'BİAT ETMEYECEĞİZ'

Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, bir günlük iş bırakma eylemine katılan kamu çalışanları hakkında inceleme başlatılmasına tepki gösterdi

'BİAT ETMEYECEĞİZ'

Eğitim İş’ten ‘çifte standart’ tepkisi

Kayadan: Biat etmeyeceğiz

Yandaşa eylem serbest

657 sayılı devlet memurları kanununda yapılmak istenen değişikliğe karşı 5 Haziranda bir günlük  iş bırakma eylemi yapan kamu çalışanlarına yönelik inceleme başlatılmasına tepki gösteren Eğitim İş Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, bunun çifte standart olduğunu öne sürdü. Memur-Sen ve Türkiye Kamu-Sen üyelerinin devrim yasalarını ve AİHM kararlarını yok sayarak kılık kıyafet yönetmeliğiyle ilgili yaptığı eylemler hakkında hiçbir inceleme ya da soruşturma yapılmadığına dikkati çeken Kayadan, “Bu çifte standarttır, anti demokratiktir ve hukuk dışıdır” dedi.

 

ÇİFTE STANDART İDDİASI

Kayadan yaptığı yazılı açıklamada, 5 Haziran’da Birleşik Kamu İş’e bağlı Eğitim İş sendikasının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılmak istenen değişikliklere tepki göstermek için bir günlük iş bırakma eylemi yaptığına anımsatarak, “40 yıllık Devlet Memurları Kanunu ortadan kaldırılıyor. Güvenceli iş ortamımız ortadan kaldırılıyor. Buna yönelik tavrımızı demokratik ve hukuksal yöntemlerle ortaya koyup emekten gelen gücümüzü kullanarak bir günlük iş bırakma eylemi yaptık. Bu eylemi KESK de yaptı. Müfettişler yeni adıyla denetmenler arkadaşlarımızın eylemle ilgili ifadelerini almaya başladı. Bu ciddi anlamda bir çelişki, çifte standart ve gülünç bir durumdur. Aylardır ‘sivil itaatsizlik’ adı altında Memur Sen ve Türkiye Kamu Sen’in kılık kıyafet yönetmeliğiyle ilgili eylemleri hiçbir yetkili tarafından sorgulanmaz, incelenmezken bizim yaptığımız eylemlerle ilgili ifade alıyorlar” diye konuştu.

 

‘RESMİ YAZIDA HANGİ EYLEM OLDUĞU YAZMIYOR’

Kayadan, milli eğitim müdürlüklerinden gönderilen resmi yazıda eylemin adıyla ilgili bir ibarenin olmadığını belirterek, “Yazıda ‘Eyleme katılanlar’ diye geniş bir ifade kullanılmış. Bugünlerde Türkiye’de birçok eylem oluyor. 5 Hazirandaki 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun değişimine yönelik yapılan iş bırakma eylemini açıkça yazmıyorlar. Geniş ifadeler kullanıyorlar. Okul idareleri de ellerinde nasıl bir bilgi varsa bunları da yazıyorlar. Arkadaşlarımız adeta fişleniyor. Bu da hoş bir tutum değil.  Eylem kırıcılığıdır, anti demokratiktir, hukuk dışıdır. Bunu şiddetle kınıyoruz” diyerek tepkisini dile getirdi.

 

‘DANIŞTAY’IN İÇTİHATLARI VAR’

Eğitim İş Hukuk Bürosu’nun eyleme katılan üyelerine her türlü hukuksal desteği verdiğinin altını çizen Kayadan, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nun 18 ve 19. maddelerinde her şeyin çok net bir şekilde ifade edildiğini vurguladı. Kanunda iş bırakma konusunda işverenin izninin alınması gerektiği belirtilmesine rağmen bağımsız mahkemelerin demokratik merkeziyetçilik anlamında sendikanın genel merkezinin karar alması durumunda üyelerin karar doğrultusunda eylem ve etkinliklere katılmasına ceza vermediğini aktaran Kayadan, bununla ilgili Danıştay’da birçok örnek davanın ve içtihadın olduğunu söyledi.

 

‘GEZİ PARKI EYLEMLERİYLE ÖRTÜŞTÜRÜLMEK İSTENİYOR’

Yapılan eylemin Türkiye’nin altına imza attığı uluslar arası sözleşmelere de çok uygun olduğunu savunan Kayadan, “Yapılan eylem insanca ve onurlu bir yaşam için ücret ve iş güvencesi istenmesinden ibarettir. Olmayacak bir şeyin avına çıkmadık. Bir düzene çomak sokmak amacıyla çıkmadık” şeklinde konuştu.

 

‘ÖĞRETMENLERE EYLEMLERE KATILMAYIN UYARISI YAPILDI’

5 Haziran eyleminin Gezi Parkı eylemleriyle kasıtlı olarak örtüştürülmeye çalışıldığını savunan Kayadan, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okul idarecileriyle acil toplantı düzenleyip uyarıldığını, öğretmenlere de eylemlere katılmamaları aksi halde ceza alacakları yönünde telkinlerde bulunulduğunu ileri sürdü.

 

‘HUKUKİ HAKKIMIZI KULLANACAĞIZ’

Kayadan sözlerini şöyle sürdürdü:  “Burada sorgulanması gereken devrim yasalarına, AİHM kararlarına karşı çıkarak, yasalar değişmemesine karşın bilerek ve isteyerek ucu açık eylem yaptıranlar ve bunu hiçbir şekilde inceleme altına almayanlardır. Gayet masumane ortaya çıkmış, emekçiye hak etmediği bir tavırla aba altından sopa gösteren, bu emri veren valilikler, kaymakamlıklar, milli eğitim müdürlükleri hakkında da biz de hukuki hakkımızı kullanacağız. Bize değil de bu çifte standardı yaratanlara karşı inceleme başlatılmasını bekliyorduk ama tam tersi oldu. İnsanca ve onurlu yaşam mücadelesinden, güvenceli iş istemimizden, parasız eğitim ve parasız sağlık mücadelemizden hiçbir şekilde vazgeçmeyeceğiz. İleride genel merkezlerimiz ihtiyaç duyduğu zaman karar alırsak yine bu eylemleri yapacağız. Amacımız yıkmak, yakmak ortadan kaldırmak değil doğru bir mesaj vermek.”

 

‘BİAT ETMEYECEĞİZ’

İtaatkar, sadakat gösteren bir memur kişiliğine bürünmeyi reddettiklerinin altını çizen Kayadan, ümmet değil birey olduklarını vurguladı. Çifte standartlı uygulamalardan vazgeçilmesi çağrısında bulunan Kayadan, “Demokratik mücadelelerimiz sürecek. Yılgınlık yok. Haklı ve meşru direnişimize devam diyoruz. Hiçbir illegal faaliyetin içerisinde olmadığımızı çok net biliyoruz ama bize de itaat edin, biat edin, sadakat içerisinde durun anlayışını kınıyoruz. Böyle bir rol de üstlenmeyeceğiz” dedi.

Güncelleme Tarihi: 21 Haziran 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER