KAMUDA TÜRBANA ÇİFTE ÇÖZÜM

Yenişafak Gazetesinin haberine göre; Ak Parti'nin üzerinde çalıştığı demokratikleşme paketinde yer alması beklenen kamuda başörtüsü yasağının kaldırılmasına yönelik düzenlemenin ayrıntıları belli olmaya başladı. Pakete girecek düzenlemeye göre, devlet kurumlarında ve okullarda başörtülü çalışmayı yasaklayan hem darbe yönetmeliği kaldırılacak hemde 657 sayılı devlet memuru kanununda yapılacak gerekli değişikliklerle bu konudaki özgürlük alanı daha da güçlendirilecek. Hükümetin, üzerinde çalıştığı temel hak ve özgürlüklerin ilgilendiren 'demokratikleşme' paketinde kamu görevlilerine başörtüsü serbestliğini tanıyacak düzenlemelerinde girecek olması bu konuda mağdur olan vatandaşları heyecanlandırdı.

28 ŞUBAT'IN İZLERİNE NEŞTER

1980 darbesi sonrasında darbecilerin ilk icraatlarından biri olarak yürürlüğe giren 'kamuda kılık kıyafet yönetmeliği' ile yıllardır başörtülüler ülkede mağdur ediliyor. Bu mağduriyet özellikle 28 Şubat döneminde ayyuka çıkmış ve çok sayıda kişinin eğitim hakkından mahrum edilmesine yol açmıştı. Üniversitelerde başörtüsü sorunu büyük ölçüde aşılmış olunsa da devlet kurumlarında başı açık olma zorunluluğu getiren mevcut yönetmelikten ötürü bu mağduriyet halen devam ediyor. Ülkede darbelere zemin hazırlayan TSK İç Hizmet Kanunu 35. maddenin kaldırılmasının ardından 25 Ekim 1982 tarihli yönetmeliğin kaldırılmasıyla ülkede en önemli darbe icraatlarından biri olan antidemokratik uygulamaya da son verilmiş olunacak.

'Başı açık olma' şartı yönetmelikten çıkıyor

Kamu kurum ve kuruluşları ile okullarda başörtüsü serbestliğinin sağlanabilmesi için öncelikle bunu yasaklayan '25 Ekim 1982 tarih ve 17849 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik' ortadan kaldırılacak. Kamuda başı açık olmayı 31 yıldır şart koşan bu yönetmeliğin demokratikleşme paketiyle birlikte tarihe gömülmesi bekleniyor. Yeni oluşturulacak yönetmelikte 'başıaçık olma' tarifine yer verilmeyeceği için serbestlikte beraberinde gelecek. Hükemetin atacağı bu adımı son dönemde Danıştay'ın başörtüsü serbestliği konusunda verdiği kararlarda destekliyor. Yönetmeliğin kaldırılmasına parelel olarak başörtüsü serbestliğini kamuda daha da güçlendirmek için ikinci bir parelel çalışma daha yapılıyor. Buda, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 'Kıyafet Mecburiyeti' başlıklı ek 19. maddesinde olacak.

ÖZGÜRLÜK İÇİN ATILAN ADIMLAR

Başörtüsü yasağını getiren darbe yönetmeliğinin kaldırılması için Danıştay'a başvurunun önü açıldı.

Bu düzenlemeden sonra, Danıştay, başörtülü olduğu için Açıköğretim Sınavı'ndan çıkartılan Gülsüm Okumuş'u haklı buldu.

Türkiye Barolar Birliği'nin meslek kurallarında yer alan avukatların 'başları açık' görev yapacaklarına ilişkin düzenlemenin yürütmesi Danıştay tarafından durduruldu.

28 Şubat döneminde başörtülü olduğu için Samsun Vezirköprü'de memuriyetten çıkartılan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Gülşen Demir'in hukuk mücadelesini Danıştay haklı buldu. Demir'e memuriyet hakkı geri verilirken bu karara karşı çıkan hukuk müşavirinin verdiği temyiz dilekçesi ise bakanlık tarafından iptal edildi.

28 Şubat'ta memuriyetten atılan Melek Sima Yılmaz'a Danıştay 11 yıllık memuriyet hakkının iadesi ve öğretmenliğe geri dönüşün yolunu açtı. Bu karar, yerel mahkemecede uygun bulunarak uygulamaya kondu. Yılmaz'a geri dönük olarak maaşlarının faiziyle birlikte geriye önedmesine hükmedildi.

Danıştay en son kararında, Anayasa'da yer alan çalışma hak ve hürriyetinin, yasal bir düzenlemeye dayandırılmaksızın sınırlandırılmayacağını karara bağladı.

Meclis'te dört partinin oluşturduğu Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda kamuda başörtüsü serbestliğiyle ilgili partiler ortak karar verdi. Bu karara sadece CHP şerh koydu.