Anayasa Mahkemesinden beklenen karar bu hafta gelmedi.Şimdi gözler 12 Haziran tarihine çevrildi.AYM 12 Haziran'da ucube MEB Kanunu ile ilgili yürütmeyi durdurma kararını verir mi bilinmez, ancak, evrensel hukuk, ve bu doğrultudaki uygulamalar düşünüldüğünde, AYM'den beklenen, ucube kanunun bir çok yönüyle ilgili yürütmeyi durdurma kararı vermesidir.
Yüksek Mahkemenin, kazanılmış hakları yok sayan, demokrasiyi yerle yeksan eden kanun bile denilemeyecek, bu ucubeyi ortadan kaldırması AYM'nin misyonu ile de örtişecek bir karar olacaktır.Bazı aklı evveller, yöneticilik ikinci görevdir, kazanılmış hak değildir deseler de, biz tam tersini düşünüyoruz, çünkü yöneticilik önceden olmayan ama alınteri ve tecrübe ile elde edilen kazanılmış bir haktır.Öğretmenlik formasyonunun yanında, yıllar içinde takılan ikinci bir apolettir.Yönetici, öğretmenlikle beraber, iki ünvanı da hak ederek taşıyan insandır. Dolayısıyla bu görevlerden birini asıl, diğerini geçici olarak görmek akıl, vicdan ve evrensel hukuk ile asla bağdaşmaz.
Türk Eğitim Sen'in açtığı davada, Danıştay'ın daha önce yöneticilik görevi yapmış olanlara, yönetici olarak atanma hakkı vermeyen yönetmelik maddesini iptali de, bu kapsamda iyi ve yeni bir örnek yargı kararıdır.İktidarın 17-25 Aralık olayları sebebiyle, hukuk, demokrasi ve tüm insan haklarını göz ardı ederek çıkardığı bu ucube kanunun, neyi amaçladığını bu ülkede bilmeyen aklı başında bir tek kişi yoktur.Cinnet hali içerisinde çıkarılan, Türk milli eğitimine ve eğitimcilere hiç bir yarar sağlamayacağı açık olan bu ucubeyi destekleyenlerin, akıl tutulması içinde, sadece bugünü yaşayan, muhakeme gücü körelmiş, egoizmin pençesine düşmüş insanlar olduğunu söylemek hiç de abartılı olmayacaktır.Bütün bu gerçekler ışığında, Yüksek mahkemenin vereceği karar, mutlaka hukukun üstünlüğünü korumak doğrultusunda olacaktır, aksi bir ihtimali düşünmek kaosu kabullenmek olacaktır.Yüksek Mahkeme elbette, sadece yöneticileri için değil, dershanelerin kapatılması, stajyerliğin kaldrılması konularında da aklı elim kararlar verecektir.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Sayın Haşim Kılıç'ın, yargı bağımsızlığı konusundaki çok net vurgusu, AYM'nin Hukuk Devleti ilkesini korumaktaki kararlılığını da göstermektedir.Bu kararlılığı, ucube MEB Kanunu hakkında vereceği kararda görmek istiyoruz, bu kararla, insanlar ya kuralsızlığa ve ilkesizliğe ya da hukuka teslim edilecektir.
Güncelleme Tarihi: 09 Haziran 2014, 00:00
