5 EKİM DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜ

Eğitim neferlerine adanmış olan bu günün kutlanması çok ama çok anlamlıdır. Çünkü aklın ışığında bilimle aydınlanmış toplumlar meydana getirenler daima öğretmenler olmuştur.

5 EKİM DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜ
 
5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü
 
 Eğitim neferlerine adanmış olan bu günün kutlanması çok ama çok anlamlıdır. Çünkü aklın ışığında bilimle aydınlanmış toplumlar meydana getirenler daima öğretmenler olmuştur.

Ama gelin görün ki ülkemizde görev yapan öğretmenlerimizin durumu hiç de iç açıcı değildir ve gün geçtikçe daha da kötüye gitmektedir. Yaklaşık 13 yıldır iktidarda bulunan AKP hükümeti bırakın eğitime yatırım yapmayı ve öğretmenlerin durumunu iyileştirmeyi ellerinde olan ne kadar kazanım varsa bir bir hepsini köreltme yolunu seçmiştir.

Uyguladığı sermaye yanlısı ve gerici politikalarla eğitimi hepten ticarileştirmiş ve kendi sömürü düzenine öğretmenleri de alet etmekten çekinmemiştir. Şimdiye dek görev yapan milli eğitim bakanları öğretmenlerin sorunlarına sadece bakmakla yetinmiş hatta onları aşağılayan ifadelerle rencide etmiş, itibarsızlaştırmaya çalışmıştır.

Örneğin bir önceki bakan Ömer Dinçer önceki bakanın daha koltuğu soğumadan yaptığı açıklamada öğretmenlerin üç ay tatil yaptığını ama bunun karşılığında yeterince çalışmadıklarını beyan etmiştir. Dahası ataması yapılmayan öğretmenleri yem bekleyen güvercinlere benzeterek onları aşağılamakta sınır tanımadığını göstermiştir. Benzer açıklamaları başbakan da zaman zaman dile getirmekte hiçbir sakınca görmemektedir.
 
Oysa rakamlar Türkiye’de çalışan öğretmenlerin dünyada görev yapan meslektaşlarına göre daha fazla çalıştığını ve karşılında daha az ücret aldığını göstermektedir.  Türkiye’de görev yapan öğretmenlerin yıllık çalışma saati ortalaması 1820 saatken OECD ortalaması 1680 saattir. Buna karşılık aldıkları maaş ise OECD ülkelerinin hayli gerisindedir.

Yani AKP iktidarının kamuoyunu yanıltmaya çalıştığı  gibi öğretmenlerimiz az çalışmamaktadırlar. Bununla birlikte aldıkları maaşın yetersiz olması nedeniyle öğretmenlerimiz büyük bir kısmı ek iş yaparak geçimlerini sağlamaktadır.  İş yükünün fazla ve çalışma koşullarının ağır olmasından dolayı öğretmenlerin kendini geliştirme fırsatı bulamadıkları da açıkça ortadadır. Ayrıca neredeyse günübirlik değişen eğitim politikaları en çok da öğretmenleri mağdur etmektedir.

Sınıf mevcutlarının kalabalıklığı, okullarda yeterli ders araç – gereç ve donanımlarının olmayışı, sosyal faaliyet alanlarının yetersizliği eğitimin kalitesini düşürdüğü gibi öğretmenlik mesleğinin hakkıyla yapılmasını da engellemektedir.  Bunlarla birlikte ülkedeki öğretmen açığını ücretli öğretmenlerle doldurulmaya çalışılması ve  beraberinde gelen esnek çalışma saatleri öğretmenleri adeta köle gibi çalışmak zorunda bırakmaktadır.
 
Güncelleme Tarihi: 04 Ekim 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER