Talip Geylan: “Türk Eğitim-Sen Olarak Öğrenci Andı Konusunda Hukuki Süreci Sonuna Kadar Sürdüreceğiz.”

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan: “Türk Eğitim-Sen Olarak Öğrenci Andı Konusunda Hukuki Süreci Sonuna Kadar Sürdüreceğiz.” dedi.

Talip Geylan: “Türk Eğitim-Sen Olarak Öğrenci Andı Konusunda Hukuki Süreci Sonuna Kadar Sürdüreceğiz.”

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 15.03.2021 tarihinde Bengütürk Tv’de yayınlanan “Günün Raporu” programına katılarak; Öğrenci Andı’nın okunmasını yürürlükten kaldıran yönetmeliğin iptaline karar veren Danıştay 8. Dairesi’nin kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından bozulması hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

İDDK’nın kararı şayet basına yansıdığı şekildeyse herkes bilmelidir ki; hukuki mücadelemizi devam ettireceğiz, hatta süreci Anayasa Mahkemesine kadar taşıyacağız.”

Türk Eğitim-Sen’in, Öğrenci Andı’nın kaldırılmasının ardından düzenlemenin iptali istemiyle Danıştay nezdinde dava açtığını hatırlatan Geylan, Danıştay 8. Dairesi’nin de Öğrenci Andı’nı kaldıran yönetmelik hükmünü iptal ettiğini söyledi. Bunun üzerine MEB’in bu kararı temyize götürdüğünü ifade eden Geylan, şunları kaydetti: “Milli Eğitim Bakanlığı 8 Ekim 2013 tarihinde İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 12. maddesini yürürlükten kaldırdı ve böylece her sabah öğrencilerin okuduğu Öğrenci Andı törenleri iptal edilmiş oldu.

Elbette Öğrenci Andı’nın okunmasının sona erdirilmesi konusunda ilk refleksi ortaya koyan Türk Eğitim-Sen olmuştur. Sendikamız, Öğrenci Andı’nın ihtiva ettiği değerlerin aslında Türk milli eğitiminin amaçları olduğunu ve milli, manevi değerlerin kazandırılması anlamında pedagojik boyutunun bulunduğunu söyleyerek, aynı gün yürütmeyi durdurma talebiyle Danıştay nezdinde dava açmıştır. Bu tavrıDanıştaymız aslında tüm milletimizin ve eğitim çalışanlarımızın duygularına tercüman olmuştur.

Açtığımız davadan uzun yıllar netice alamadık. Nihayetinde 24 Nisan 2018 tarihinde yani beş yıl sonra Danıştay 8. Dairesi Türk Eğitim-Sen’in talebinin haklı olduğuna karar verdi ve MEB’in yaptığı tasarrufu iptal etti. Danıştay 8’inci Dairenin kararı, okullarda yeniden Öğrenci Andı’nın okutulmaya devam edilmesi anlamına geliyordu. O tarihte davanın diğer tarafı olan MEB hukuki bir refleks olarak temyize başvurdu. Bu kez Türk Eğitim-Sen olarak 3 Ekim tarihinde temyiz başvurusuna yönelik cevabi başvurumuzu yaptık. O tarihten bugüne kadar konu ile ilgili herhangi bir gelişme yaşanmadı.

Gelinen noktada üç gün önce Danıştay İDDK’nın Danıştay 8. Dairesi’nin kararını bozduğuna yönelik haberler kamuoyuna yansıdı. Ancak şu ana kadar sendikamıza İDDK’nın kararına dair bir bildirim gelmedi. İDDK’nın kararı şayet basına yansıdığı şekildeyse herkes bilmelidir ki; hukuki mücadelemizi devam ettireceğiz, hatta süreci Anayasa Mahkemesine kadar taşıyacağız.”

Ülkemizin hassas süreçlerden geçtiği ve Devlet idaresinde irade birliğinin oluştuğu bu zamanlarda Öğrenci Andı üzerinden yeni tartışma zemini yaratma gayreti görüyoruz.

MHP Genel Bakanı Sayın Devlet Bahçeli’ye Öğrenci Andı konusunda gösterdiği milli hassasiyete ve konuyu gündeme taşıması nedeniyle teşekkür eden Geylan, “Karar henüz imzalanmamış ve davanın taraflarına tebliğ edilmemiştir. Ancak bazı unsurlar medyaya haber sızdırarak yeni bir tartışma zemini yaratmanın gayretindedir. Ülkemizin hassas süreçlerden geçtiği ve Devlet idaresinde irade birliğinin oluştuğu bu zamanlarda Öğrenci Andı üzerinden yeni tartışma zemini yaratma gayreti görüyoruz. İmzalanmamış kararın el altından medyaya sızdırılarak psikolojik bir karmaşa ortamı yaratılmasının bir amaca matuf olduğunu düşünüyorum. Kamu yöneticileri özellikle buna yoğunlaşmalıdır” diye konuştu.

Türkiye bir hukuk devletidir. Bu noktada olması gereken, davanın taraflarına bunun tebliğ edilmesidir.

Kararın basına yansıtılması konusunda “İnşallah ihmaldir. Başka bir kasıtla yapılıyorsa daha ciddi bir problemle karşı karşıyayız” diyen Geylan sözlerini şu şekilde sürdürdü:  “Türkiye bir hukuk devletidir. Bu noktada olması gereken, davanın taraflarına bunun tebliğ edilmesidir. Ancak bu aşamaya gelmeden haberin basına sızdırılması ve yaşanan tartışmaları gördüğümüzde sosyal bir hareketlilik mi oluşturulmaya çalışılıyor, diye aklımıza geliyor. Şu an ülkemizin çok hassas bir süreçten geçtiği bugünlerde yeni bir tartışma zemini yaratılmak mı isteniyor? İşte bu hususlar bizi rahatsız ediyor.”

Karar basına yansıdığı şekildeyse, İDDK kararını mutlaka gözden geçirmelidir. Ülkemizin gereksiz suni tartışmalara lüksü yoktur.

Danıştay İDDK’nın Öğrenci Andı’nın okutulmaması yönünde karar verdiği kendilerine tebliğ edilirse hukuki süreci sonuna kadar devam ettireceklerini yineleyen Geylan, “Türk Eğitim-Sen olarak Danıştay İDDK’nın Danıştay 8’inci Dairenin hukuki kararını onamasını bekliyorum. Danıştay 8. Dairesi başka bir ülkenin yargısı değildir ve memleketin içinde bulunduğu duruma göre karar vermiştir. İDDK’dan da beklentimiz, buna uygun karar vermesidir. Çağrıda bulunuyorum: Karar basına yansıdığı şekildeyse, İDDK kararını mutlaka gözden geçirmelidir. Ülkemizin gereksiz suni tartışmalara lüksü yoktur” diye konuştu.

Öğrenci Andı’nın içerdiği değer ve anlayışın bu memlekette baki kalması için eğitim çalışanları olarak üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.

Öğrenci Andı’nın ihtiva ettiği değerlerin sahibinin Türkiye sevdalısı Türk Eğitim-Sen üyesi öğretmenler olduğunu söyleyen Geylan, “Bizler Öğrenci Andı’nın ihtiva ettiği değerlerin taşıyıcısıyız, gelecek nesillere aktarılmasının da teminatıyız” dedi.

Kamuoyunda Öğrenci Andı ile ilgili hangi sendikaların nasıl pozisyon aldığının çok net görüldüğünü bildiren Geylan, “Biz sağında solunda kim olduğuna bakmadan mücadelemizi ve hukuki sürecimizi sürdüreceğiz. Öğrenci Andı’nın içerdiği değer ve anlayışın bu memlekette baki kalması için eğitim çalışanları olarak üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Güncelleme Tarihi: 15 Mart 2021, 22:29
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER