var? Oysa nitelikli elemanım ayrılıyor. İşveren bu konuyu fazla seslendirmiyor. İşverenin rekabet gücünü kırmamalıyız, kırarsınız işsiz kalırsınız. Bu diyalog ortamını sürdüreceğiz. Endüstriyel ilişkilerle bu sorun alanlarını çözme gayreti içinde olacağız. Bu konulardaki kararlığımızı sürdürmemiz gerekiyor."
Güncelleme Tarihi: 25 Ekim 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER