KAZANIMLARIMIZIN KALICI OLMASI ÖZGÜRLÜKLERİN TEMİNAT ALTINA ALINMASINA BAĞLI

KAZANIMLARIMIZIN KALICI OLMASI ÖZGÜRLÜKLERİN TEMİNAT ALTINA ALINMASINA BAĞLI
  Genel Başkan Yardımcımız Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen olarak toplamda 60’ı aşkın konuyu çözüme kavuşturarak, kazanıma dönüştürdüklerini ifade ederek, “Bunların kalıcı olması ülkenin genel ikliminin güçlenmesine, özgürlüklerin garanti altına alınmasına bağlı” dedi.
Yalçın, İstanbul 4 No’lu Şube Sultanbeyli Temsilciliğimizin “Zirveden Yeni Ufuklara Teşkilat Buluşması” ve İstanbul 6 No’lu Şubemizin “Okul Yöneticileri ve İşyeri Temsilcileri Buluşması” programlarına katıldı.
Sancaktepe Birikim Koleji Konferans Salonunda gerçekleştirilen “Zirveden Yeni Ufuklara Teşkilat Buluşması” ve Beyoğlu Öğretmenevi Salonu’nda yapılan 6 No’lu Şube Okul Yöneticileri ve İşyeri Temsilcileri Buluşması programları coşkulu geçti.
Sultanbeyli Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Demir, İlçe Milli Eğitim Müdürü Vefa Budak, İstanbul 3 No’lu Şube Başkanımız Erol Ermiş, 4 No’lu Şube Başkanımız Talat Yavuz, 2 No’lu Şube Başkan Yardımcımız İbrahim Demir, şube müdürleri, okul yöneticileri ve işyeri temsilcilerinin katıldığı toplantılarda Genel Başkan Yardımcımız Ali Yalçın, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yalçın,1992’de başladıkları yolculuktan en ufak sapma olmadan hikmetin, erdemin, faziletin arayışı içinde, “iki günü birbirine denk olan ziyandadır” bilinciyle hareket ettiklerini belirterek, “Günlerimizi daha anlamlı kılmak için biraradayız. Her gün güneş yeniden doğarken yeni yolculuklara, yeni seferlere, zirveden yeni ufuklara yol alma niyetiyle buradayız” dedi.
Bencil dünyalarımızın eritici, yok edici, yozlaştırıcı, yalnızlaştırıcı duvarları arasında bitişini bekleyen bireyler olmayı kabul etmeyerek, felaket tellallığı yapmadan, duygu sömürüsüne kaçmadan, hamaset ve edebiyat gösterisine girmeden yüreklerini ortaya koyarak çıktıkları yolculuğun İstanbul’da olduğu gibi ülke genelinde de zirveye çıktığını kaydeden Yalçın, “Genel yetkinin nirvana olduğunu düşünmeden soylu sendikal mücadelemizi devam ettiriyor, insanlık ailesi için yol olmayı ve yol açmayı sürdürüyoruz. İnsanlık mektebinin aktif öznesi olan bizler, ağırdan almadan, alanda boşluk oluşturmadan, azim ve aksiyon yitimine uğramadan, adanmışlık örneği sergilemeye devam ediyoruz” şeklinde konuştu.
 
Korku ve Kaygıların Kuşatmasını Kırarak Başardık
Gelecek hayali olmayanların geleceğe damga vurmasının mümkün olmadığını söyleyen Yalçın, şöyle devam etti: “Önce düşlerini gördüğümüz olayların gerçekleştiğini gördük. ‘Başarılarımız, düşlerimizin mirasıdır’ derken kastettiğimiz de bu. Hz. Yusuf’un Mısır, Hz. Musa’nın özgürlük, Hendek’te açlıktan midesinin üstüne taş bağlayan Hz. Muhammed’in (SAV) Kayzer’in, Kisra’nın, Yemen’in saraylarının kapısının ümmete açılacağına dair rüyası vardı. Selahattin Eyyubi’nin Kudüs, Fatih’in İstanbul rüyası vardı. Hudeybiye’den önce fethin rüyası görülmüştü.”
“Eğitim-Bir-Sen kurulduğunda ise, bir fidanda orman düşlenmişti” diyen Ali Yalçın, “Türkümüz dünyayı kardeş bilendir/Gökleri insanın ortak tarlası” mısralarıyla insanları ötekileştirmeden Mevlana’nın pergel metaforundaki herkesi kuşatan bir anlayışla yola çıkan rahmetli Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan’ın, “Ölüm bir tohumsa kefen zarında/Gün olur fışkırır bir orman olur” dizeleriyle bir çekirdekte bir filizi, bir filizde ise bir ormanı düşlediğini dile getirerek, “Düşleri görülen ormanı oluşturan, oksijeni artıran sizleri ve tüm üyelerimizi yürekten kutluyorum” ifadesini kullandı.
 
Geçmişin Tortuları Sizler Sayesinde Bir Bir Yok Oluyor
Disiplin affı ile bedel ödeyenlere iade-i itibar, katsayı, üniversitelerde başörtüsü yasağı problemi, Kur’an kurslarına yaş sınırlaması, Milli Güvenlik Dersi, sekiz yıllık zorunlu kesintisiz eğitim dayatması gibi can yakan konulardan, yani geçmişin can yakan tortularından toplumun Eğitim-Bir-Sen sayesinde kurtulduğunu vurgulayan Yalçın, tortuların bir bir yok olduğunu, seçmeli din eğitimi talebimizin ve 18. Milli Eğitim Şurası’ndaki öncülüğümüzün, Kur’an-ı Kerim, Siyer ve Temel Dini Bilgiler talebinin yerine gelmesini sağladığını kaydetti.
 
Kılık Kıyafet Yönetmeliğinin Defosu Onarılmalıdır
Öğrencilere yönelik kılık kıyafet yönetmeliğinde değişiklik yapıldığına dikkat çeken Yalçın, “Sendika olarak ‘1982 model yönetmeliği değiştirin’ talebimizi ‘Mevcut Yasağı Meşrulaştıracak’ şekilde yönetmelikte defo bırakarak, yarım yamalak karşılayanlar yanlış yapmıştır. Zulme karşı mücadele verenlerin doğrudan sistem tarafından değil, sistemin yozlaşan taraflarını değiştirmek iddiası ile göreve gelenler tarafından cezalandırıldığını düşünmeye başlayan kitlenin sesine kulak verilmelidir. Bakan, ‘isteseydik başörtüsünü tamamen serbest bırakabilirdik’ diyor. Sayın Bakan, ‘Sizi tutan mı var? Neden değiştirmiyorsunuz o zaman. Merve Kavakçı’nın dediği gibi, ‘Ecevit’in bayrağını mı devraldın’ sorusunu soranların sayısı artmadan, özde vatandaşları üzmeme adına bizleri peşkeş çekmeyi bitirin” diye konuştu.
 
Kamuda Ayrımcılık Sona Ermelidir
Anayasa referandumunda cinsiyet noktasında kadınlara pozitif ayrıcalık için evet kampanyası yürüttüklerini hatırlatan Yalçın, şunları söyledi: “Halk kararını verdi ve kadına ayrıcalık hayata geçti. Fakat kamuda kadınlar arası ayrımcılık sürüyor. Sıra, millet adına Meclis’te bulunan ve ustalık dönemi icraatı beklenen siyasi iradededir. Başörtüsü konusunu siyasi söylemlerin ve politik kavgaların malzemesi olmaktan çıkarın ve milletin özgürlük taleplerini bir an önce yerine getirin. Kamuda kılık kıyafet dayatmasını ve ders merkezli hak kullanımı ayıbını bir an önce sona erdirmeniz gerekiyor. Bu konuda siyasi iradeden lütuf beklemiyoruz. En temel hakkımızı istiyoruz.”
 
Demokrasi Henüz Korku Tünelinden Çıkmadı
Fransız ihtilâlinin 5. yılında Ulusal Konvansiyon’da konuşup giyotine giden Isidore de Robespierre’nin, “Rakip hizipler, yaptıklarıyla tüm ahlaksızlığı serbest bıraktılar. Onlar için tek mesele, ülkenin özgürlüğünü ve gelişimini sağlamaktan ziyade ülkeyi savaş ganimeti gibi taksim etmekten ibaret. Ben zulme karşı mücadele etmek üzere yaratıldım, onu yönetmek için değil. Dürüst insanların ceza görmeden ülkelerine hizmet edebilecekleri günler henüz gelmedi…” şeklindeki sözlerine atıfta bulunan Ali Yalçın, “Bu ülke içinde herkesin huzurla yaşayacağı ve kâbusların geride kaldığı günler henüz gelmedi. O günün gelmesi, dünün bedelinin mahsuplaşılması ile olur. Özal’ın adli tıp raporuna isyan eden Ahmet Özal, ‘Derin yapı devreye girdi, yazıklar olsun!’ diyor. Başka söze gerek var mı? 1993’ün 33’ler zinciri olarak bilinen Bingöl’de 33 erin şehit edilmesi, Sivas’ta 33 kişinin provokasyona kurban gitmesi, Başbağlar’da 33 kişinin misilleme olarak şehit edilmesi olaylarının tamamının arka planı aydınlatılmadı. 1993’te işlenen Uğur Mumcu, Eşref Bitlis, Turgut Özal cinayetleri hala faili meçhul. 28 Aralık’ta birinci yılını dolduracak olan Şırnak Uludere-Roboski’nin, 34 vatandaşın öldüğü hava saldırısının da henüz arka planı açıklığa kavuşmadı. Bu girift işler zincirini uzatabiliriz. Başkasının felaketinden kendilerine saadet üreten bu kirli yapılar hala tam anlamıyla deşifre edilmiş değil. Ülkemizde demokrasi henüz korku tünelinden çıkmadı. Robespierre’nin dediği gibi, ‘Dürüst insanların ceza görmeden ülkelerine hizmet edebilecekleri günler’ henüz gelmedi” değerlendirmesinde bulundu.
 
Eğitim Çalışanlarının Sorunlarını Çözecek Adres Biziz
Eğitim-öğretim ve bilim hizmet kolunda özlük noktasında Kamu Personeli Danışma Kurulu’nda çözüme kavuşturulmak üzere takvimlendirilen konuların da ilave edilmesiyle 25’e yakın kazanım elde etmiş olacaklarını dile getiren Yalçın, sözlerini şöyle tamamladı:
“4688 sayılı Kanun’un çıktığı tarihten itibaren yıllarca toplu görüşme masasına oturan sendikaların eğitimde çözdükleri problemi toplasanız bir elin parmaklarını geçmez. Eğitim-Bir-Sen olarak toplamda 60’ı aşkın konuyu çözüme kavuşturmuş ve kazanıma dönüştürmüş teşkilatız. Bunların kalıcı olması, ülkenin genel ikliminin güçlenmesine, özgürlüklerin garanti altına alınmasına bağlı. 2012’de direkten dönen ek ödemeyi ise 2013’te hükümetle mahsuplaşacağız inşallah. Eğitim çalışanları çözümün adresinin Eğitim-Bir-Sen olduğunu çok iyi biliyor. İş yapanla gürültü yapan arasındaki ince çizgiyi kaçıranlar, yürütülen kirli propagandaya ve psikolojik harekâta yenik düşenlerdir. Yardımcı hizmetlilerin, şoförlerin, memurların, şeflerin, 4/C’lilerin, velhasıl bütün eğitim çalışanlarının taleplerini karşılayacak, sorunlarını çözecek adres biziz.”
 
Yavuz: Sorunları Çözerek Güçleniyor, Güçlendikçe Çözüyoruz
Toplantılarda selamlama konuşması yapan 4 No’lu Şube Başkanımız Talat Yavuz, İstanbul teşkilatı olarak ülke genelindeki teşkilatlarımızın gayretlerine paralel üzerlerine düşeni yapmaya devam ettiklerini ifade ederek, “Sorunları çözerek güçleniyor, güçlendikçe çözüyor, her geçen gün istikrarlı büyümemizi sürdürüyor, geleceğe hep birlikte yürüyoruz” dedi.
 
Şekerci: Rotamız Belli, Hedefe Kilitlendik
İstanbul 6 No’lu Şube Başkanımız İdris Şekerci, İstanbul’da en son kurulan, en yeni şube olduklarını belirterek, “Şube olarak kurulduğumuz günden bugüne yüzde 300 büyüdük. 2013 Mayıs mutabakatı için rotayı çizdik, 3001’e imza atmak için hedefe kilitlendik. Biz iyiliklerin artırılması için ahd etmiş topluluğuz. Bugün bu toplantıda yeniden kuşanmak, yeniden bismillah demek için biraradayız. Niyet hayr, inşallah akıbet de hayr olacaktır” şeklinde konuştu.
 
Demir: Eski Alışkanlıklar Terk Ediliyor
Sultanbeyli Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Demir ise, yaptığı selamla konuşmasında, sendikaların eski alışkanlıkları terk ettiklerini kaydederek, hizmet kollarına ilişkin faaliyetlerin yanında toplumun yararına çalışmaların da yapıldığını söyledi. Daha demokratik ve özgür bir ülke için çaba harcayanları kutladığını vurgulayan Demir, yaptığı önemli işlerle Eğitim-Bir-Sen’in yerinin farklı olduğunu sözlerine ekledi.
 
Aday Öğretmenlere “Kelebeğin Rüyası” Hediye Edildi
Kağıthane’de temel ve hazırlayıcı eğitim kursuna devam eden 180 aday öğretmeni ziyaret eden Genel Başkan Yardımcımız Ali Yalçın ve Şube başkanlarımız Talat Yavuz ile İdris Şekerci, düzenlediğimiz öğretmenlik hatıraları yarışmalarında dereceye giren eserlerin yer aldığı “Kelebeğin Rüyası” kitabını dağıttı.
Aday memurların sendikalara üye olma hakkını Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen’in kazandığını belirten Yalçın, toplu sözleşme masasına götürdüklerin ve Kamu Personeli Danışma Kurulu’na havale edilen aday memurların disiplin cezası aldıklarında görevlerine son verilmesine neden olan düzenlemenin de kaldırılacağını, çalışmanın sürdüğünü söyledi.
Aday memurlardan örgütlü olmayanları örgütlülüğe davet eden Yalçın, sorunların çözümünün örgütlü olmaktan geçtiğini dile getirdi.
Güncelleme Tarihi: 15 Aralık 2012, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER