Başbakan R.Tayyip ERDOĞAN hükümete yakınlığı ile bilinen bir sendikanın genel kurulunda, “Sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi konusunda çalıştıklarını, bunun KHK ile yapılmasının mümkün olması halinde 12 Haziran Genel Seçiminden önce, KHK ile mümkün olmaması durumunda ise seçimden sonra yapılabileceğini” söylemişti.
Başbakanın bu konuşması gerek bu hükümet sendikası gerekse hükümete yakın basın yayın kuruluşları tarafından “sözleşmelilere müjde” olarak haber yapılmıştı. Bizim Türkiye Kamu Sen olarak yaptığımız araştırmada da, KHK ile tüm sözleşmelilerin kadroya geçirilmesinin mümkün olduğu anlaşılmaktadır. Ancak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Ömer Dinçer, 23 Nisan resepsiyonunda yaptığı açıklamada, KHK ile sözleşmelilerin kadroya alınmasının mümkünolmadığını belirtti. İşte Ömer Dinçer’in açıklaması;
“Hükümete tanınan kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisinde, sözleşmeli personelle ilgili bir hüküm olmadığını dile getiren Dinçer, bunun başka bir kanun konusu olduğunu, bu konuda bir gelişme bulunmadığını ifade etti.
Sözleşmeli personel istihdamındaki esas meselenin Doğu ve Güneydoğu'daki
Kamuda toplam sözleşmeli personel sayısının 226 bin olduğunu dile getiren Dinçer, bu konuda henüz hiçbir çalışma yapılmadığını kaydetti. Dinçer, ''Bu konu seçim sonrasına kalacak herhalde'' sorusuna karşılık, ''Hele hele kanun gerekiyorsa zaten başka yapacak bir şey yok'' dedi.
Bu durumda sözleşmelilerin kadroya geçirilmesi seçimden önce mümkün görülmemektedir. Seçim bittikten sonra da, AKP nin İktidar olması halinde, sözleşmelilere kadro verilmesinin mümkün olmayacağı, tam tersine sözleşmeli personel alımının tam gaz devam edeceği açıktır. Bütün bu yaşananlardan sonra şu tespit yanlış olmayacaktır. Sözleşmeli öğretmen, sözleşmeli ebe, hemşire, sözleşmeli tüm çalışanlar hem iktidar hem de bunların yandaşı sendika tarafından bir kere daha aldatılmıştır.
Hükümetin, gerçekten istemesi halinde TBMM’den aldığı yetki çerçevesinde, çıkaracağı bir KHK ile tüm sözleşmeli personeli tek kalemde, hiçbir şarta bağlı kalmaksızın kadroya geçirmesi mümkündür. Başbakan’ın verdiği bu söz üzerine sünger çekilmeksizin yerine getirilmesi ve bir beklenti içine sokulan sözleşmelilerin daha çok mağdur edilmemesi Türkiye Kamu Sen olarak temel isteğimizdir. Verilen sözlerin en yakın takipçisi olacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır. Yalan, dolan ve aldatma üzerine siyaset yapmak köhne bir anlayıştır. Böyle bir anlayışın sahibine de hiçbir fayda sağlamayacağı açıktır.
SÖZLEŞMELİLERE KOCA BİR YALAN MI SÖYLENDİ?
Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'in, 23 Nisan resepsiyonunda yaptığı açıklama üzerine TÜRK EĞİTİM-SEN sordu
BUgün çalışma bakanı böyle bir şey yok dedi. Başbakanın sözüne güvenmek istiyoruz.Seçim malzemesi olmak istemiyoruz.
Bunlar tiyatrocu gibi oynadıkları oyunları çok iyi oynuyorlar.4c lilere zaten herhangi bir şekilde ağızlarına almıyorlar ki bırak kadro versinler...işte herşey ortada sözleşmelilerin ağzına glikozdan yapılmış bir parmak bal..tamamm.sonrası seçim geçsin zor görürsün kadroyu..İNANMAAAAA 12 Hazirandada cevaaaap
Sayın KONCUK, Biz bu yalanlara alışmak zorunda kaldık... KPSS hırsızlıklarına, YGS şifrelerine, verlip Tutulmayan sözlere... Onun İÇin Ne bunlara ne de yandaş sendikalarına asla Prim yok............
Bugün söylediğini yarın inkar eden, bir gün giydiği gömleği ertesi gün çıkarabilen, sebatsız, omurgasız, kaypak zihniyetten ne beklenebilir ki? Eee imam yellenirse diye bir atasözümüz var ya işte o hesap, Nato'nun ne işi var Libyada olur mu böyle saçma şey deyip üç gün sonra Nato Libyaya girmelidir diyebilen birisinin yetiştirdiklerinden de omurgalı bir duruş bekleyemeyiz. Kıvrıla kıvrıla ve sürüne sürüne giderler omurgasızlar
Sayın Başkanım AKP'nin şifrelerini çözmüştür elhamdülillah. Ekmeğe tereyağ sürülmeden üstüne bal sürülmez. Siz önce oyunuzu bi verin hele ama AKP hep tereyağ yiyor onuda bilin.
İMSAK
05:38
aferin aferin hükümeti tebrik ediyorum.herkes kendine yakışanı yapar.aferin