Kategoriler

kamudan.com

BAHÇELİ : DEMOKRASİYLE GELEN DEMOKRASİYLE GİTMELİDİR

BAHÇELİ'DEN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR

Ümit KOZAN / ANKARA (DHA) - MİLLİYETÇİ Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, "Demokrasilerde seçeneksizlik olmaz, olmayacaktır. Demokrasi hepimizin en büyük güvencesidir. Milliyetçilikle demokrasinin kaderini ayrılmaz ve birlikte gören partimiz için başka bir yol ve çare de yoktur. Bir siyasi iktidarın değişeceği yer sandıktır, sandık olmalıdır. Demokrasiyle gelen demokrasiyle gitmelidir. Buna hepimiz destek olmalı, hepimiz sahip çıkmalı ve hepimiz kabullenmeliyiz" diye konuştu.

Bahçeli, "Parti olarak iktidara geldiğimizde üniversite sınavlarını kaldıracağımızı ve bu çileyi sonlandıracağımızı açık yüreklilikle söylemek istiyorum. Bu vesileyle LYS'ye girecek gençlerimize başarılar diliyor, istedikleri üniversitelere girmelerini içtenlikle temenni ediyorum. Ayrıca bu hafta karne alacak sevgili çocuklarımızı ve görevlerini tamamlamanın gönül huzurunu yaşayan muhterem öğretmenlerimizi şimdiden kutluyor, iyi bir tatil dönemi geçirmelerini diliyorum" dedi.

"TÜRKİYE SONU OLMAYAN BİR GERGİNLİK ORTAMINA ÇEKİLMİŞTİR"

Bahçeli, "Bugünkü şartlarda siyasi, sosyal ve ekonomik sorunların ağırlaşarak derinleştiği bir ülke tablosunu tüm yönleriyle yaşıyoruz.

Huzursuzluğun, şikâyetlerin ve kızgınlıkların her geçen gün arttığına üzülerek de olsa tanıklık ediyoruz. Maalesef Türkiye bir kez daha keskin bir kutuplaşmaya itilmiş, sonu olmayan bir gerginlik ortamına çekilmiştir. Bir ucunda AKP zihniyetinin, diğer ucunda da karanlık mahfillerin bulunduğu yapay çekişme ve kör dövüşü Türk milletini zora sokmuş, endişeye sevk etmiştir. Türkiye yeni bir tezgâhın, yeni bir komplonun, yeni bir toplumsal mühendislik operasyonun ve yeni bir sinsi oyunun ortasına sürüklenmiştir" diye konuştu. "YOLUMUZDAN VE İNANÇLARIMIZDAN EN UFAK SAPMA GÖSTERMEDİK"

Taksim Gezi Parkı'ndaki olayları dikkatle takip ettiklerini belirten Bahçeli, şunları söyledi; " Gerekli uyarı ve değerlendirmelerimizi belirli aralıklarla aziz milletimizle paylaştık. Şunu da herkes bilmelidir ki, Milliyetçi Hareket Partisi bu olayların başlangıcından itibaren aynı noktadadır, aynı eksendedir ve aynı tutarlılıktadır. Bu itibarla bizim duruşumuzu, meseleye yaklaşımımızı ve tavrımızı eleştirmeye kalkışanlar doğru konuşmadıkları gibi, iyi niyetli de değillerdir. 44 yıllık şerefli bir maziyi kucaklayarak geleceğe koşan Milliyetçi Hareket Partisi'ne yol yordam öğretmek, akıl fikir vermeye teşebbüs etmek ve nerede nasıl hareket edeceğiyle ilgili ahkâm kesmek hiç kimsenin harcı ve haddi olmayacaktır. Hele hele milliyetçi-ülkücü harekete hayatları boyunca kem gözle bakmış olanların tezviratları, dedikoduları ve suçlamaları bizim için sadece teneke gürültüsüdür. Bize gazete köşelerinden istikamet çizmeye çalışanlar önce kendi önlerinden yemeli, arkasından da kendi iç muhasebelerini yaparak şaibeli niyet ve sicillerini gözden geçirmelidir. Milliyetçi Hareket Partisi onun bunun telkin, tavsiye ve tacizleri altında kalarak şahsiyetinden ödün vermez, fikir ve ülkülerinde döneklik ya da oynaklık göstermez. Biz başkalarına benzemeyiz, başkaları gibi zaman ve zemine göre pozisyon almayız ve bildik siyaset tacirleri gibi her rüzgâra da yelken açmayız. Taksim Gezi Parkı merkezli gelişmeleri pür dikkat takip eden Milliyetçi Hareket Partisi, sorumluluğun ve sağduyunun yol göstericiliğinden hiç ayrılmamıştır. Hamdolsun, ne provokasyonlara itibar ettik ne de sinir bozucu iftira ve yönlendirmelere kulak astık. Bizi meydanların aydınlığından ve demokratik platformundan sokakların alacakaranlığına çekmeye çalışan yarım akıllarının oyunlarına gelmedik, kurnazlıklarına kapılmadık. Yolumuzdan ve inançlarımızdan en ufak sapma göstermedik."

"AĞAÇ İÇİN GÖSTERİLEN İRADE MİLLETİN BİRLİĞİ İÇİN DE SERGİLENMİŞ OLSAYDI"

Bahçeli, "Bizim açımızdan ağaç katliamı, Gezi Parkı'nın rantiyecilere peşkeş çekilme hazırlıkları kesinlikle gayri meşru ve gayri hukukidir. Bu sebeple masumane şekilde çevreyi koruma duyarlılığı, yeşile sahip çıkma hassasiyeti şüphesiz saygıyı hak etmektedir. Ancak keşke, ağaç için gösterilen kararlı iradenin aynısı milletin birliği ve vatanın bölünmez bütünlüğü için de sergilenmiş olsaydı" dedi.

"MASKELİ MİLİTANLAR, BULDUKLARI FIRSATI GANİMETE ÇEVİRMEYE ÇALIŞIYOR"

Maskeli militanların, marjinal ve aşırı uç yapılanmaların temsilcilerinin Türkiye'nin her tarafında sahne aldığını ve buldukları fırsatı ganimete çevirmeye çalıştıklarını belirten Bahçeli, "Polise taşlı sopalı saldıran unsurlar bunlardır. Esnafa, işyerlerine, kaldırımlara, çevreye ve masum insanlara zarar verenler bunlardır. Kinlerini kusmak için kalabalıkları provoke etmeye gayret eden meymenetsiz yüzler bunlardır. Bunlar ki, her toplumsal hareketlenmeyi terörize etmeye çalışan gerçek çapulcu ve çıbanbaşlarıdır. Milliyetçi Hareket Partisi'nin bunlarla değil bir arada olmayı, isminin dahi ortak anılması kendimizi inkâr ve yok saymak manasına gelecektir. Ne olursa olsun, demokratik tepkisini gösteren sağduyulu kardeşlerimizi ve muhterem vatandaşlarımızı kesinkes bu rezillerden ayrı tutmak ve aynı kategoriye almamak mutlak anlamda zorunluluktur" diye konuştu.

"KİMSE UMUDUNU YİTİRMESİN; AKP'NİN ÇÖKÜŞÜ YAKINDIR"

Bahçeli, "Türk gençliğinin yüzünün gülmesi, yokuşta susayanların sevinmesi, öz yurdunda garip kalanların ümitlenmesi; ite kalka bugünlere gelen, yağmur yağsa ıslanmayan, dolu yağsa değmeyen; ama milli iradenin rüzgârıyla uçup gitmesi kaçınılmaz olan işbirlikçi kadronun mağlubiyetiyle sağlanacaktır. Kimse umudunu yitirmesin; AKP'nin çöküşü yakındır. Kimse yılmasın; Başbakan Erdoğan'ın mazide kötü bir anı olarak kalması mukadderdir" dedi.

"PKK'NIN, BAŞKALDIRI PROVASI İÇİN DENEY SAHASI OLARAK KULLANMA İHTİMALİ YABANA ATILMAMALIDIR"

"Aynı zamanda Gezi Parkı bir çığlıktır, haykırışın sembolleştiği yerdir" diyen Bahçeli, şunları söyledi: "Ve bir bakıma sosyolojik anlamda orta sınıf hareketi olarak da okunmalıdır. Gösterilerin demokrasi dışı arayışlarla, darbeci heveslerle yakından uzaktan bir alakası olmadığı da nettir. Ancak bölücü terör örgütü PKK'nın buraya tutunup, isyan ve başkaldırı provası için bir deney sahası olarak kullanma ihtimali de asla yabana atılmamalıdır. Taksim'de yasadışı sol örgütlerin yuvalanması, eş zamanlı olarak İmralı canisinin posterlerinin gezdirilmesi, yurdumuzun değişik yerlerinde bebek katili lehine sloganlar atılması neyin amaçlandığını kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ifşa etmektedir. Özellikle İmralı canisinin yattığı hücreden iki ayaklı ulakları vasıtasıyla Gezi Parkı direnişini selamlaması düşündürücüdür. Bu katil, sözüm ona ulusalcı, milliyetçi, darbeci çevrelere kimsenin kendini kullandırmamasını nasihat etmiş; demokrat, devrimci, yurtsever ve ilerici diyerek tanımladığı bölücü kafileyi süslü sözlerle övmüştür. Edindiğimiz izlenim Gezi Parkı'na, İmralı canisiyle AKP'nin danışıklı dövüş şeklinde müdahale etmek istemiş olmasıdır. Acaba AKP takviyeli İmralı canisi ve örgütü Gezi Parkı'nı tamamen bölücülere mal etmeyi mi planlamıştır? Ya da bu yolla, demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren gençlerimizin ve vatandaşlarımızın hevesini kırmak ve akıllarını karıştırmak mı amaçlanmıştır?"

"BU FAİZ LOBİSİ KİMLERDEN OLUŞMAKTADIR?"

Başbakan Erdoğan'ın demokrasi makyajının İstanbul Havalimanı'nda bir kez daha döküldüğünü belirten Bahçeli, "Başbakan sen yol versen de, Taksim'i hangi fani, hangi bedbaht, nasıl ezebilecektir? Bugün Taksim'e saldırma planları yapanlar, yarın nereyi hedefleyecektir? Sayın Başbakan seni uyarıyorum: Kalabalıkların gazına gelip de dilinin ayarını bozmaktan, tabanını motive ve konsolide etmek için düşmanlık tohumları saçmaktan acilen vazgeçmelisin. Başbakan gece yarısı mitinginde aklına estiği gibi atıp tutmuştur. Bankacılara sataşmış, elinde tencere tava gezdiren vatandaşlarımızı aşağılamıştır. Bir de faiz lobisini işaret ederek sertlik tonunu iyice yükseltmiştir. Başbakan'a göre faiz lobisi, borsada spekülasyon yapmak suretiyle hükümeti tehdit etmiştir. Esip gürlemiş ve milletin alın terini onlara yedirmeyeceklerini iddia etmiştir. Fakat bir sözüyle de yakayı ele vermiştir. Siz değerli arkadaşlarımın ve ekranları başında bizi izleyen muhterem vatandaşlarımın Başbakan Erdoğan'ın İstanbul Havalimanı'ndaki şu sözlerine dikkat etmesini istirham ediyorum: 'Bizim karşımıza geldikleri zaman 'Sizin zamanınızda 5 kat daha zengin olduk' diyenler, işte bugünlerde bizle uğraşmaya başladılar.' Başbakan'ın burada bahsettiği faiz lobisidir. Demek ki, faizcilerin, faiz lobisinin 10 yıldır Başbakanla yedikleri içtikleri ayrı gitmemiştir. Üstelik karşısına geçip "bizi 5 kat zengin ettinö diyerek pişkin pişkin minnetlerini sunmuşlar, teşekkürlerini iletmişlerdir. Başbakan Erdoğan milletimizin emeğini, göz nurunu ve alnından dökülen mübarek teri faiz lobisine 10 yıldır haraç mezat devretmiştir. Sayın Başbakan sana buradan soruyorum: Bu faiz lobisi kimlerden oluşmaktadır? Lobinin tarafları Taksim'deki olayların neresindedir?" diye konuştu.

FAİZ LOBİSİ İÇİN TBMM'DE ARAŞTIRMA KOMİSYONU ÖNERİSİ

Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi bu faiz lobisinin; hemen, acilen TBMM'de Araştırma Komisyonu kurularak incelenmesini, elebaşlarının, yerli ve yabancı işbirlikçilerinin ortaya çıkarılmasını talep etmektedir. Bu kan emici keneler deşifre edilmelidir. Bu simsarlar açığa çıkarılmalıdır. Tasarruf açığımızdan istifade ederek milletimizin üzerinden paraya para demeyenlerin yakasından tutmak siyasi iktidar için namus meselesidir. Başbakan Erdoğan kendinden eminse, saklayacak, gizleyecek ve erteleyecek herhangi bir şeyi yoksa mertçe ortaya çıkar ve dürüstçe bizim bu teklifimizin gereğini yapar" dedi.

"TÜM ZAMANLARIN EN VAHŞİ PROVOKATÖRÜ GİBİ HAREKET ETMEKTEDİR"

Başbakan Erdoğan'ın Türk gençliğine saldırdığını, düne kadar beslediği ve palazlandırdığı işadamlarıyla, medya patronlarıyla meydanlar aracılığıyla hesaplaştığını ve bunların protesto edilmesini dayattığını belirten Bahçeli, "Başbakan Erdoğan başörtüsü istismarına tekrar müracaat etmekte, geçmişte yaşananları bugüne getirmekte, İstanbul Dolmabahçe Camii'ne bira şişeleriyle girildiğini ilgili cami imamının tekzip etmesine rağmen kışkırtıcılık yapmaktadır. Tüm zamanların en vahşi provokatörü gibi hareket etmektedir.

Milletimizin arasını ve ahengini bozmaya pimi çekilmiş fitne bombası gibi hazırdır. Sayın Başbakan bu fikirlerin menşei ve kaynağı neresidir, telif ve patent hakları kimlere aittir?" diye konuştu.

"TÜRK GENÇLİĞİ YALAN DİLİNİ BİLMEZ"

Bahçeli, "Başbakan Erdoğan gerçekten de tehlikeli bir işe soyunmuştur. Diktiği ağaçları sayarak kendisini temize çıkarma gayretine girişmiştir. Ve masum gençlerimizi tehdit ederek protestolarını sonlandırmazlarsa anladıkları dilden konuşacağını ifade etmiştir. Sayın Erdoğan soruyorum sana gençlere ne yaparsın; asar mısın, keser misin, döver misin? Türk gençliği yalan dilini bilmez. Türk gençliği BOP dilinin gramerini çözemez. Türk gençliği ona buna el açmaz, yabancıların elini, eteğini öpmez" dedi.

"SOKAKLAR KARANLIKTIR VE SOKAKLAR HER ŞEYE AÇIKTIR"

Seçme ve seçilme çağında olan 18-25 yaş kuşağındaki gençlerin toplam nüfus içindeki payının yüzde 13,2 düzeyinde olduğunu ifade eden Bahçeli, "Yani sayıları 10 milyonu geçen gencimiz oy kullanma çağındadır. İsterlerse AKP'yi iktidardan düşürebilecekler, isterlerse diledikleri herhangi bir partiyi iktidara getirebileceklerdir. Bunu da sandıkta oy kullanarak yapabileceklerdir. Sokaklar belirsizdir, sokaklar tehlikelidir, sokaklar karanlıktır ve sokaklar her şeye açıktır" diye konuştu.

"TÜRK GENÇLİĞİ BAŞBAKAN'IN ANLADIĞI DİLDEN KONUŞARAK SANDIKLARI PATLATMALI" Bahçeli, "Taksim'de suyun, gazın ve türlü zorluğun altında kalmaktansa, erken veya zamanında yapılacak bir seçimde tüm isteklerini, eklentilerini ve hayallerini sandığa yansıtmalıdırlar. Başbakan Erdoğan'ı görevden alacak demokratik iradeyi göstermelidirler. Bu itibarla Türk gençliğini AKP'ye sandıkta ders vermeye davet ediyorum. Bu gücün, bu yeterliliğin onlarda olduğunu biliyor ve görüyorum.

Türk gençliği hem kendi geleceğine hem de Türkiye'nin geleceğine mühür vurmalıdır. Tertemiz vicdanlı evlatlarımız Başbakan'ın hakkından sandıkta gelmelidir. Bu yetki onlarda vardır, bu imkan onların elindedir. Ve Türk gençliği Başbakan'ın anladığı dilden konuşarak sandıkları patlatmalı ve Yüce Divan'ın yolunu açmalıdır" dedi.

"DEMOKRASİYLE GELEN DEMOKRASİYLE GİTMELİDİR"

"Demokrasilerde seçeneksizlik olmaz, olmayacaktır" diyen Bahçeli, şunları söyledi: "Demokrasi hepimizin en büyük güvencesidir. Milliyetçilikle demokrasinin kaderini ayrılmaz ve birlikte gören partimiz için başka bir yol ve çare de yoktur. Bir siyasi iktidarın değişeceği yer sandıktır, sandık olmalıdır. Demokrasiyle gelen demokrasiyle gitmelidir. Buna hepimiz destek olmalı, hepimiz sahip çıkmalı ve hepimiz kabullenmeliyiz. Biz bu vatanı sokakta bulmadık, Başbakan Erdoğan'ın isteği doğrultusunda da sokağa teslim etmeyelim, edilmesine rıza göstermeyelim. Türk gençliğine diyorum ki, 'Sandığa gidin, Başbakan'ı indirin.' 'Sandığı süpürün, Başbakan ve partisini söndürün."

"SEÇİMLER ÇIKIŞTIR, ÇAREDİR VE EMNİYETTİR"

Bahçeli, "Başbakan Erdoğan demokratik tepkisini gösterenleri anlayacak basiret ve olgunluğu vakit geç olmadan, yangın büyümeden ortaya koymalıdır. Gençlere karşı siyasi güç ve gövde gösterisi yapmamalı, tepkilerini anlayacak âlicenaplığı, hoşgörüyü ve büyüklüğü sergilemelidir. Türkiye iyice sıkışır ve bunalıma düşerse demokrasinin imkânları vardır ve gereği yapılmalıdır. Bu kapsamda seçimler çıkıştır, çaredir ve emniyettir. Aynı zamanda gerilimli atmosferi soğutucu bir işlev görmektedir" diye konuştu.

"BAŞBAKAN KIZAĞA ALINMALI VE AKP KENARA ÇEKİLMELİDİR"

"Türkiye bugün tedirginliğin içindedir, buhranların kıyısındadır" diye Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı ; "Siyasi iradenin yenilenmesi şarttır. Demokrasinin anlam ve karşılık bulması için iktidarın doğal ve meşru yollardan el değiştirmesi elzemdir. Erken ya da zamanında yapılacak bir seçimle Başbakan kızağa alınmalı ve AKP kenara çekilmelidir. Milliyetçi Hareket Partisi yüzde 50'nin, ya da yüzde 76'nın değil; herkesin, her kardeşimin temsilcisi, sözcüsü olmaya talip ve hazırdır. Biz 3 Kasım 2002'de devrettiğimiz iktidarı tekrar alacağımızı biliyor, aziz milletimize her şeyimizle inanıyor ve itimat ediyoruz

Yorumlar

Daha Fazla Haber
POLİTİKA
51 Kez Görüntülendi.
Türkiye sandık başına gitti: AKP'de büyük kan kaybı!
KÜLTÜR SANAT
24 Kez Görüntülendi.
Futbolun öykü on biri
HABERDE İNSAN
66 Kez Görüntülendi.
Türkiye'den ilginç seçim manzaraları
GENEL
29 Kez Görüntülendi.
Yerel seçimin 'en'leri belli oldu: En kısa oy pusulası 4 santimetre ile Şırnak'ta
POLİTİKA
35 Kez Görüntülendi.
Seçim yasakları başladı: Neleri kapsıyor?
EĞİTİM
80 Kez Görüntülendi.
Dünya sıralamasına giremeyen 197 üniversite kapatılacak mı?
EĞİTİM
28 Kez Görüntülendi.
YÖK'ten denklik için yeni düzenleme
GÜNDEM
16 Kez Görüntülendi.
İstanbul'da bir benzeri daha yok! Oy kullanacak kişi sayısı 359 ilçeden fazla
SENDİKA
33 Kez Görüntülendi.
Kuruoğlu, "Neden Hür-Sen?" Sorusuna Cevap Verdi
EĞİTİM
27 Kez Görüntülendi.
1 Nisan'da Okullar Tatil Edildi