EDEBÎ ŞAHESER

EDEBÎ ŞAHESER
 
      Türk’ün hürriyet ve istiklâle olan aşkını, en veciz bir şekilde dile getiren İstiklâl Marşımız, 12Mart          1921’de “Millî marş” olarak kabûl edildi.   
        Her zaman gurur duyarak, ğöğsümüz kabararak söylediğimiz ve ebediyen söylemeye devam edeceğimiz İstiklâl Marşımız ,Edebî Şaheserdir.
        Kanımız kadar sıcak, bayrağımız kadar kutsal, îmanımız kadar kuvvetli olan İstiklâl Marşımız-aynı zamanda – bağımsızlığımızın da sembolüdür.
        Haçlı ordularının “Son Vatan Parçası”nı ele geçirmek gayesiyle saldırı üstüne saldırı gerçekleştirdikleri, ümitsizliğin hüküm sürdüğü günlerde; “şafağın mutlaka sökeceği” inancıyla yazılan İstiklâl Marşımız, Âbide Bir Eserdir.
“…Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın / Kim bilir,belki yarın,belki yarından da yakın… .” diyen Âkif , milletin            kurtuluşuna îman derecesinde inanıyordu. Mehmet Âkif ERSOY ;  EDEBÎ ŞAHESERini, Kahraman Ordumuza hediye edebilen mütevazı,örnek bir şahsiyettir.  Burada, Prof.Dr.Muharrem ERGİN’in düşüncelerini nakletmenin yerinde olacağı kanaâtindeyiz: İstiklâl Marşı –aslında – Âkif’in kaleminden çıkmıştır. Fakat O Eser,  Âkif’in değildir. Âkif, bir vasıtadır. Türk Milleti’nin duygu ve düşünceleri, Âkif Bey’in kalemi vasıtasıyla kâğıda dökülmüştürO kâğıdın arkasındaki canlı ruh, bütün Türk Milleti’dir. Çünkü İstiklâl Marşı’nın arkasında, muhteşem bir Çanakkale Harbi ve Çanakkale şehitleri şiiri vardır.”
      YA OLACAĞIZ, YA ÖLECEĞİZ sözünü kendilerine gaye edinen ümitli, azimli, kararlı ve imanlı nesiller tarafından meydana getirilen bağımsızlık destanımızdır İstiklâl Marşı.
      724 şiir arasından,  “milli marş” olmağa lâyık görülen İstiklâl Marşı; dönemin Maarif Vekili (Milli Eğitim Bakanı) Hamdullah Suphi (TANRIÖVER) tarafından TBMM’de 4 defa okunup her mısrası, alkış tufanına boğulmuştur.
      İstiklâl Marşımızda; Türk’ün yenilmez azmi, hürriyet aşkı ve sağlam imanı dile getirilmiştir. Milli Marşımız gibi “Âbide Bir Eser”i; Büyük Türk Milleti’nin cevherine, istiklâl aşkına, ne pahasına olursa olsun kurtulacağına “îman” derecesinde inanan Mehmet Âkif yazabilirdi. “Milli Marş” yarışmasında kazandığı 500 lira mükâfatı reddeden Âkif’in cebinde üç gün karnını doyuracak parası, sırtında paltosu bile yoktu. Dönemin Ortaöğretim Gn. Md. Kâzım Nami DURU’ya göre 1921’de 140 lira ile Ankara’da çiftlik almak mümkündü. Âkif, 500 lirayı şehit ailelerine bağışladı.
      İstiklâl Marşımızın “Milli Marş” olarak kabul edilişinin 92. yıldönümünde, şöyle sesleniyoruz: Bizlere kutsal bir vatan emanet eden Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK, Silah Arkadaşları, Şehit ve Gazilerimizi, Mehmet Âkif ERSOY’u ve bütün Türk Büyüklerini rahmetle, şükranla, fâtihalarla anıyoruz. Son sözü yine Mehmet Âkif ERSOY söylesin istiyoruz.:
     ALLAH, BİR DAHA BU MİLLETE BİR İSTİKLÂL MARŞI  YAZDIRMASIN.(Âmin)  Saygılarımızla!...  12.03.2013
 
 
Ali BENLİ
Türkiye Kamu-Sen Kayseri İl Temsilcisi,
Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı     
Güncelleme Tarihi: 12 Mart 2013, 00:00
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER