Milli Eğitim Bakanlığı, hak etmeyen yandaşlarını okul müdürü yapabilmek amacıyla “Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumu Yöneticileri Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği” adıyla yeni bir yönetmelik hazırladı.
04.08.2013 tarih ve 28728 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan yönetmelikle; okul yöneticisi olacak olanların yazılı sınav yanında sözlü sınav sonucunda belirlenmesi ön görülmekte.
Bilindiği üzere daha önceki yıllarda sözlü sınavı öngören yönetmelikler Danıştay tarafından iptal edilmişti. Bu yeni yönetmelikle müdür atamalarına esas teşkil eden yazılı sınavın yüzde 70’i ve mülakatın da yüzde 30’u esas alındı. Buna göre, bir müdür adayının yazılı sınavdan 100 puan alması ve sözlü sınavdan da 50 puan verilmesi durumunda adayın okul müdürlüğüne atanma şansı kalmamaktadır.
Bu sistem tam anlamıyla kişi kayırmaya yönelik sübjektif, ahlaksızlığı ve haksızlığı öngören bir zulüm sistemidir.
Söz konusu yönetmeliğin gereği olarak oluşturulan Sözlü Sınav Komisyonları, çeşitli illerde okul müdürlüğü için yapılan ve yapılmaya devam edilen sözlü sınavlarda müdür adaylarının alenen hakkını gasp etmektedir. Nitekim Kırıkkale’de yazılı sınavdan 86,86 puan alan ve yazılı sınav birincisi olan Türk Eğitim-Sen üyesine sözlü sınavda 34 puan verilmiş; yazılı sınavda onuncu sırada bulunan yandaş sendikasının üyesine sözlü sınavdan 100 puan verilerek üyemizin önüne geçirilmiştir.
Hatay’da yazılı sınavda 92 puan alarak Hatay il birincisi olan Türk Eğitim-Sen üyesine sözlü sınavda 42 puan verilmiş ve bu yönetici adayı Hatay ilinde en düşük sözlü sınav puanı alan kişi olmuştur. Ancak aynı sınavda komisyon üyesi olan bir kişi ile akrabalığı olan bir adaya ise sözlü sınavda 99,20 puan verilmiştir. Bursa’da yazılı sınavı kazanıp mülakata giren 214 idareci adayından 90 üzeri en yüksek puan verilen 75 adaydan 71’i yandaş sendika mensubudur. Yine Samsun ilinde 101 idareci adayından mülakatta 90 üzeri puan verilenlerin tamamına yakını yandaş sendikanın üyesidir.Okul müdürlüğü koltukları Ankara, Hatay, Afyon, İzmir, Eskişehir, Denizli, Zonguldak, Tokat, Konya, Gaziantep, Muş, Düzce ve daha birçok ilde adeta satılığa çıkarılmıştır.
Sözlü sınavda ne ses kaydı, ne görüntü kaydı vardır. Komisyonun neye göre puan verdiği belli değildir. Parti teşkilatları ve sözde bir sendikanın ortaklaşa hazırladığı listeler komisyonun önüne gitmekte, daha sonra da şaibeli puanlar peşi sıra gelmektedir.
BU SINAVLAR, HÜKÜMET-YANDAŞ SENDİKA ORTAK YAPIMIDIR. ŞUNU NET OLARAK SÖYLEMELİYİZ Kİ; YAZILI SINAVDA MESLEKİ OLARAK YETERLİLİĞİNİ İSPATLAMIŞ KİŞİLERİN SÖZLÜ SINAVA TABİ TUTULMASI VE SÖZLÜ SINAVDA DA DÜŞÜK PUAN VERİLMESİ YÖNETİCİ KADROLARINA HAK ETMEYENLERİN ATANMASI ANLAMINA GELMEKTEDİR.
Görüldüğü gibi okul müdürlüğü sözlü sınavlarında yaşanan torpil, başka bir ifadeyle hak edenlerin hakkını gasp ederek hak etmeyenlere verilmesi artık aleniyet kazandı. Sözlü sınav komisyon üyeleri ve İl Milli Eğitim Müdürleri bütün ahlaki değerleri alt üst ederek, yandaş sendikadan olmayan, yazılı sınavdan yüksek puan almış birçok kişiyi atamamak, yandaşlara mevzi kazandırmak için her türlü ayak oyununu, her türlü rezilliği ve her türlü ahlaksızlığı açıkça sergilemektedirler.
Milli Eğitim Bakanlığını yazılı ve sözlü olarak defalarca uyarmamıza rağmen haksız ve hukuksuz sözlü sınav uygulamasının alenen taraflı ve zulüm derecesinde bütün şiddeti ile devam ettirilmesine bir anlam verilememektedir.
İstanbul’da okul müdürlüğü için belirlenen sözlü sınav komisyonunun son dakikada yandaş sendikanın isteği doğrultusunda Bakanlık tarafından müdahale edilerek değiştirilmesindeki amacın ve Bakanlığın sözlü sınavın kamerayla kayıt altına alınmasını istememesindeki gerçek niyetinin ne olduğu bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı. Nitekim İstanbul’da okul müdürlüğü için yapılan sözlü sınavının bugün (23.09.2013) açıklanacağı duyurulmasına rağmen, henüz kamuoyu ile paylaşılan bir durum söz konusu değildir. Gelen bilgilere göre sözlü sınavında sorulan sorulara cevap veremeyen yandaş sendikanın üyelerine yüksek puan verilirken, sorulara doğru cevap verenlere düşük puan verilmiştir.
Böyle haksız ve hukuksuz anlayışı, vicdanı olan hiçbir ferdin kabul etmesi mümkün değildir. İnanç değerlerimiz de böyle bir zulmü şiddetle yasaklamaktadır. Bütün ahlaki değerleri altüst ederek, yandaşları hak etmedikleri mevkilere çıkarma anlayışının sergilenmesi, MEB’de mevcut olan kutuplaşmayı daha da derinleştirecek, eğitim çalışanları arasındaki ayrışmayı daha da körükleyecektir. Milli Eğitim Bakanlarının görevi, görev alanında huzur ve mutluluğu sağlamak, bütün eğitim çalışanlarını kucaklamak olmalıdır. Bunun aksi her tutum ve davranış, küskünlüğü artıracak ve toplumsal olayları tetiklemekten başka hiçbir işe yaramayacaktır.
Bu nedenle bütün illerdeki Türk Eğitim Sen şube başkanları 24 Eylül 2013 Salı günü saat 12.00’’de Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde buluşarak bu rezillikleri protesto ederek sözlü sınavların iptalini talep edecek ve Milli Eğitim Bakanı ile müsteşarının eğitime sürdükleri bu kara lekeden dolayı istifalarını isteyeceklerdir.
“Haksızlık karşısında susan dilsiz Şeytan’dır”.
Yrd. Doç. Dr. M. Hanefi Bostan
Türkiye Kamu Sen ve Türk Eğitim Sen
İstanbul İl Başkanı