TÜRK EĞİTİM-SEN'İN TEFTİŞ SİSTEMİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞÜ

TÜRK EĞİTİM-SEN'İN TEFTİŞ SİSTEMİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞÜ
Bugünlerde, bazı şer odakları tarafından, Türk Eğitim Sen ve şahsımın, il eğitim denetmenlerinin, bakanlık denetmenlerinin haklarına sahip olmalarına karşı olduğumuz şeklinde yorumlar bulunmaktadır. Enteresandır, bu yorumlar bir eğitim denetmeni olan, aynı zamanda MEB’deki fişlemeleri yaptığı iddia edilen, Atıf ALA’nın MEB Teftiş Kurulu Başkanlığına görevlendirilmesine karşı çıkmamızla birlikte başlamıştır. Atıf ALA’nın Teftiş Kurulu Başkanlığına karşı çıkmamız eğitim denetmeni(İlköğretim müfettişi) olmasından değil, fişleme iddiaları ile suçlanan bir şahsın, kendi soruşturmasını yapacak kurula başkan yapılmasınadır, bu konuda ilgili kişiler hakkında sendikamız tarafından suç duyurusunda bulunulmuştur. Hal böyle iken, bazı aklı evveller, Atıf ALA’nın Başkanlığına karşı çıkmamızı, il eğitim denetmenlerinin haklarına, onların bakanlık denetçilerinin haklarına sahip olmasına karşı çıkmak olarak lanse etmektedir. Halbuki, Türk Eğitim Sen, il eğitim denetmenlerinin bakanlık denetçileri ile aynı haklara sahip olmasını MEB’e resmen yazarak talep etmiştir. Şu anda tartışılan tasarı ise, il eğitim denetmenlerine hiçbir hak sağlamayan bir tasarıdır. Bu sebeple tasarı ile ilgili görüşlerimizi ifade ederken, bu tasarının hem bakanlık denetçilerinin haklarını gasp ettiğini hem de il eğitim denetmenlerinin beklentilerini karşılamadığını söyleyerek karşı çıktık. Türk Eğitim Sen olarak görüşümüz, bakanlık denetçilerinin kazanılmış haklarına dokunmadan, il eğitim denetmenlerinin de benzeri özlük haklarına sahip kılınmasıdır. Bir birleşme olacaksa bu alt noktada değil, üst noktada olmalıdır. Türk Eğitim Sen’in, teftiş sisteminin birleştirilmesi ile ilgili görüşü bu şekildedir. Bunun dışında yapılan yorumlar bizi bağlamayacağı gibi, sendikamıza ve şahsıma iftira atmak olarak değerlendirilecektir.
 
     İSMAİL KONCUK
      GENEL BAŞKAN
Güncelleme Tarihi: 13 Şubat 2014, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER