EL PENÇE DİVAN DURMAYIN

Vakfın toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

 

RTE Üniversitesi 2006 yılında kurulduğu güne nazaran daha iyi bir noktada ancak arzu edilen noktaya ulaşmadı.

 

Rize'de toplam 1503 adet yeni derslik açtık. Yurtlar, lojmanlar, pansiyonlar noktasında önemli atılımlar yaptık. Rizeli'nin damarlarında bulunan o eğitim aşkını üniversitemizle buluşturmamız lazım.

 

 

 

Özellikle akademik noktada Rize önemli değerler yetiştirdi. İş dünyasında da önemli isimler yetiştirdi.

 

Babam gibi, annem gibi Rize'den çıkmış herkesi, bu şehirlerini unutmamaya çağırmak durumundayız. Rize artık uzak diyarlara göç etmek zorunda değil. Her şeyi Rize'de halledebilirsiniz. Çay denildiğinde dünyada üniversitemiz hemen akıllara gelmelidir. Balıkçılık, denizcilik denildiğinde üniversitemiz otorite olmalıdır.

 

Yaz tatili artık yavaş sona eriyor. Eğitimde 2013-2014 sezonu hazırlıkları yapılıyor. 11 yıl boyunca eğitimin altyapısını iyileştirmek için çok büyük yatırımlar gerçekleştirdik. Genç ve dinamik nüfusumuzu en donanımlı şekilde yetiştirmek zorundayız. Eğitimin içeriğine daha fazla yoğunlaşmamız lazım. Ekonominin ihtiyaç duyduğu elemanları yetiştirmek için eğitim muhteviyatına eğilmemiz gerekiyor. Türkiye gerçeklerine vakıf gençlerin yetişmesine daha fazla yoğunlaşmamız gerekiyor.

 

 

Bir başkasının özgürlük alanına girdiğiniz anda, şiddeti, kargaşayı getirir. 

 

Aslında biz hikmet merkezli çalışıyoruz. Geçmişimize bakarsanız görürsünüz.Bilim, ilim bilmektedir. İlim kendini bilemktedir. Sen kendini bilmezsen bu nice okumaktır der Yunus.

 

“ÇOCUKLAR TAHSİL GÖRDÜKÇE CAHİLLEŞİYORSA...'

 

Çocuklarımız okudukça daha da cahilleşiyorsa biz buna müsamaha gösteremeyiz. Üniversitelerimiz kendilerini dışarıya, topluma kapattılar izole bir noktaya geldiler.

 

Ülkenin siyaseti, dış politiksıyla ilgilenmediler. Toplumdan uzaklaştılar.Eğer sadece eğitim bilgiyi aktarmak olsaydı bilgisayarlar bunu zaten yapıyor. Talim ile terbiyeyi bir arada veren bir süreç olmalı.

 

Üniversitelerin öne çıkmasını, yol gösterici olmalarını bekliyoruz. Mısır'da yaşananlar sadece siyasetin konusu değil. Son derece önemli hadiseler yaşıyoruz.

 

EL PENÇE DİVAN DURMAYIN

 

Ben bir siyasetçiyim, ilme ters bir şey istiyorsak ilim adamının 'öyle değil böyle' demesi gerekmektedir. El pençe divan durup 'ferman buyurdunuz' dememesi gerekir.Bunları aşmamız gerekir.

 

El Ezher Üniversitesi'nin başı nasıl olur da darbecilerin yanında olur? Ben darbenin ve darbecilerin yanında görünce hüsrana uğradım. Sen nasıl evet dersin buna. Orada işte ilim adamı bitmiştir.

 

Mısır darbesi için ucube kavramlar üretilmiştir. Ben dedim oldu mantığı. Mısır'a karşı sergilenen tavır akla, mantığa, bilime aykırıdır.

 

Darbelerin hiçbir meşru gerekçesi olmaz. Mursi de hata yaptı diyerek vicdanlarını rahatlatmaya çalışanlar var.

 

70 yıl üzerine halkın iradesi sandığa tecelli ediyor ve yüzde 52 oyla Mursi'yi getiriyorlar. Mursi'ye bir yıl bile tahammül edemiyorlar.

 

Araştırdık baktık Şubat 2013'te bir panelde diyorlar ki 'Müslüman Kardeşler'in orada kazanmasını düşünemiyoruz' moderatör ne demek istiyorsunuz diyor ve 1 yıl üzerine hangi müdahale ile görevden el çektirildiği görülmektedir.

 

Eğer 17 yaşındaki Esma meydana çıkıyorsa, binlerce insan şehid olduysa oylarının namusu için çıkıyorlar.

 

ŞİMDİ BANA DA DİKTATÖR DİYORLAR...

 

Sevgili Kardeşlerim buna darbe denmeyecek de neye denecek. Siz kimi öldürdüğünüzü biliyor musunuz? 

 

Hala yolsuzluklar var, kayıt dışı hala var ama onları da aşacağız. Ortada 3 bini aşkın ölü varken Mursi'yi gündeme getirmek darbecilerin sırtını sıvazlamaktır. Biz Mısır'daki darbeyi insani vicdani değerlerimiz gereği sert eleştirdik ve eleştiriyoruz. Menderes hata yaptı dediler. 27 Mayıs darbesi meşrulaştırılmaya çalışıldı. Erbakan da hatalıydı dediler 28 Şubat'ı meşrulaştırmaya çalıştılar. Menderes'e de diktatör dediler. Şimdi aynı şeyi bana söylüyorlar. Ben diktatör olacağım birisi kalkıp bana diktatör diyecek. Vay onun haline.

 

SEVSİNLER SİZİN MÜCADELENİZİ

 

Diktatör görmek isteyen varsa gitsin Suriye'ye gitsin. Benim polisim su sıkıyor gaz sıkıyor şiddet diyorlar. Bunlar molotof kokteyliyle karşılık veriyor neymiş özgürlük mücadelesiymiş. Sevsinler sizin mücadelenizi.

 

Onun için bizim üniversitelerimizin çatısı altında asla izin vermemelidir. Asla taviz verilmemeli. Bütün mekanizmalar işletilmeli. Bunlar meydanı boş bulunca terörize etmeye başlıyorlar.

 

Caniye cani, katile katil, darbeciye darbe diyemeyenler kendilerini rahatlatmaya çalışıyorlar. Biz cesur olmalıyız.

 

İkna odaları kuranlar bugün yol keisyorlar milletvekili dokunulmazlığına sığınarak. Biz asla öyle olamaycağız.Örnek bir eğitim kurumu olacağınıza yürekten inanıyorum.