PEKİ YA SİZİN PERFORMANSINIZ ?

PEKİ YA SİZİN PERFORMANSINIZ ?
            Milli Eğitim Bakanlığı, Öğretmen Değerlendirme Yönetmelik Taslağını yayımladı. Bakanlığın bu ucube sistemde ısrarcı olması biz öğretmenlerin ve kamuoyunun huzurunu kaçırdı.
            Öğretmenler bir performans değerlendirmesine elbette alınabilir. Ancak bu taslağa göre öğretmenlerin itibarı tamamen bitirilecek ve iş güvenceleri ortadan kaldırılacaktır. İş güvencesi tehlikede olan eğitimciler; endişe, korku, stres ile karşı karşıya kalacak ve bu durumda motivasyonu ve performansı düşecektir. Yaranma, çıkar ilişkileri, samimiyetsiz ve yapmacık ilişkiler eğitim ortamlarının vazgeçilmezi olacaktır.
                Peki, nasıl ölçülmeli ve değerlendirilmeli öğretmenin performansı? Veli ve öğrenci ile mi? Ya da 4 yılda bir yapılacak sınav ile mi?
             ABD ‘de eyaletler arası farklılıklar olmakla birlikte ağırlıklı olarak kurum dışından eğitimciler ve okul yöneticisi tarafından performans değerlendirmeleri yapılmaktadır. Öğrencilerden sadece geri bildirim amacıyla yararlanılmaktadır. Veli, bu sürecin hiçbir aşamasında yoktur. İngiltere’de ise öğretmenler okul idaresi ile belirlenen hedefleri yakalama oranına ve ders içi gözlem raporlarına göre değerlendirilmektedir. Başarı gösteren eğitimcilerin maaşları on binlerce sterlini bulabilmektedir. Almanya’da da öğrencilerden sadece geri bildirim amacıyla yararlanılmaktadır. Bu geri bildirimlerin öğretmen performans ölçümü ve kariyeri üzerinde bir rolü bulunmamakta, okul yöneticileri ağırlıklı olarak ders içi gözlemleri ile performans izleme yaparak bunu notlandırmaktadır.
                Ülkemizde öğretmenler KPSS sınavında geçerli not almasının ardından mülakata alınıyorlar. Güvenlik soruşturması aşaması da başarılı şekilde aşılınca aday öğretmenliğe hak kazanıyorlar. Aday öğretmenlik sürecinde Temel Eğitim, Hazırlayıcı Eğitim kursları, Staj evresi ve bir yıl geçtikten sonra tekrar sınava alınıyorlar. Başarılı oldukları takdirde asil öğretmen olmayı hak ediyorlar.  Ülkemizde düzgün Türkçe konuşamayan, yazmayı dahi beceremeyen kişilerin öğretmen yapıldığı günlerden bu günlere gelmek, bu mesleğin eğitimini almış kişilerin öğretmen olarak atanmaları son derece önemli ve gerekli aşamalardı. Önceki yıllarda eğitim müfettişleri ve okul müdürleri aracılığıyla yapılan öğretmen değerlendirmeleri ve sicil puanı uygulamaları her ne kadar tam anlamıyla rasyonel ve ihtiyacı karşılar nitelikte olmasa da, öznel ve taraflı yaklaşımların minimum seviyede olduğu uygulamalardı. Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) dahi öğrenci ve velilerin, öğretmen performansını değerlendirmesinin son derece yanlış ve sakıncalı olduğunu, zira bu değerlendirmelerin duygusal ve taraflı olacağını beyan etmişlerdir. Ancak seslerinin ve düşüncelerinin duyulmayacağını ya da dikkate alınmayacağını düşünüyorum.
                Hatırlayacağınız üzere Cumhurbaşkanımız da birkaç kez Milli Eğitimdeki başarısızlık ve sorunlardan rahatsızlığını açıkça dile getirmişti. Yani Milli Eğitim Bakanı ve bürokratları en yetkili ve en üst makamdan geçer not alamadılar. Milli Eğitim Bakanı ve bürokratlarına soruyorum: “Peki ya sizin performansınız? Sizleri de veli, öğrenci ve öğretmenler değerlendirse… Acaba akıbetiniz ne olur?” Asılında bu sorunun cevabı açık ve net…
               
                                                                                                                           Mustafa Selçuk DANDIR
                                                                                          
 Bağımsız Eğitim Sendikası Beylikdüzü İlçe Temsilcisi
Güncelleme Tarihi: 29 Mart 2018, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER