ÖĞRETMENLER BİRAZ SAYGI İSTİYOR

Öğretmenler Biraz Saygı İstiyor

ÖĞRETMENLER BİRAZ SAYGI İSTİYOR

Öğretmen yarınlarımızı inşa eden en büyük mimardır. Bu yüzden öğretmenin görevi, sorumluluğu çok büyüktür. Öğretmen kendini en iyi şekilde yetiştiren, toplumla barışık olan ve her şeyini öğrencisi için feda eden bir ışıktır. Öğretmen, öğrencisinin her sorunu ile ilgilenen, sorunlarının çözümünde yardımcı olan, öğrencisinin sıkıntılarını dert edinen bir dert babasıdır.
 
Öğretmen sistemden kaynaklanan veya öğrenci ve idarecilerden kaynaklanan sorunlardan dolayı mesleğine küsme hakkına sahip değildir. O her dönemde, her durumda mesleğine aşkla bağlı olan, sorunların üzerine giden, yılmayan, küsmeyen, her an çevresini bilgisi, görgüsü, hal ve tavırlarıyla aydınlatan bir güneştir.
 
Öğretmen, öğrencinin kişiliğini zedeleyici hal ve tavırlar içerisinde olamaz. O, öğrencinin kişilik bilincinin kuvvetlendirilmesine söz ve tavırlarıyla yardımcı olan kişidir. O aynı zamanda öğrencinin şeref ve haysiyet duygusunun gelişmesine katkıda bulunan bir ahlak abidesidir.
 
Yol açan öğretmen aynı zamanda idealist öğretmen demektir. İdealist öğretmen, öğrencisine yalnız bilgi aktaran kişi değil, o aynı zamanda soru sormasını, sorgulamayı, araştırmayı öğreten, hoşgörü ve özgürlük ortamını hazırlayan, düşünme, anlama ve yorumlama becerisini kazandırmayı sağlayan kişidir.
 
Öğrenciler, öğretmenin bilgisine, düşüncesine bakmaz. Onları asıl ilgilendiren ve onları harekete geçiren öğretmenlerin sözleri, sevinçleri, nefretleri, güler yüzlülükleri ve davranışlarıdır. Sınıfta ve öğretmenler odasında oturmasını kalkmasını bilmeyen, hoşgörüden ve nezaketten habersiz kişilerin öğrencilere verebileceği bir şey yoktur.
 
Öğretmen-öğrenci, öğretmen-idareci ilişkileri mutlak itaate değil, saygı, sevgi, hürmet ve itibar temeline dayanmak zorundadır. Bu atmosfer tesis edilmediği sürece öğrenme iklimi oluşturulmaz.
 
Öğretmen, öğrencisinin en zor ve sıkıcı derse bile ilgisini sağlayacak beceriyi gösteren kişidir.
 
Öğretmen, öğrencilerine karşı sorumlu olmak zorundadır. Öğrenci öğretmene bir adım yaklaşıyorsa öğretmen iki adım yaklaşmakla yükümlüdür.
 
Yol açan öğretmen, öğrencilerine şefkat gösteren ve onlarla özenle ilgilen bir fedakârlık abidesidir. O, öğrencilerine bir şey vermek için her gün kendini yenilemek, mesleğiyle ilgili gelişmeleri takip etmek durumundadır.
 
Öğretmen, güven tazeleyen kişidir. Öğretmenin hayatında güvensizliğin, yeisin, karamsarlığın yeri yoktur. Çünkü o karamsarlıkları aydınlığa, ümitsizlikleri ümide çeviren bir ustadır.
 
Öğretmen aynı zamanda öğrenciye güven duygusunu aşılayan kişidir. Öğretmen Türkçeyi iyi konuşan biri olduğu gibi, beden dilini de iyi konuşturandır. Öğrencinin seviyesine inmeyen hiçbir öğretmen başarılı olamaz. Öğretmen bütün öğrencilerine eşit uzaklıkta ve eşit yakınlıkta olmak zorundadır. Sevdiklerine yumuşak, sevmediklerine haşin davranamaz.
 
Öğretmen kendisine güvenen, etrafına ışık saçan kişidir. Onun kitabında güvensizliğin, çaresizliğin, karamsarlığın ve başarısızlığın yeri yoktur. O her şart ve zamanda başarmak zorundadır.
 
O her çeşit iletişim aracını en iyi kullanan kişidir. O aynı zamanda gelişim psikolojisini ve öğrenme psikolojisini iyi bilen sınıf yönetimi tekniklerini başarıyla uygulayandır.
 
Öğretmen, öğrencilerini kaybeden değil, her şartta kazanan, onları yanlış alışkanlıklardan alıkoyan, sabır ve müsamahanın zirvesinde olan, yarının büyük Türkiye’sini inşa bilincinde hiçbir maddi ve manevi yetersizliği ileri sürmeden gece-gündüz çalışan ve bütün çaresizliklerin içinden sıyrılarak güzel yarınlara yol açan kahraman demektir.
 
İşte bu kahramanlar siyasi iktidardan biraz saygı bekliyor.  Öğretmenlerin haklarını gasp ederek, onları açlığa mahkûm ederek ülkemizi daha ileriye götürmek mümkün değildir. Siyasi iktidar bunu ne zaman anlayacaktır?
 
 
 
  Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan
Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen
İstanbul İl Başkanı
Güncelleme Tarihi: 28 Ocak 2014, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER