YÖNETİCİ ATAMADA HAKSIZLIKLARI SİNEYE ÇEKMEYECEĞİZ

YÖNETİCİ ATAMADA HAKSIZLIKLARI SİNEYE ÇEKMEYECEĞİZ
Birçok il milli eğitim müdürlüğü yönetici atama duyurularını yaptı. Bazı il milli eğitim müdürlükleri ise okul müdürlüğü için mülakat yapmaya başladı. Bazı il müdürlükleri okul müdürlüğü mülakat duyurusu yapmış, ancak mülakata çağrılan yönetici adaylarından ek 1 belgesini de istemiştir.
Yönetici Atama Yönetmeliğine göre, yazılı sınav sonuçları esas alınarak mülakata davet edilmesi esastır. Yazılı sınav sonuçları ortada iken, yönetici adaylarından ek 1 belgesi istenmesi iyi niyetle açıklanacak bir durum değildir. Ek 1 belgesi istenmesi durumunda mülakat yapacak heyet, mülakata alınan adayın sözlü sınavdan kaç puan alarak başarılı olacağını öngörebilir; art niyetli bir heyet üyesi bunu torpilli adayların korunması için kullanabilir. Kaldı ki, yönetmeliğin yazılı sınav sonuçlarına göre adayların çağrılacağını söylemesine rağmen, bazı il müdürlüklerinin bu kuralı görmezden gelmesi yetkisini aşmak anlamına gelmektedir.
Türk Eğitim Sen olarak, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı’nı bir yazı ile uyardık, ancak MEB İl MEM’leri uyaran bir yazıyı bugüne kadar yazmadı. MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü’nden böyle bir hassasiyeti beklemenin mümkün olmadığını bugüne kadar yaşadığımız tecrübelerden biliyoruz, ancak işe çok iddialı başlayan Müsteşar Sayın Yusuf Tekin’in de olayı görmezden gelmesi onun samimiyetini de sorgulamamızı gerektirmektedir.
Denizli İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün yapmış olduğu mülakattan pis kokular gelmektedir. Anlaşılan Denizli Milli Eğitim Müdürü Sebahattin Akgül ciddi baskı altında kalarak, sözlü komisyon üyelerini oluşturmuş ve mülakat sonucu da bu duruma uygun olarak gerçekleşmiştir. Mülakatta başarılı olduğuna inanan, tüm soruları cevapladığını söyleyen bir kısım yönetici adaylarına düşük puan verilmesi izaha muhtaçtır. Yazılı sınav sonucu çok yüksek olan bazı adayların mülakatta düşük puan alması nasıl açıklanabilir?
Okul yöneticilerinin kirli pazarlıklarla, kapalı kapılar ardındaki görüşmelerle, belli merkezlerden verilen listelerle belirlenmesi ahlaksızlığın ülkemizde geldiği boyutu göstermesi açısından  önemlidir. Bir sendikanın, her türlü gayri ahlaki yöntemi sendikal alanda kullanmaya çalışması, yandaşını koruma anlayışıyla hak eden insanların haklarını gasp etmeye çalışması son 11 yılda Türk milli eğitimini yalama yapmış, laçkalaştırmıştır. Emaneti ehline teslim etme anlayışının terk edilerek, tabiri caizse, taklacı insanların, hiç te hak etmedikleri makam ve mevkilere taşınmaya çalışılması alın terine, emeğe ve ülke geleceğine ihanet etmek değilse, nedir?
Türk Eğitim Sen olarak, yapılacak yönetici atamalarını yakından takip ediyoruz. Hakkı, hukuku, alın terini ayaklar altına alan il milli eğitim müdürlerini, komisyon üyelerini deşifre edeceğiz. Kimsenin yaptığı haksızlık yanına kar kalmayacaktır. Bu sebeple, yetkisini aşarak, ek 1 belgesini isteyen tüm valiliklerle ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Tüm soruları bildiği halde düşük puan verilen bütün yönetici adayları dilekçe vererek, verilen düşük puanın açıklanmasını istemeli ve dava açma yoluna gitmelidir.
Türk Eğitim Sen teşkilatları, taraflı davranan il milli eğitim müdürlükleri önünde kitlesel basın açıklaması yaparak il müdürünü ve il valisini istifaya davet edecek, sözlü komisyon üyelerini protesto edecek, yapılan kirli pazarlıklar kamuoyuna duyurulacaktır. İhtiyaç duyulması halinde Milli Eğitim Bakanlığı önünde de eylemler yapılarak, hem Bakan Nabi Avcı’nın hem de Müsteşar Yusuf Tekin’in istifası istenecektir. İnşallah bütün bunlara gerek kalmaksızın hak edenler hak ettikleri makamlara atanırlar.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Güncelleme Tarihi: 30 Ağustos 2013, 00:00
YORUM EKLE
YORUMLAR
hamdi
hamdi - 11 yıl Önce

Başkanıma katılıyorum, bu haksızlıklar sineye çekilmemeli, bu pisliği yapanlar protesto edilmelidir.

SIRADAKİ HABER