ÇOCUĞUM 67 AYLIK KAFAM Bİ DÜNYA !

MEB sürpriz bir karar alarak okula başlama yaşında değişikliğe gitmiştir.Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren karara göre :
Okula kayıt konusunda 66, 67 ve 68 aylık çocuklar eğer velisi isterse kayıtları 1 yıl ertelenebilecek. Söz konusu okula kayıt yaşı konusundaki son değişiklik şu şekilde oldu; “Okul müdürlükleri, yaşça kayıt hakkını elde eden çocuklardan 66, 67 ve 68 aylık olanları, velisinin vereceği dilekçe ile, 69, 70 ve 71 aylık olanları ise, ilkokula başlamaya hazır olmadıklarını belgeleyen sağlık raporu ile okul öncesi eğitime yönlendirebilir veya kayıtlarını bir yıl erteleyebilir.”
Yürürlükten kaldırılan yönetmenliğin eski uygulaması ise şu şekildeydi, “İlköğretim okullarının birinci sınıfına, o yılın 31 Aralık tarihinde 72 ayını dolduran çocukların kaydı yapılır. Yaşça kayıt hakkını elde eden ancak bedenen yeterince gelişmemiş olan çocuklar, velisinin yazılı isteği üzerine okul öncesi eğitim kurumlarına devam edebilir veya kayıtları bir yıl ertelenebilir.”
            Şimdi sormak lazım; 2012 yılının Eylül ayında MEB tarafından bir yanlış yapıldığını okula başlama yaşının 60 ay olmasının bir çok sorunu beraberinde getireceğini ifade eden sendikaların ,Okul Müdürlerinin ve öğretmenlerin söylediğine gelindi mi? Deneme yanılma yöntemi eğitim sisteminde uygulanır mı? Eğitimin paydaşlarının görüşleri alınmadan, sahada bulunan öğretmenlerin uyarıları dikkate alınmadan yapılan yanlışlardan ne zaman vazgeçilecektir?
            Evet  okula başlama yaşı 196 ülkenin 127’sinde üç ile altı yaş arasıdır doğru. Ancak bu ülkelerde  Okul öncesi eğitim zorunluluğu vardır. Türk Eğitim-SEN’in defaten söylediği gibi; Eğitim sistemi 1+5+3+4 şeklinde olmalıdır. Yani zorunlu eğitim bir yıl Okul Öncesi,ardından beş yıl ilkokul,ardından üç yıl ortaokul ve en sonunda dört yıl lise şeklinde olmalıdır. 4+4+4 eğitim sistemine geçilmeden bir yıl önce okulların fiziki imkanlarının geliştirilerek Anasınıfları açılması ile ilgili emirler yayınlandı,32 ilde pilot uygulama ile Okul Öncesi eğitim zorunlu oldu ve 2012-2013  Eğitim-Öğretim yılında 81 ilde Okul Öncesi eğitimin zorunlu olacağı yazıldı,çizildi.Ee sonra ne oldu bunların hepsi iptal edilerek Okul Öncesi eğitim zorunlu olmaktan çıkarıldı. Bir anlık karar ile acilen hiçbir hazırlık yapmadan 12 yıl kesintili zorunlu eğitime geçmenin anlamı neydi? Türk Eğitim-SEN’in tespitinde ki  gibi bir eğitim sistemine geçilseydi durum aynen şöyle olacaktı: 60-72 ay arası çocuklar zorunlu Okul Öncesi Eğitime tabi olacaklar bu şeklliyle hem ilkokula hazırlanacaklar hem de kas gelişimleri mevcut  süre içerisinde tamamlanacaktı. Ülkemiz şartlarında yaş gurubu itibariyle henüz daha tuvalet eğitimi aile tarafından verilemeyen çocuklara Anasınıfında bu eğitim verilecekti ,zaten MEB tarafından planlananda bu idi. İlkokula hazırlanan çocuklar beş yıl ilkokul eğitimine devam edeceklerdi. Bu şekilde öğrenciler sıkıntı yaşamayacak veliler sıkıntı yaşamayacak ,ne öğretmen sıkıntısı ne de derslik sıkıntısı olmayacaktı. Sonra üç yıl ortaokul ve dört yıl lise eğitimi. Bütün bunların yaşanacağını gören Sendika yada diğer paydaşlar neden ihanetle suçlandı bunu anlamak mümkün değil.
4+4+4 Eğitim sistemi  ile neler oldu birde buna bakalım : Kas gelişimi tamamlanmayan öğrencinin eline kalem verdik 60.ayında(beş yaşında), tuvalet eğitimi alamayan öğrenciyi sınıfa soktuk fermuarını dahi kapatamayan öğrenciyi giydirdik kuşandırdık okula gönderdik. Renkleri dahi bilmeyen öğrenciye alfabeyi ve matematiği öğretmeye kalktık.Ya sonra ne oldu ilkokulu dört yıl yaptığımız için öğretmen normları değişti sınıf öğretmenleri boşta kaldı Ortaokul öğretmeni sıkıntısı yaşandı. Boşta kalan ilkokul öğretmenlerini yan alanlarına geçişe  ve branş değişikliğine zorladık. Yıllarca yaptığı ilkokul öğretmenliğini bir kenara atmalarını ve ortaokulda bilmedikleri bir branşta mutsuzluğa zorladık. Norm kadro fazlası duruma düşmek gibi bir yağmurdan mutsuz bir branş öğretmeni gibi bir doluya mecbur kıldık. 155 bin derslik ihtiyacı ortaya çıktı vs. vs.
            Dönelim başa ;bir önceki yönetmelikte 72 ayında olup bedenen gelişmemiş bir öğrenciyi anasınıfına yönlendirme yada okulunu bir yıl erteleme hakkını veliye ve okul idaresine veren bir durumdan doktor raporlarına bağlamanın ne anlamı var? Doktorlar bunun öğretmen tarafından verilmesi gereken bir karar olduğunu defalarca söylemiş olmalarına rağmen! Çünkü söz konusu olan Eğitim sistemi.
            Sendikaların bir paydaş olduğunu ve fikirlerinin yalnızca alınmak için alınmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatarak eğitim sisteminin kafaları karıştırmayan güzel günlerini görmemiz temennisiyle.
 
                        Ertuğrul ÇAY
Türk Eğitim –Sen  Küçükçekmece İlçe Başkanı Güncelleme Tarihi: 15 Ağustos 2013, 00:00