MECLİS DARBELERİ ARAŞTIRACAK

TBMM Genel Kurulunda, darbe ve muhtıralarla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulması kabul edildi.

MECLİS DARBELERİ ARAŞTIRACAK
MECLİS DARBELERİ ARAŞTIRACAKTBMM Genel Kurulunda, darbe ve muhtıralarla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulması kabul edildi. TBMM Genel Kurulunda 4 siyasi parti grubu tarafından verilen, “Ülkede demokrasiye müdahale eden tüm darbe ve muhtıralar ile demokrasiyi işlevsiz kılan diğer bütün girişim ve süreçlerin tüm boyutlarıyla araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılmasına” ilişkin önergeler, birleştirilerek görüşüldü.DARBE KOMİSYONU'NA VEKİLLERDEN BÜYÜK İLGİDaha sonra yapılan oylamada, oybirliği ile Araştırma Komisyonu kurulmasına ilişkin önerge kabul edildi. Milletvekilleri kararı alkışlarla karşıladı. Alınan karar gereği Komisyon, 17 milletvekilinden oluşacak ve 3 ay süreyle görev yapacak."DEMOKRASİYİ GÜÇLENDİRME KOMİSYONU OLMALIDIR"MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, darbe ve muhtıralarla ilgili Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önerge üzerinde, imza sahipleri adına söz alarak, TBMM'nin geçmişinde en önemli ve tarihi oturumlardan birinin gerçekleştirildiğini söyledi. Şandır, “TBMM'ye karşı hukuk dışı yollardan yapılan darbeleri en çok TBMM sorun yapmak zorunda. Tarihin ve milletin önünde, milletin iradesine, sebebi ne olursa olsun, sahibi kim olursa olsun hukuk dışı yollardan yapılacak bir müdahale olmamalıdır. Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir” diye konuştu.Darbelerle mücadelenin, “demokrasiyi nasıl güçlendirebiliriz” sorusu etrafında yapılması gerektiğini vurgulayan Şandır, “Bu komisyonun adı, 'Darbelerle Mücadele' değil, 'Demokrasiyi Güçlendirme Komisyonu' olmalıdır. Kabuk tutmuş yaraların kaşınmasının bu ülkeye bir faydası yoktur. Bundan sonrasında demokrasiyi güçlendirerek tedbir almalıyız” dedi."DARBELERİN TÜMÜNE KARŞIYIZ"BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık ise önerge üzerinde ortaklaşmanın kendilerini umutlandırdığını söyledi.“Darbelerin tümüne karşıyız” ifadesini kullanan Sakık, “Bizimle ilgili konularda ya kör ya sağırsınız. Burada bir de 2 Mart darbesi vardı. Bu, sadece milletvekillerinin Meclis'ten alınması değildi. Bir iradeye gem vuruldu. Yeni bir süreç açıldı. Hiç birimiz şiddete bulaşmamıştık. Bu ordu, bu halkın hizmetinde olacak, halkın iradesine saygı gösterecek. Tüm darbeler faşisttir” diye konuştu.Darbelerin araştırılması konusunda tüm partilerin anlaştığına dikkati çeken Sakık, “Hala 12 Eylül'ün yarattığı bir sistem sayesinde iktidar oluyorsunuz. Bugün binlerce insan içeride değil mi? Eğer samimiyseniz 12 Eylül'ün kalıntısı olan YÖK'ü, özel yetkili mahkemeleri derhal ortadan kaldırmalısınız. Seçim barajını makul bir noktaya çekmelisiniz. Toplumsal uzlaşı için bir genel af kaçınılmazdır” görüşünü ifade etti."İŞKENCELERİ YAŞADIK"CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, “12 Eylül'ün yüreğimde, içimde çok ciddi sıkıntılar yarattığı durumlar vardır. Adana Cezaevinde bir arkadaşımız idam edildi. O geceyi hiç unutamıyorum. Hepimizde korku hakim olmaya başladı. Sonrasında işkenceleri yaşadık” diye konuştu.12 Eylül'ün bilançosunu herkesin çok iyi bildiğini ifade eden Şeker, şöyle devam etti:“Binlerce insan sermayenin egemenliğini sağlamak adına işkence tezgahlarından geçirildi. 12 Eylül'ün yargılanmasında 90 yaşına gelmiş iki paşayla hesaplaşmayı istemedim. Onun için müdahil olmadım. Onlar sadece maşaydı. 12 Eylül'ün getirdiği antidemokratik kanunları kaldırmazsak, demokrasinin önünü açamazsak hiçbir şey yapamayız. Darbeleri ortaya çıkaran koşulları değiştirmek gerekiyor.”"MİLİTARİST BAKIŞ AÇISI"Ak Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Doğan Kubat, kuruluşundan bu yana ülkede demokratikleşme sürecini kesintiye uğratan birçok antidemokratik müdahale olduğunu söyledi.Darbelerin, silahlı olarak veya silahların gücüne dayanarak milli iradeye yönelik hukuk dışı saldırılar olduğunu belirten Kubat, sözlerini şöyle sürdürdü:^“Sistemler, darbe sonrasında militarist bakış açılarıyla yeniden tanzim edilmiştir. Darbecilerin yaptıkları ilk işlerden biri, kendi yaptıkları hukuk dışı işlere bir takım kılıflar uydurmak olmuştur. Darbeciler kendilerini garanti altına alacak antidemokratik hükümleri yeni yaptırdıkları anayasalara koymuşlardır. Siyasi Partiler Kanunu'nda da 12 Eylül saldırısına karşı eleştiride bulunulması yasaklanmıştır. Her darbe kendi hukuksuzluğunu beraberinde getirmiştir.”Genel Kurul'da, darbe ve muhtıralarla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasının kabul edilmesinin ardından, orman vasfını yitirmiş Hazine arazilerinin satışını öngören ve kamu oyunda (2/B) olarak bilinen kanun tasarısının görüşülmesine başlandı.
Güncelleme Tarihi: 12 Nisan 2012, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER